Siyasi endişe yine öne çıktı: - Eyvah, oylar bölünüyor.
Ne yapalım?
Bölünmek, bizim siyasetin ezeli talihidir. ANAP - DYP birbirlerini yıllarca boğazlamadılar mı? Eski AP - MSP - DP, hep aynı pazarı paylaşmadılar mı? En yakın tarih olan 28 Şubat’a bakın: Refah - Yol koalisyonunu içerden yıkmadılar mı?
Kaldı ki bugün DSP’de gördüğünüz bu gelişme, planlı programlı bir bölme harekâtı değil. Tamamen yol kazası. Ama kim sebebiyet verdi?
Bir de oturmuş Sarıgül’e soruyorlar:
- CHP sizi niye aday yapmadı / Niye DSP’ye geçtiniz?
Bunlar Sarıgül’e değil CHP üst yönetimine sorulacak sorular. Gerçi sorup da ne olacak? O üst yönetimde HDP’lilerin PKK güzellemelerini izah edecek mecal bile yok.
Tek derdi:
- Oylar bölünüyor.
Türkiye’nin bölünmesinden daha mühim.
Bu arada Emre Kınay’ın İYİ Parti’den Kadıköy adayı olması da CHP’de hayret uyandırdı.
Nesi hayret bunun?
- Sanatçı dediğin muhalif olur.
Tamam işte.
Emre Kınay sanatçı değil mi? Sanatçı. Hem de iyi sanatçı.
İYİ Parti, muhalif parti değil mi? Muhalif parti. Hem de iyi muhalif.
Daha ne olsun?
Yahu CHP Emre Kınay’a adaylık teklifi götürdü de o kabul mü etmedi?
...............
Daha durun bakalım. Mehmet Aslan’ın, Kağıttepe (pardon, Kağıthane) adaylığı da ses getirecek. İYİ Parti sessiz ve derinden gidiyor. Gösteridiği adayların her biri çetin ceviz...
Acaba Beşiktaş ne âlemde?
Bekliyorum.