Müttefikler birbirlerine diyorlarmış ya hani:
- Nerede hangi parti kuvvetliyse ona oy ver. Belediye Başkanlığı seçimi olsaydı, eh, anlardım. Çünkü aday mühimdir. Ama genel seçimde mümkün mü? Siyasi tercihini kolay kolay kim terk eder?
[[HAFTAYA]]
Misafir Notlara devam edelim. Nezaketen veya teamül gereği, siyasi liderleri açılışa, kapanışa, yıldönümüne, şuraya buraya davet eden kurumlar, herhalde pişman oluyorlardır. Dün TOBB’un Genel Kurulu’nda Başbakan sazı eline bir aldı, bırakmak bilmiyor. Kürsüden o indi, bu def’a Ana Muhalefet Lideri çıktı... Haydii, bir saat da o... E insaf. Genel Kurul bu. Kendi gündemleri yok mu TOOB’un? Kürsü bu kadar işgal edilir mi? Hem de siyasi konuşmalarla. Centilmen Haftaya damgasını vuran sokak çatışmalarına dair de bir notum var. Neymiş? Marjinal gruplar. Provokatörler. Aman efendim... Ne kibar laf bunlar. Ne yakışıklı ünvanlar. Ne entel sıfatlar. Yahu gündüz silahlı gece külahlı bu insanlara bari birer smokin giydirip kokteyle falan götürün de Mösyö Provokatör olarak takdim edersiniz. Kokteyl dediysem Molotof değil ha. Ve spor Futbolculara bakın. Adrenalin’e sığınarak sahada her türlü hırçınlığa kalkışıyorlar. Basketbolcuların, voleybolcuların canı yok mu? Onların vücudu Adrenalin denen meretten mahrum mu? Yoksa basketbol futboldan daha mı kolay bir spor? Mümkün mü bu? En merak ettiğim de... Acaba tribündekiler de mi bu Adrenalin sarmalından kurtulamıyorlar?