Virüsle mücadeleye köstek olan ruh hastalarına bakın.
Bunlar, terörle mücadele’den de rahatsız olmuşlardı.
“Türkiye daha çok şehit versin” diye nasıl bekledilerse, şimdi de “salgın hastalık daha çok can alsın” diye virüsün yanında yer aldılar.
Ellerine acaba ne geçecek? Koronadan, mesela 500 kişi değil de (Allah korusun) 50 bin kişi hayatını kaybetse...
Milletin dayanma gücü ve morali yıkılsa... Sokağa çıkma yasağı ilan edilse...
Hayat tamamen dursa... Türkiye enkaz haline gelse, ellerine acaba ne geçecek?
Bunlar acaba “enkaz devralıp” memleketi yeniden mi imar ve inşa edecek? Hangi kabiliyetle?
Hayatlarında bıraktıkları tek iz yok ki...
Çivi bile çakmamışlar. Devlete ve millete hep hakaretle geçmiş ömürleri.
Siyaset karnelerine bakıyoruz.
- Bunlar solcu değil.
- Sağcı değil.
- Ümmetçi değil.
- Hareketçi hiç değil.
Bunlar 4 eğilimin hiçbirine mensup değil.
Demek ki bunlar, 5’inci bir eğilimi “izm” haline getiren, hilkat garibeleri...
Uzak durun. Taşıdıkları mikrop bulaşıcıdır. Ses tonları bile tehlikelidir.
Onlarla telefonda bile konuşmayın. Aranızdaki sosyal mesafe sonsuz olsun.