Giriş
Bir arkadaşın dili sürçtü. Epey güldük. CHP adayı diyeceğine, yanlışlıkla CHP’nin İstanbul İmamı dedi. Yani “İmamoğlu”ndan mülhem... Olur böyle şeyler.
Ama bence asıl yanlışlık çatı adayı’nı CHP adayı zannetmemizdir...
Öyle bir hali yok ki. Bilakis, partiden uzak duruyor. CHP formasını galiba pek giymek istemiyor. Hatta parti sözcülerine “gölge etmeyin, başka imam istemez” der gibi bir hali var... (Bak ben de yanlış söyledim. İmam değil, ihsan olacak...)
Vallahi ister imam, ister ihsan, isterse de vicdan olsun.
İyi aday.
İyi de performans sergiledi. İkinci tur’a pili yeter mi bilemem ama her mevkide oynayabiliyor. Sahada basmadığı yer yok. Bazen sakatlanma numarasıyla kendini yere atıp kıvranması da ayrı bir beceri.
- Peki, iyi bir Belediye Başkanı olur mu?
İlk gün bunu sorduğumda ittifak liderlerinden biri demişti ki:
- Bize iyi bir Belediye Başkanı değil, seçimi kazanacak bir aday lazım.
İşte... Eşkal tamam. Kazanmasa da ne gam.
Ateistleri bile hizaya sokup hidayete erdirdi ya, yeri cennettir.
Beri tarafta Binali Bey “şu kadar bölünmüş yol yaptık” deyip duruyor.
- Tamam da bu güzelim yollar, bu güzelim arabalar bizi ölüme sürüklüyor. 9 günlük tatilde kimbilir yine kaç kurban vereceğiz. .........
Haklısınız.
Keşke hep kargasekmez virajlarında kalsaydık, tozlu topraklı patikalarda ne kadar da mutluyduk, gazeteler 3 gün sonra ancak varırdı Tunceli’ne, treni bir hızlandırdınız, Hanya’yı Konya’yı şaşırdık. Binali Bey, Binali Bey, hatırlar mısınız, Dolapdere’den Elmadağ’a çıkarken, Ahmet İsvan zamanında bir Bizans Çöplüğü vardı... Biz o günleri arıyoruz işte. Anlaşıldı mı?
