(Pazar Kahvesi)
Kanalistlerle antikanalistler tartışıyorlar. Hem de canhıraş bir biçimde.
Katılamıyorum. Çünkü bilmediğim bir konu Lakin kafam sadece şuraya takılı: Böyle yüksek projelerde, belediyelerin rolü ve katkısı nedir? Onayı şart mıdır? İtiraz hakkı var mıdır, varsa nereye kadardır?
Mesela, yarın Muharrem İnce cumhurbaşkanı seçilip hükümet kursa ve Boğaz’a 4’üncü asma köprü yaptırmaya karar verse... İstanbul Belediyesi müspet veya menfi müdahil olacak mıdır? Hakkı hukuku nedir? Yoksa belediye bizdendir/sizdendir muhabbeti mi öne çıkacaktır?
Merak ediyorum. Madem hayati bir konudur... Mesela GAP için referandum gerekir miydi? Mesela Çanakkale Köprüsü için Çanakkale Belediyesi’nin fikri alınmış mıdır? Mesela Adnan Menderes Havaalanı yapılırken, İzmir Belediyesi dahil çevre belediyelerin itiraz ve onayları beklenmiş midir?
Kanal İstanbul, doğru veya yanlış projedir. O ayrı bir konu. Oraya girmem. Dedim ya, bilmediğin bir alan. Fakat cevabını aradığım soru şu: Böyle projelerde siyasal sorumluluk dahil, mekanizma nasıl işliyor? Mesela, İmamoğlu, kendi yapısından gelen bir refleksle mi direniyor, yoksa bir kural veya bir teamülden mi güç alıyor? Haa, bir mercii daha var: - Bilim Güzel ama “bilim ne derse” taraflar onu kabullenmeye hazır mı? Hiç öyle görünmüyor.
Zaten bu sebepledir ki kanalistlerle antikanalistler çok sert biçimde tartışıyor. Öyle ki, vaktiyle komünistlerle antikomünistler tartışırken bile, birbirimizi hiç bu kadar incitmemiştik.