Giriş
Gaziantep; yemekleri, fıstığı, tatlıları, baharatları, şifalı otları ve kültürel mirasıyla Türkiye’nin en zengin şehirlerinden biri... Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de; göreve geldiği ilk günden beri bu zenginliği tanıtmak, Gaziantep’i dünyanın önemli gastronomi merkezlerinden biri yapmak için var gücüyle çalışıyor. Kabul edelim ki bu konuda alkışı hak ediyor.
Geçen yıl 250 binden fazla kişinin katıldığı Gastronomi Festivali’yle ilk adımları atmıştı. Festivalin ikinci yılını ise İstanbul’dan duyurdu. Dün Conrad Otel’de, gazetecilere ve gastronomi yazarlarına Antep yemekleri eşliğinde festivalin detaylarını anlattı...
12-15 Eylül tarihleri arasında Gaziantep’te yapılacak 2. Uluslararası Gaziantep Gastronomi Festivali; yeme içme sektörünün uluslararası isimlerine unutamayacakları bir deneyim yaşatmayı hedefliyor. İşte size birkaç detay...
■ 20’ye yakın dünyaca ünlü gastronomi yazarı gelecek.
■ Sosyal medyada etkili isimler, ‘influencer’lar davet edilecek.
■ Michelin yıldızlı şefler tamamen yerli ürünler kullanarak çok sayıda workshop yapacak.
■ Dünyanın, yalnızca yerel ürünlerle yapılacak tek gastronomi yarışması ‘Local Chef’ festivalin en ilgi çekici işlerinden biri.
■ Gastronomi dünyasının önde gelen isimleri, Michelin yıldızlı şefler Gaziantepli tarım üreticileri ile bir araya gelecek, çeşitli seminerler düzenlenecek.
■ Farklı kesimlere hitap etmek için; 500 çeşide yakın Antep yemeği arasında bolca bulunan vejetaryen yemeklerin ve sağlıklı/organik ürünlerin de festivalde öne çıkarılması ve görünür kılınması sağlanacak.
Fatma Şahin yeme içme işine daha da taksın!
Başkan Fatma Şahin, sohbetin bir yerinde şunu söyledi: “Belki ‘bir kadın başkan geldi, yeme içme işine taktı’ diyenler vardır ama bu yaptıklarımız istihdam için, sıkıntıları aşmak için.. Ancak yaşadığımız coğrafyanın sunduğu fırsatları kullanırsak turizm gelişir. Gastronomi de turizm sektörüne ivme kazandıran önemli global trendlerden biri…”
Şahin haklı. Bu vizyona sahip olduğu için de şanslıyız bence. Gaziantep mutfağı ve gastronomisi dünyaya açılmayı fazlasıyla hak ediyor; Şahin de elini taşın altına koyanlardan, bu zenginliği tanıtmak için uğraşanlardan. Neler için mi uğraşıyor?
■ Gaziantep’te bulunan 500’e yakın yemek çeşidinin 291’i tescillendi mesela...
■ Antep, UNESCO’nun aldığı kararla ‘Yaratıcı Şehirler Ağı’na dahil edildi.
■ Antep Fıstığı, Antep Baklavası, Antep Kutnu Kumaşı gibi 23 ürün tescil belgesi ve coğrafi işaret aldı.
■ Güzel bir haber daha… Antep mutfağının yurt dışında tanınması için, bakanlık desteğiyle Londra’da Antep yemeklerinin sunulduğu bir restoran hayata geçirilecek. Tarihe, kültüre sanata ve gastronomiye meraklı herkes, GastroAntep’e davetli; benden de duyurması.
Bu sandalye görgü getirir mi?
Laila Laurel isimli bir tasarım bölümü öğrencisi, erkeklerin kamusal alanda bacaklarını açarak oturmasına engel olacak bir sandalye tasarladı. Hatta bu tasarımla ödül aldığı için de haber oldu her yerde... Ben haberi okuyunca dedim ki, bu sorun bize özgü değil demek ki..
Dünyanın her yerinde erkek ırkı, kendini ormanlar kralı aslan sanıyormuş meğer! Dolayısıyla birinin buna kafa yorması hoş, amaaa… Metroda, otobüste bu sandalye tasarımı nasıl hayata geçirilir bilemedim.
Zor bence. Önce zihniyetler değişmeli. Anne babalar çocuklarına saygıyı, birlikte yaşama kurallarını öğretmeli. Neyse, bu da bir çabadır diyelim alkışlayalım ama başka bir mevzu daha var. O da aşağıdaki yazıda…
Koltuk kolçağı kimin?
Uçakta orta koltuktaki koltuk kolçaklarını babasının malı gibi kullananlar... Bakın bu da büyük dert, benim için kavga sebebi! Daha geçen gün hostesi çağırıp “Koltuk kolçaklarını kullanmakla ilgili bir kural var mı?” diye sordum. Güldü, “Sizi anlıyorum ama yok maalesef.
Görgü kuralları çerçevesinde çözülmeli” dedi. İyi de görgü yok ki yanımda oturan adamda! Keşke biri buna da kafa yorsa diye düşünüyordum ki, haber önüme düştü...
Orta koltuğun diğer iki koltuğa göre daha alçakta ve geride konumlandığı bir tasarım geliştirilmiş. Böylece ortada oturan yolcunun omzu, yanındaki yolcuların omzuna çarpmıyor. Ayrıca orta koltuğun kolçakları ikiye bölünerek, her iki yolcunun dirseklerine alan yaratılıyor. Medeniyetin yerleşmesi zaman alacağına göre; yeni tasarımları yerleştirin lütfen!
