Olanlar oldu. Artık geri dönüş yok.
Belli ki İstanbul için oy sayımı devam edecek. Ne yapalım, etsin.
Peki siz bu durumda ne beklersiniz?
Biliyorum.
Mazbata verseniz bile asla kabul etmeyip ille de sonucu görmek isteyen bir aday profili beklersiniz, değil mi? Amma da romantiksiniz.
Ömrünü mahkeme kapılarında geçiren ana muhalefet, bu defa davacı değil... Belki de ilk defa değil.
Halbuki davacı olmak, yahut müşteki olmak, ona yakışıyordu. Şimdi giydiği elbise, pek iğreti duruyor.
Hesap Adamı Kılıçdaroğlu, şu ara hiç ortalarda gözükmeyerek çok hesaplı bir iş yapmaktaydı lâkin dün yine ortalara çıkıverdi eyvah... Tevekkeli dünden beri gidişat bir tuhaf.
Not: Oy sayımında maddi hatalar mühim değil, hepsi helal olsun. Yeter ki manevi hatalar bizden uzak dursun.
Ne hakaret
Netanyahu’ya bakın. Seçimi kazandığı takdirde İsrail’e yeni topraklar katacağını söylüyor.
O bir korsan olabilir.
Bir katil, bir cellat da olabilir.
Herşey olabilir.
Ama bir haksız istila ve acımasız bir işgal vaadiyle oy isteyerek kendi milletine en büyük hakareti yapmıştır. Yuh olsun.