Giriş
Önce Burak Yılmaz’a sesleneyim: Günlerdir üzüldüğün yeter... Seni bir penaltıya değişemeyiz. Milli duygusu ve milli heyecanı olmayanlar, senin bu gözyaşlarını anlayamazlar. Türkiye’ye yıllardır getirdiğin hizmetler için, sana şükranlarımız var.
*
Seda Sayan’ın evlilik kararını eleştirenlere gülüyorum: - Yahu size ne? Kadın, tırnaklarıyla kazıya kazıya, tek başına nerelere gelmiş. Zırt pırt flört edeceğine, evleniyor... Yani daha mazbut bir şey yapıyor... 7 kere evlenmeyip de 27 kere flört etseydi, sesiniz çıkmayacaktı. Bayılıyorum sizin bu ölçülerinize.
*
Selçuk Ural’ı çoktandır görmüyorum ama röportajlarını okuyorum. Söylediklerinin çoğuna, hatta bütününe katıldığımı belirtmeliyim. Müziğin ilk hafiflediği dönemde, o rüzgara kapılmamaya çok çalıştı ama çare yoktu... Bugün bir bilge adam olarak, ona kulak vermenizi tavsiye ederim.
*
Ve tabii Özdemir Erdoğan. Onu Suadiye’deki taa Aksak Twist günlerinden beri tanıyorum. Doruğa yükseleceği belliydi. Tam bir filozoftur.
*
Pazar kahvesi ya... Aslında bugün size Türk bestekarları Şevki Bey’den ve Rahmi Bey’den bir demet sunacaktım ama Seda Sayan aklımı çeldi, laf buralara geldi. İyi de oldu. Bari köşem bir gün olsun siyasete ara verdi. Yarım saattir Sultaniyegâh faslını dinliyorum harika... Vallaha Fazıl Say’a bile tavsiye ederim.
