Ne muzip yazarlar var. İmamoğlu’nun adı Bay Okey kaldı. Okey diyor ki: -Yediğimizi, içtiğimizi genel başkan’a mı bildireceğiz? Haklısın Başkan... Doğru söylüyorsun. Seni onaylıyorum. Nasıl derler sizin dilde buna: I am okey. Vallaha okey.
Ata’nın atı
Samsunda Atatürk Anıtı'nı yıkmak istemişler. Ama at’ın ayağına doladıkları halat kopmuş. Elbet kopar. Zincir de olsa kopacaktı. Siz, Atatürk’e değil, onun atının tırnağına bile dokunamazsınız. Çünkü o at, sahibine göre kişnemiştir... İşte böyle kaçacak delik ararsınız.
Ya sabır
Cumhurbaşkanına, Bakan ve Başbakanlara veya hükümetlere kim hakaret ederse, onun yanında yer almak, muhalif yoldaşlığın birinci ilkesi oldu.
. . . . . .
- Rüzgar eken fırtına biçer. Bunların efendileri, bir gün iktidar olmayacak mı? 5 yıl sonra, 10 yıl sonra, 20 yıl sonra... Ama bir gün mutlaka. Elbet olacak. İşte, yandaşları, iğneyle çuvaldız nasıl bir şeymiş o zaman anlayacak. Nedir bu yahu. 14 Mayıs 1950'den beri hergün küfrediyorlar.