İlk Binali Bey’den duymuştum. “Dost ülkeleri çoğaltalım, düşmanları azaltalım.” İyi bir hedef bu. Nitekim, yıllar sonra bölgemizdeki bütün devletlere bir barış taarruzuna geçtik. Önce Rusya’yla başlayan iyi ilişkiler, sonunda İsrail ve Arap ülkelerine kadar geldi uzandı. İyi gidiyor.
Yunanistan için ayrı bir paragraf açmak istiyorum. Yüzsüz insan çok vardır ama Yüzsüz Devlet olarak ilk defa Yunanistan’ı görüyoruz. Adamlarda yalan, iftira, tehdit, şantaj... Hepsi var ama aynı zamanda yılışmak da var:
- Hem hilebaz, hem mızıkçı.
- Hem saldırgan, hem dalkavuk. En fenası da sürekli “şecaat arzederken, hep sirkatin söylüyor.” Nasıl bir şey bu:
- Hem küstah, hem korkak.
- Hem kabadayı görünümlü, hem köle ruhlu.
.........
Böylesinden korkarım. Zaten o da patronlarına değil, kendi yüzsüzlüğüne güveniyor. Yazık Yunan Halkı’na ki, çapsız yönetimlere kaldı.
Fransa çatlasa da patlasa da, Ermenilerle olan kardeşliğimizi, hem tazeliyor, hem perçinliyoruz. Diasporayla falan işimiz yok. Bizim muhatabımız Ermenistan’dır.
Ukrayna meselesine gelince. ABD, Rusya’yı hem tahrik ediyor, hem tehdit. Joe Biden’ın ne yapmak istediği belli değil. “Bize ne” deyip geçemeyiz. Türkiye, bütün özgül ağırlığıyla sahadadır. “Yurtta sulh, cihanda sulh”un gereği ne ise işte şimdi tam zamanıdır. Bütün hatalarımızla diyalog ve diplomasi peşinde olacağız. Elimizden ne geliyorsa...