Şirinler, Belçikalı çizer Pierre Culliford’un oluşturduğu bir çizgi roman ve animasyon dizisidir. 1958’de ilk çizgi roman olarak ortaya çıktı. 1981’de televizyonda gösterilen Şirinler büyük ilgi gördü. Yıllarca Türkiye’de de yayınlanan çizgi dizi, başta ABD olmak üzere birçok ülkede, yüksek izlenme oranlarına rağmen gösterimden kaldırıldı. Kimileri bu çizgi filmi yalnızca hayal gücü ürünü olduğunu savunurken kimileri de yaratılan bu ütopik dünyanın zekice tasarlanmış bir kurgu olduğunu öne sürüyordu.
Çünkü Şirinler çizgi filminin yaratıcısı Peyo, gerçek bir komünistti. Şirinler’i dünyada sevmeyen herhalde yoktur. Çocuk ya da yetişkin herkes bu minik mavi yaratıkların müptelası. Yaşadıkları köy ve birbirleriyle olan dayanışmaları onları sevmek için en basit nedenlerden birkaçı. Şirinler toplumu 103 kişiden oluşuyor. Bu 103 kişi yıllar önce ormanda kaybolmuş. Şirinler, yaklaşık 546 yaşında olan Şirin Baba tarafından yönetiliyor. Şirin Baba hem köyün muhtarı hem de baba figürü olarak görev yapıyor.
Şirinler’i günlük işlerinde yönlendiriyor, anlaşmazlıklarda arabuluculuk yapıyor; hünerini, aklını ve gücünü, toplumun düzeni için kullanıyor. Bu sevimli çizgi film ile ilgili yıllardır o kadar çok şey konuşuldu ki duyunca şaşırmamak mümkün değil. Mavi renkli kahramanların yaşamının komünizmi simgelediği iddia edildi. Şirinler’in para kullanmamaları, eşit düzeni savunmaları komünizm propogandası olarak algılandı. Şirinler’in her birinin temsil ettiği çok farklı unsurlar var: Şirine feminizmi, Süslü eşcinselliği, Güçlü Şirin maço erkeği temsil ediyor.
Köyün komün olduğu düşünülünce, Şirin Baba’nın da Karl Marx olduğuna inanmak pek zor olmasa gerek. Marx’ın sakalının aynısı ve taktığı kırmızı şapkanın komünizmin rengi olan kızılı çağrıştırması nedeniyle bu ihtimal daha da güçlenmiş. Sürekli Şirinler’i yakalamaya çalışan Gargamel, aslında din ve kapitalizmi sembolize ediyor. Üstüne giydiği rahip cüppesine benzer kıyafeti, din ögesini kullandığı yönünde yorumlanıyor. Hatta bazılarına göre Gargamel aslında Amerika’yı temsil ediyor! Şirinler Köyü’nde herkesin ilgilendiği bir iş var.
Bir de hiçbir işle ilgilenmeyen Tembel Şirin var. Bu karakter, herkesin bir tembellik hakkı olduğu ve bunun diğer insanlarla aynı standartlarda yaşamasına engel olmadığı yönünde bir değerlendirmenin ürünü. “Köyde bu kadar erkek varken neden bir tane kadın var?” sorusu akılları kurcalıyor. Şirine, aslında tek başına mücadele veren dişi bir birey olarak feminizmi temsil ediyor. Bir diğer karakter Azman’ın ise güce tapan bir ülke olduğu var sayılıyor. Bu durumda Gargamel Amerika olduğu için Azman’ın da Amerika’nın gücünden beslenen, daha pasif bir ülkeyi temsil ettiği varsayılıyor.
Bir diğer iddia ise Süslü Şirin karakterinin eşcinselliği temsil ettiği yönünde. Güçlü Şirin ise maço erkeğin sembolü. Aslında en ağır işleri yapmaktan çekinmeyen, hakkı yenen birisi olduğu zaman kavgada en önde giden, fazlasıyla erkeksi birey. Kolunda bulunan dövmesi de sırf bu kriterlerin güçlendirilmesi adına eklendiği yönünde. Bilgiç ya da Gözlüklü Şirin karakteri, sistemi sorguladığı ve sürekli diğerlerini her konuda bilgilendirdiği için Leon Troçki olarak yorumlanıyor. Bu iddianın temelinde bir gün Şirin Baba’nın köyden ayrılmasını fırsat bilerek kendi krallığını ilan etmesi olarak görülüyor. Kimi ülkelerde komünizm propagandası yaptığı gerekçesiyle yasaklanan çizgi film Şirinler’le ilgili son iddia İtalya’dan geldi. İtalyan araştırmacı Antonio Soro, Şirinler’i masonlukla itham etti!