Pandemi öncesinde dünyayı saran bitkisel beslenme akımı pazarı her geçen gün kan kaybediyor. Kim Kardashian’ın reklamını yaptığı, Bill Gates, Leonardo DiCaprio gibi çevre aktivisti isimlerin yatırım yaptığı bitkisel et şirketi ‘Beyond Meat’, 2019’da 10 milyar dolar değere ulaşmıştı. Satışlarında yüzde 30’dan fazla düşüş var. Şu anda 1 milyar doların altında değere sahip. Pazarlama şirketi Mintel, bitkisel beslenmenin en yaygın olduğu ülkelerden İngiltere’de yapay et satışlarının azaldığını ve bu eğilimin süreceğini söylüyor. Sadece bu verilere bakarsak, bitkisel beslenme müşterileri bu ürünlerle arasına mesafe koymuşa benziyor.
VİCDANİ SÖMÜRÜ
Pazarın küçülmesindeki en büyük etkenlerden biri ‘hayat pahalılığı’. Örneğin İngiltere’de etin kilosu 5.7 Sterlin’ken Beyond Meat’in kilosu 17.7 Sterlin’e geliyor. Bitkisel et yüzde 210 daha pahalıya satılıyor! Sentetik etler; bezelye proteini, renklendirici, kıvam artırıcı, patates nişastası ve dengeleyici metil selülozdan oluşuyor. Bir ineğin yetiştirilmesi ve beslenmesiyle ilgili maliyetlerle kıyaslandığında bu fiyat farkı çok saçma oluyor. İnsanların vicdani zaaflarını sömürmek, sömürü sistemine karşı gelişen, eşitlikçi dünyayı savunan bir beslenme akımıyla örtüşmüyor. Ayrıca bitkisel beslenme pazarının hedef kitlesi veganlar değil de elitlerse, bu da tutmadı.
DOĞALLIKTAN UZAK
Çünkü tadı, hayvan etinin yerini alamadı ve aynısı diye pazarlandığı için insanlar bu tatla hayal kırıklığına uğradı. Bir diğer etken ise bitkisel etlerin çok fazla işlenmiş üretim süreçlerinden geçmesi. Hayvansal etin hem insan bedeni hem de çevre için sağlıkl› alternatifi olduğu iddiası üretim süreçleriyle örtüşmedi. Yani bu etlerin yenmesinin dünyayı kurtarmaya yardım ettiği falan yoktu. Bu kadar çok katkı maddeli ürünler, son 20 yıldır doğal beslenmek isteyen müşterilerin talepleriyle taban tabana çelişti. Ekonomistlere göre yapay et devrimi, yatırımcılar için bir nevi ‘nikotin bandı’ olarak satıldı. Bilinçli tüketiciler bu yeşil devrimin sürdürülebilir olmadığını anlayınca sistem çöktü.
DÜNYAYI NİYE KURTARALIM?
Bitkilerin de büyük miktarlarda gübre, ısı ve su ihtiyaçları var. Bu da çok fazla enerji gerektiriyor. Nitekim şirketlerin çevresel sürdürülebilirliklerini ölçümleyen Sustainalytics şirketi bir rapor yayınladı. Bu ürünlerin sürdürülebilir veya dünyayı değiştirdiğine dair herhangi bir gerekçe olup olmadığını ölçmenin imkansız olduğunu açıkladı. Bill Gates ve ekolojik yatırımcılar, et tüketiminin 2030’a kadar sert bir ivmeyle düşeceğini, 2050’ye kadar da duracağını öngörüyordu. Ama bu bir hayal. Et endüstrisinde dünya çapında yıllık yüzde 7 büyüme bekleniyor... Esas tartışmamız gereken konu bence dünyayı kurtarma fikrindeki kibir ve bunun insanların yaşam tarzını etkilemesini beklemek. Bu sağlıklı bir yaklaşım mı? İnsanlar ‘daha manalı’ bir hayat için beslenme şekillerini değiştirebilir elbette, ama gelip geçici olduğumuz bu ‘dünyanın kahramanı’ olmak için insanların hayatlarıyla kumar oynamalarını beklemek büyük bir stratejik hata
AVRUPA’DA EN ÇOK AŞK ARAYAN MİLYONERLER İSTANBUL’DA
Çöpçatanlık sitesi Seeking.com, dünya çapında 1.1 milyon milyoner tarafından kullanılıyor. Platform, milyonerleri coğrafi konumlarına göre kategorize ettiğinde ortaya ilginç bir tablo çıktı. Avrupa’da 2020’den bu yana milyoner merkezi konumu için yükselen şehirlerde İstanbul, ikinci sırada! Onun önünde Zagreb var. İstanbul’u Milano ve Lizbon izliyor. Bu istatistikleri nasıl yorumlamak gerekiyor? İstanbul’da bu tür platformlara kayıtlı milyonerlerin artması, genç milyonerlerin arttığı anlamına gelebilir. İstanbul, bu tür platformları kullanan milyoner göçü almış da olabilir. Ama kesin olan şu ki milyonerlerin bu tür platformlara ihtiyaç duyması, paranın aşkı satın almaya yetmediğinin kanıtı...