Enis Berberoğlu meselesi... Hukuki mi, siyasi mi? Siz bunu tartışadurun, ben başka bir yerdeyim:
-Enis’i kim yaktı? Bu da meselenin ahlaki yönü... Başından beri... Enis’i kim yaktı da kendisi sıyrıldı işin içinden?
Berberoğlu’nun dışında... Bir de öbür mesele var. “CHP’yle HDP’yi aynı potada, aynı fotoğrafta gösterme gayreti” olarak gündeme sürülen mesele. Makul gibi görünüyorsa da lüzumsuz bir gayret. Çünkü o ittifak o kadar aşikâr ki, ayrıca böyle bir fotoğrafa hiç ihtiyaç yok. Sokağa çıkıp kime sorsanız bunu herkesin bildiğini göreceksiniz.
HDP, zaten “neyi saklıyoruz, şeffaf olalım” diyerek örtüyü kaldırmıştı. Haklıdır... Onunla birlikte olmak “utanılacak şey mi?” Yani CHP, çirkin bir iş mi yapıyor? “Tenhalarda menhalarda?..” Kaldı ki HDP şerefyâb olmaktadır Atatürk’ün partisi’yle kol kola girmek, övünülecek şeydir. Cihan duysun ister. Zaten de duydu. İşin gizli kapaklı yanı kalmadı. Bu bakımdan... Yeni bir fotoğraf gerekmez. Geçelim.
Başa dönersek... Benim merakım: -Enis’i kim yaktı? Hangi korkak, onu ateşe attı?
-Hak, hukuk, adalet. Evet ama yetmez. Bir de ahlâk var.