Demokratik Parti (DP) olayını hatırlamanın tam zamanıdır.
Değerli insan Ferruh Bozbeyli’yi son yolculuğuna uğurlarken, o günkü bölünmeyi düşündüm.
Özetleyeyim:
Her şey 1970 bütçesine kırmızı oy verme kararıyla başladı.
Başbakan Demirel’e karşı bir hareketti bu.
Önce 41’ler bayrak açtılar, sonra 72’ler olarak yola koyuldular.
İçlerinde Mehmet Turgut, Faruk Sükan, Saadettin Bilgiç, Hasan Korkmazcan, Özer Ölçmen gibi ağır toplar vardı.
Adalet Partisi’nden koptular ve Ferruh Bozbeyli’nin genel başkanlığında Demokratik Parti’yi kurdular. Ayrıca da Celal Bayar’ın himayesine girdiler.
İlk seçimde de (1973) 50’ye yakın milletvekili çıkardılar.
Demirel’in partisi böylece birincilikten ikinciliğe düştü. Ve Meclis aritmetiği altüst oldu.
Maksat hasıl olmuştu. Demirel kaybetti, Ecevit - Erbakan koalisyonu kuruldu.
Gerçi, sonraki yıllarda, çoğu teker teker geriye dönüp tekrar Demirel’e iltihak etti ama bölünmenin izleri kolay silinmedi. 1980 yılına geldiğimizde artık cılız ve dağınık bir siyasi yelpaze vardı.
Bozbeyli, çok onurlu bir siyasetçiydi. Eğilip bükülmedi.
Demirel’e duyguları da galiba hiç değişmedi.
Demokratik Parti olayı, Merkez Sağ’ın yaşadığı en çarpıcı olaydır. Ondan ilham da alınabilir, ders de çıkarılabilir... “Başarılı bir girişimdi” diyemeyiz ama kısa metrajda asıl amaca ulaştığını söyleyebiliriz.
Ferruh Bozbeyli’ye rahmet, yakınlarına sabır diliyorum.
....
Aynı gün demokrasi savaşçısı Işılay Saygın’ı da uğurladık. Nur içinde yatsın.
NOT:
Fatih Sultan Mehmet Köprüsü verilen tarihten 21 gün önce açıldı.
Sanki normalmiş gibi herkes gaza basıp geçiyor. Tamam da, ya 21 gün geç açılsaydı? Kıyameti koparırdık...
Başta Karayolları olmak üzere hizmeti geçen bütün kurumlara tebrik ve teşekkür.