Dış Basın’da çıkan Türkiye haberleri, pek ilgi görüyor. Sanki onlar bizi bizden çok tanıyor ve biliyor... Mümkün mü? Buradan uçurulan yalan haberlerin, daha sonra iktibas yoluyla ithal edilmesi, hayli eski bir yöntemdir.
Benim iç siyasetimi, benim muhalefetimi hükümetimi, benim yargımı, ordumu, benim etnik ve mistik sancılarımı bana Amerikalılar mı öğretecek? Avrupalılar mı öğretecek? Hem de kerameti kendinden menkul bir falcılık biçiminde... Türkiye’nin akıbetini bana onlar mı fısıldayacak? Bunu kim ciddiye alır? Alır, alır. Nitekim alıyor.
Bizde ulusalcı geçinenler, kendi ulusal basınını atlayıp neden gayriulusal kaynaklara itibar ederler? Bu haberler hep içeriden kaynaklanıyor. Kaldı ki dış basın dedikleri bu pek bilmiş odaklar, 40 yıldır hiçbir şeyi bilemediler. Ne söyledilerse hep tersi çıktı. Tek konu hariç: - Darbeler. Elhak, onu daima bildiler ve müjdeyi ilk onlar verdiler.
Neyse ki vesayet dönemi bitmiştir. Bitmiştir ama dış basında bu defa da nifak yayını başlamıştır. Akla hayale gelmeyecek öyle yalanlar uyduruyorlar ki, yerli kaynaklarımıza ihtiyaçları kalmadı.
Bizimkiler o kadarını uyduramaz... Zekaları yetmez. Nifak dedik... O konuda Amerikan Basını şampiyondur... Kin ve nefret duygusu da çok yüksek ve şiddetlidir. Ne yapalım? Kendi başkanları Trump’a bile bu kadar acımasız davranan bir basından, bize karşı insaf ve terbiye bekleyemeyiz.