Şirin SeverBunlar insan mı şimdi?

HABERİ PAYLAŞ

Bunlar insan mı şimdi?

İki gündür öyle haberler okuyorum ki... Akıl ve vicdan sorgulamaları içinde kalakalmış durumdayım. Özellikle 3 haber var ki, akıl alır gibi değil, düşünüp delirmelik!

Bunlar insan mı şimdi

ONLAR ÇOCUK DEĞİL, KATİL!

Kadıköy’de katledilen 15 yaşındaki Ahmet Minguzzi’nin duruşması vardı önceki gün. Duruşma öncesi Ahmet’in mezarı tahrip edildi, ailesi “Duruşmaya gelirseniz cehennemi yaşayacaksınız” diye tehdit edildi. Allah aşkına, mezardan ne ister bir insan? Hem can alıyorlar, hem öfkeleri bitmiyor. Organize bir kötülük ve çürümüşlük bu! Hayatının baharında bir genci, bir değil birkaç kez bıçaklayarak öldüren katiller, hem yaşları 18’den küçük diye alt sınırdan ceza alacak, hem de yakınları rahat durmayacak, tehditler savuracak, öyle mi? Bu kendini bilmezlikte kaçıncı seviyedir? İnsanın içi şişiyor bu cesaret karşısında! Bu güç nereden geliyor sorgulanmalı mutlaka. Katiller de en üst sınırdan ceza almalı. Madem 18 yaşından küçükken acımasızca cinayet işlemişler, yeterince büyümüşler demektir. Ayrıca bunları yetiştirenler de onlar kadar suçlu sayılmalı. Yoksa aklımızı kaçıracağız bu sadistlik karşısında.

Haberin Devamı

* * *

SAÇMALAMA, ŞİDDET ŞİDDETTİR

Bir kadın eski sevgilisi tarafından şiddete uğruyor... Biliyorsunuz zaten, fenomen bir isim; Danla Biliç. Takip ettiğim biri hiç değil ama kimliği, ünü falan da önemli değil zaten. Sadece şu önemli: Bir kadın tokatlanıyor. Bu bir şiddettir, nokta! Ama bu görüntülerin altına insanların, daha fenası kadınların yazdığı yorumlar, daha büyük şiddet bence! ‘Ne var dokunmuş sadece, tokat atmış, abartmayın’ diye yazan kadınların, bu lafları edebilmesi için insan olmaması lazım! Bunu diyen, böyle konuşan bir kadınla değil arkadaş olmak, aynı odada bile oturmam! Şiddet şiddettir, azı çoğu yoktur, kendinize gelin. İnşallah bir gün başınıza gelmez.

* * *

BUNUN ADI CİNAYET!

Ve başka akıl almaz bir olay... Kartalkaya’daki Grand Kartal Otel’deki korkunç yangını araştıran meclis komisyonu, bilirkişi heyetini dinlemiş ve anlatılanlar akıl alır gibi değil. Davlumbazların gaz kesme sistemi yok, personel eğitimsiz, alarmlar çalmamış vs.. Resmen cinayet! En fenası da, yangın başladığında, kalabalık ve izdiham olmadan üst kattaki hatrı sayılır kişilerin tahliye edildiği yönündeki iddialar. Bu önemli kişiler kurtarılıp araçlarına bindirildikten sonra diğer müşterilerin kapısı uyanmaları için çalınmaya başlamış. Diyorum ya, son günlerde bu okuduklarım beni öyle bir hale getirdi ki, ne düşüneceğimi, ne diyeceğimi bilemiyorum. Bu nasıl bir şeytanlıktır, nasıl insanlıktır? Gerçekten aklım almıyor.

Haberin Devamı

Bunlar insan mı şimdi

Bak sen şu bakterilere!

Son yıllarda sağlık alanında en çok konuşulan iki başlık var: Bağırsaklar ve bakteriler! Yapılan tüm araştırmalar da gösteriyor ki; vücudumuzda yaşayan trilyonlarca bakteri, ‘aslında bizi koruyan Tanrı’nın görünmez orduları’. Bakteriler, hayatımızın bütün evrelerinde bizi hastalıklara karşı koruyor, bu cepte zaten. Beni şaşırtan bilgi ise şu; bakterilerin eşimizi dahi seçmede etkisi varmış! Bilim insanı Ali Rıza Akın; ‘Bakterin Kadar Yaşa’ isimli bir kitap yazmış. Oksijen’den Nazlı Berivan Ak da kendisiyle bir söyleşi yapmış. Akın’ın söyledikleri epey ilginç; şöyle diyor devamında: “İnsanların mikrobiyatasındaki bakteri çeşitliliği ne kadar fazlaysa, o kadar sosyal; ne kadar azsa o kadar yalnız oluyor, yalnızlığı tercih ediyorlar. İnsanlar aşık olurken de, kendisinde olmayan bakterilere sahip olanları çekici buluyor. Ten uyumu denen şey, bakterilerin dansından başka bir şey değil...” Şu bakterilerin yaptığına bak! Bu satırları okuyunca, nedense aklıma Berrak Tüzünataç’ın bir süre önce söyledikleri geldi. “Kendimi iyi hissettiğim bir ilişkim yok” demişti bir TV programında aşk sorusu sorulduğunda ve eklemişti: “Aşkta şansa artık inanmıyorum. Aşkın, senin emek verdiğin ve bir tercih, seçim olduğunu düşünüyorum. Şu ana kadar içinde kendimi var hissettiğim, kabul gördüğümü hissettiğim bir aşk henüz yaşamadım...” Bildiğim kadarıyla 40 yaşlarında Berrak Tüzünataç ve hepimizin bildiği pek çok ilişkisi oldu. Bu söylediklerinden sonra, şöyle düşündüm: 40 yaşında bir kadın, nasıl kendini tam hissettiği, iyi hissettiği bir ilişki yaşamamış olabilir ki? Akın’ın tezinden sonra ise; ‘Yoksa bu da bakterilerin suçu mu?’ diye düşünmedim değil! Belki de Stefan Zweig’in söylediği yerdeyizdir; “Bir kez kendi içindeki insanı anlamış olan, bütün insanları anlar.” Tüzünataç, kendisini mi anlamadı acaba? Belki de anladı ama yanlış anladı! Alın size pazar günü bol bol düşünmelik mevzu.

Haberin Devamı

Bunlar insan mı şimdi

Cannes’da olaylar olaylar

* 78. Cannes Film Festivali’nde, Robert De Niro Onursal Altın Palmiye ödülü alacak. 13 Mayıs’taki açılış töreninde takdim edilecek ödül için usta oyuncu şöyle diyor; “Bizi ayıran bu kadar çok şeyin olduğu günümüzde; Cannes bizi, hikaye anlatıcılarını, film yapımcılarını, hayranları ve arkadaşları bir araya getiriyor. Eve gelmek gibi...” İşte bu yüzden festivaller önemli, konserler önemli. Hele de bizi bu kadar çok ayıran şey varken!

* Senenin merakla beklenen gişe filmlerinden ‘Mission: Impossible- The Final Reckoning’in prömiyeri de Cannes’da yapılacak. Serinin sekizinci filmi, başrol oyuncusu Tom Cruise’un da katılımıyla 14 Mayıs’ta yarışma dışı gösterilecek. Seyirciyi sinemaya çekebilen sayılı filmlerden olan bu seri, 21 Mayıs’ta İngiltere’de gösterime girecek ancak bizde tarih belli değil.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder