Meral Akşener, Avrupa Birliği’ne ne güzel demiş:
- Utanmıyor musunuz demiş, bir de medeniyetin beşiği diye geçiniyorsunuz.
Hayır, utanmıyorlar.
Güney Kıbrıs’ı AB’ye alırken de utanmadılar şimdi yine onlara şirin gözükmek için bize yaptırım uygularken de utanmıyorlar.
Çünkü Avrupa’yı Avrupa yapan değerlerin hepsini kaybettiler.
En başta ciddiyet’i kaybettiler. Gerisini sayma zaten.
Halbuki, Avrupalı Devlet Adamları’nın en hassas noktasıydı ciddiyet... Kendilerine güvenilmez damgası vurulacak diye ödleri kopardı.
O adamlar gitti, yerlerine şimdiki zıpırlar geldi işte.
Bu irtifa kaybı dünyanın her tarafında görülüyor. Ama en çok Avrupa sırıtıyor. Çünkü medeniyetin beşiği iken, şimdi yamalı bohçası oldular.
Yalan dolan, riya, iki yüzlülük, çok yüzlülük ve kalleşliğe varan kin ve nefret birikimi... Hepsi onlarda.
Soykırımlardan tutun, sömürgeciliğin mucididirler. Dünyanın iliklerini emdiler.
İnsan kıymeti sıfır. Hak, hukuk, adalet, sıfırın altı... Demokratlıkları da sadece kendine demokrat. Aralarında bir kulüp kurmuşlar. Orada oynayıp duruyorlar işte.
Yakında kumda oynayacaklar. Bunlar, kendilerine miras kalan medeniyeti, har vurup harman savurdular.
Akşener’in sözleri yüreğime su serpti, oh.
“Utanmıyor musunuz?” diye sordu Akşener.
Hayır, utanmıyorlar.
Pişkindirler.
Yarın öbürgün, yine buralara gelir, yer, içer ve giderler. “Ben çok seviyor Türkiye, balik-raki” diye de gönlümüzü alırlar.
Muasır medeniyetmiş.
Hadi oradan...
Akdeniz ve Ege ceset dolu.
- Hiç utanmıyor musunuz?