Giriş
Zor... Çünkü bir hata yaparsan telafisi hemen hemen imkansız.
Nitekim geçmişte son dakika golü’yle kazanılmış nice seçimler gördük.
Öyleyse kaş yapayım derken göz çıkarmayacaksın...
3 - 5 oy daha kazanayım derken macera arayıp mevcut oyu tehlikeye atmayacaksın.
Yani Dimyat’a pirince gideyim derken evdeki bulgurdan olmayacaksın.
Derler ki: - En iyi savunma, hücumdur.
Evet ama her zaman değil.
Son 3 günde bence savunma lazım...
İyi savunma yapacaksın.
Bunu yaparken asla kart görmeyeceksin. Vakit kazanmak için topları tac’a atmak da yetmez. Top gezdireceksin. Yeni goller aramaya lüzum yok. Gol yemeyeceksin. Velhasıl hakemin düdüğü çalana kadar disiplinden kopmayacaksın.
Hepsi bu.
Özel bir durum
Demirtaş, dün cezaevinden HDP seçmenine çağrıda bulunuyor:
- İmamoğlu’na oy verin.
Pervin Buldan ve Sezai Temelli, aynı çağrıyı zaten günlerdir yapıyor.
Kandil’den gelen mesajlar da hep aynı yöndedir.
İyi bir taktik bu:
- Kaybederse İmamoğlu kaybetmiş olsun ama kazanırsa HDP’ye bir diyet borcu doğsun.
Öyleyse soralım İmamoğlu’na: Bu ‘aleni destek’ten memnun mu acaba?
Gerçi hiçbir aday, hiçbir kitleye “bana oy vermeyin” demez ama ben başka birşey soruyorum... O anladı beni.
