Kim nereye giderse gitsin, hangi ittifaka girerse girsin... Ama birisi çıksın, bana Parlamenter Sistem’e nasıl döneceğimizi bir anlatsın. Hem de güçlendirilmiş olarak. “Parlamenter Sistem” vay canına.
Dönersek fena mı olur? Beni, Parlamenter Sistem Karşıtı sanmayın. Bana fark etmez... Demokratik düzende kalmak kaydıyla, hangi sistem olsa razıyım. İster Parlamenter Sistem, ister başkanlık, ister yarı başkanlık. Hiç fark etmez. İstediğim sadece şudur:
- Birisi çıksın anlatsın. Nasıl döneceğiz?
Anlatamazlar. Bunun ne zor olduğunu, geçen gün madde madde yazdım. Tekrar yazıp sizi meşgul etmeyeyim. Ama bakar mısınız? Parlamenter Sistem’e nasıl dönüleceğini kimse bilmiyor. Dedikleri sadece şudur:
- Döneceğiz.
Sanki çocuk kandırıyorlar. Hem de koskoca liderler... Koskoca akademisyenler... gözümüzün içine baka baka, Parlamenter Sistem’e dönmekten bahsediyorlar. Nasıl döneceksiniz anlat deyince de, lafı değiştirip kaçıyorlar. Arada tek adam mek adam gibi laflar ediyorlarsa da, bundan nasıl kurtuluruz, onu söylemiyorlar.
Artık siz de üstelemeyin. Daha fazla sormayın. Bu kadar iddialı insanların, bu kadar mahcup duruma düşmeleri, hiç iyi bir şey değil. Esasen eskiye dönüp dönmemek, halkın gündeminde hiç değil. Domatesin kilosu daha mühim.