Adam katil... Zaten söylüyor katil olduğunu. Ama biz ona “zanlı” diyoruz. Hukuk’a aşığız ya, katil demek için mahkeme kararını bekliyoruz. ........ Buna mukabil... Gözaltındaki adamı teşhir ediyoruz. Masumiyet karinesi de neymiş? Rezil olduğuyla kalıyor. ........ İşin medya tarafı böyle.
Gelelim yargıya. “İyi hal” sebebiyle gelen ceza indirimi, artık toplumda tepkilere yol açmaya başladı. Ne demek iyi hal? Sanık, duruşmada takım elbiseyle hazır bulunmuşsa, işte bu iyi hal... Düşün cezadan 2 yıl. Kravat varsa, düşün 2 yıl daha.
Mendil takmışsa, 1 yıl da oradan düşün. Mahkeme heyetine saygılı davranmışsa (hakaret mi edecekti ki) 1 yıl daha düşün.
- Yahu bu bir tiyatro. Hakim bilmez mi adamın rol yaptığını? Neye benziyor? Okul karnelerinde bize not verirlerdi hani: Hal ve gidiş: Pekiyi. Hem de bütün sınıfın hal ve gidişi pekiyi.
Yeri gelmişken... Siyasi dava kararlarında tuhaf bir klişe cümle var. Özellikle de gazetecilerle ilgili: “Örgüte üye olmamakla beraber, örgüte yardım....” falan diye devam eden bir tekerleme. Ne demek yardım?
- Örgüte para mı vermiş?
- Silah mı temin etmiş?
- Suçluyu mu kaçırmış ya da saklamış? Ne halt ettiyse... Bunların tek tek belirtilmesi lazım. “Örgüte yardım.” Afâki bir laf. Bu konuya zaman zaman döneceğim.