Rauf TamerÖyle ölçülmez

HABERİ PAYLAŞ

Öyle ölçülmez

Toplantılara, gruplara, panellere, kulislere, velhasıl kalabalıklara bakıyorum. Aynı istikamette oy kullanacağı belli insanlar, birbirlerini çılgınca alkışlıyor...

Parti kongreleri gibi. “- Türk’ün Türk’e propagandası.” Tamam da... Ne faydası var?

Rakip partiye kepçe atıp yeni oylar devşirmedikten sonra, sahi ne faydası var? Artık anlayın şunu.

Ölçü, alkışların şiddeti değil, ‘kelle sayısı’dır. Seçim budur.

Kapı çalınınca

Çok şükür, hayat tarzınıza karışan yok ama siyasi tercihinize karışan çok...

Öyle ki bütün partiler. Yani vesayet altında gibisiniz. Evinizin kapısına kadar dayanıp oy için yine sizi taciz etmeye kalkacaklar...

Haberin Devamı

Partilerin ‘çalınmadık kapı kalmasın’dan kasıtları budur. Adına milli irade diyorlar. Kapı çalınınca beni hatırlarsınız.

Dilin kemiği

Anayasa’da ilk dört madde değiştirilemez. - Aksini söyleyen mi var? Var. Bir milletvekili çıkıp demiş ki:

- Niye değiştirilmesin? Yahu duymayıverin. Adam, hukuk fantezisi yapıyor.

Bırakın desin. Sabaha kadar desin. Bir başkası da çıkıp “Kürtçe resmi dil olsun” demiyor mu?

Bırakın o da desin. Demese bile düşünsün... Ne var bunda? Burası Avrupa mıdır ki, İsviçre midir ki “Soykırım yoktur” demek yasak olsun?

Ne işi varsa?

Gezi olaylarının son günü piyanosunu getirip yağmura rağmen Taksim Meydanı’nda konser veren bir Alman piyanist vardı ya, dün Kıbrıs’ta görülmüş. Haberiniz ola.

Bunu ezberleyin

Dün yazmıştım ama yetmez. Şu soruyu sık sık soracağım:

HDP’li bir ittifak, eğer seçimi kazanır da iktidar olursa, PKK’yla mücadele nasıl devam edecek? Ya da devam edecek mi?

Siyasi tercihlerinize karışmam ama bu sorunun cevabını aramak, bir vatandaş olarak hakkımızdır.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder