Çoklu Baro’ya itiraz ediyorlar ama nesine ve neden itiraz ettiklerini açıkça söyleyemiyorlar. Bereket, Faik Öztrak yetişti imdada. Bakın, nedenmiş: Vatandaş, avukata gittiğinde “Sen hangi Baro’nun avukatısın” diye sorarmış (Eyvah). Yahu onu ancak Faik Bey sorar. Vatandaşın umrunda mı? Hangi Baro olursa olsun. Yeter ki avukat olsun.
Ne fena alışmış dilimiz.
-Saray’ın Yargıcı, Saray’ın Savcısı... Diye diye, şimdi de Saray’ın Avukatı demeye hazırlanıyoruz galiba... Bakan’ın adı ve namı zaten Saray’ın Memuru’dur. Bereket memur demek, hakaret sayılmaz. Kuyruğa girin. Sırada Saray’ın Yazarları var. Hazır mısınız?
Aynı fasıldan devam edersek... Duydunuz herhalde: Davul, Erdoğan’ın boynundaymış, tokmak ise Bahçeli’deymiş. Vatandaş susar mı? “Zurna’nın son deliği acaba nerede?” diye soracaktır elbet. Yaşasın Bremen Mızıkacıları.
Önder Sav
Ona kulak verin.
-Mekân’ın sahibi geldi. Kurultay hakkında ne diyorsa o. Önder Hoca, sadece iyi bir hukukçu değil, aynı zamanda yol gösterici bir bilge adamdır. Ayrıca da bir siyaset ustasıdır. Bir ikbal peşinde koşmadığını herkes bilir. Kendisine 10 yıl evvel çok ayıp edildiği halde, sergilediği parti disiplini, genç politikacılara örnek olsun. Tıpkı Deniz Baykal gibi.