Sadık Gültekin’le Doğru TercihBu örgütü unutmayalım

HABERİ PAYLAŞ

Bu örgütü unutmayalım

NİLİ, İbranice’de “Netzah Yisrael Lo Yeşaker” (İsrail’in Tanrısı Yalan Söylemeyecek) ifadesinin kısaltmasıdır. NİLİ, 1915 yılında Filistin’in Hayfa kentinde Osmanlı vatandaşı Yahudi botanik uzmanı Aaron Aaronsohn tarafından, “Yahudilerin Filistin topraklarına yerleşebilmesi için genç kızlar namuslarını, genç erkekler kanlarını bu uğurda feda edecekler” anlayışı ile kurulan bir Yahudi istihbarat örgütüdür. Örgütün saha eylemlerinden, Aaron’un kız kardeşi Sarah Aaronsohn sorumludur. Tarihin en gizemli istihbarat örgütlerinden biri olan NİLİ, I. Dünya Savaşı’nda Suriye-Filistin Cephesi’nde faaliyet gösteriyordu.

Haberin Devamı

NİLİ, Filistin topraklarında bağımsız bir “Yahudi Devleti” kurma düşüncesi ile kuruldu. Filistin’in Osmanlı hakimiyetinden çıkarılması ve İngiliz kontrolüne geçmesi yönünde çaba gösterdi. NİLİ’nin amacı, Filistin’i savunan Osmanlı ordusu hakkında İngilizlere istihbarat sağlamak ve cephede Osmanlı ordusunun direncini kırmaktı. Bu örgüt, Filistin Cephesi’nde savaşın kaderini belirleyen aktörlerden en önemlisi oldu. NILI casusluk örgütü, İngiliz ordusuna Osmanlı ordusunun geri planı hakkında bilgi aktarıyordu. Kudüs, dolayısıyla Filistin bu örgüt yüzünden kaybedildi. NİLİ, özellikle kadın ajanları kullanarak Türk subaylarından savaş hakkındaki taktik bilgileri toplayarak İngilizlere servis ediyordu.

NİLİ’nin en büyük gücü, Osmanlı bürokrasisinde ciddi bir rüşvet ağı oluşturmasıydı. Paraya tamah eden bazı Osmanlı idarecileri, bu örgütün tuzağına düşüyordu… Kadrosunun tamamı kadınlardan oluşan bu örgüt, zührevi hastalıklar taşıyan mensupları tarafından Osmanlı subaylarına bilerek cinsel hastalık bulaştırıyordu. Böylelikle o dönemin tıbbi şartlarında uzun süren tedaviler yüzünden Osmanlı subaylarının görevlerinden uzak kalması sağlanıyordu. Örgüt ilk başlarda ‘Managem’ adlı bir gemi vasıtasıyla İngilizlere istihbarat gönderiyordu. Daha sonra Alman denizaltılarının bölgedeki faaliyetlerinin artması yüzünden yakalanma riskine karşı güvercinlerle haber yollama tekniği kullanılmaya başlandı.

Haberin Devamı

Kayserya Limanı’ndaki bir askerin dikkati sayesinde yakalanan güvercinin üzerinden çıkan mesaj sayesinde örgütün saha lideri Sarah Aaronsohn deşifre oldu. Suriye-Filistin cephesinde faaliyet gösteren Dördüncü Ordu Komutanı Ahmet Cemal Paşa, bu örgütün yakın markajı altındaydı. Cemal Paşa’ya dair her türlü istihbarat, İngilizler açısından büyük önem taşıyordu çünkü Gazze’ye yönelik saldırının savunmasını Ahmet Cemal Paşa yapacaktı. Aaron Aaronsohn, öncelikle Cemal Paşa ile yakın temas kurdu. Bu sayede meşhur Arabistanlı Lawrence’ın Filistin’e geçişi için gerekli belgeyi Cemal Paşa’dan aldı.

1915’te kurulan NİLİ casusluk örgütü, 1917 yılının başlarına kadar Osmanlı istihbaratından gizlenmeyi başardı. 1916 ortalarında Aaron Aaronsohn’a Avrupa’ya bilimsel amaçlı seyahat vizesi veren Osmanlı makamları, Aaron’un Siyonist hedefler peşinde koştuğunun farkında değildi. Osmanlı istihbaratı, 1917’nin sonlarına doğru NİLİ’nin kurucu kadrosunu deşifre edebildi. Filistin-Suriye Cephesi’ne dağılan NİLİ casusları, Osmanlı ordusunun asker sayısı, bulunduğu cepheler, yer değişiklikleri, lojistik ve cephane durumu, kullandığı yol ve tren hatları konularında birçok gizli bilgiye ulaştı. NİLİ’nin topladığı bilgiler, düzenli olarak Mısır’daki İngiliz istihbarat üssüne ulaştırıldı. Osmanlı istihbaratı, NİLİ’yi deşifre edip çökerttiğinde İngilizler, çoktan Kudüs’ün kapılarına dayanmış ve Filistin kaybedilmişti. İngiliz Orduları Başkomutanı General Edmund Allenby, Osmanlı ordusunu bozguna uğrattığı Nablus Savaşı’nın strateji ve taktiğini NİLİ’nin sağladığı istihbarata göre oluşturdu. Savaş sonunda İngiliz askeri erkânı, kendilerine zaferin anahtarını sunan NİLİ casuslarına her fırsatta şükranlarını sundu…

Haberin Devamı
Sıradaki haber yükleniyor...
holder