Kadınlar çok sahici

Dünyaca ünlü şarkıcı Shakira, iki çocuğunun babası futbolcu Pique tarafından adatıldığında hemen bir şarkı patlattı… Hem de ne şarkı; Demet Akalın şarkılarını beşe katlayacak türden! “Ben senin liginde değilim, 22’lik kıza bedelim” gibi epey atarlı sözleri var. Ardından Miley Cyrus’un, eski sevgilisi Liam Hemsworth için yazdığı ‘Flowers’ şarkısı geldi… ‘Kendimi senin sevdiğinden daha iyi sevebilirim’ mesajlı. Hemen kınayanlar oldu tabii. ‘Ey kadınlar; biraz cool olun, hislerinizi bu kadar belli etmeyin üzüntünüzü göstermeyin’ dediler.

Oysa hepimiz insanız; ayrılırken acı çekeriz, canımız yanar, üzülürüz; normal. Dolayısıyla kasmaya ‘Acımadı ki, acımadı ki’ yapmaya gerek yok. ‘Böyle bir şey yaşadım, yaşadığımın arkasındayım, şu anda da hayal kırıklığı içindeyim’ demek zayıflık değil, gayet insani. Hadise de aynısını yaptı işte. 7 ay önce boşanan biri olarak, yeni şarkısı ‘Feryat’ı şu sözlerle anlattı: “Bu şarkıya kadar sessiz feryattı benimki, duyanın anlamadığı, anlayacak olanın duymadığı...

Kaç kere inandım, kaç kere yanıldım. Ölmek istedim, ölsün istedim. Kalbimi söküp atmak istedim. Her seferinde kıyıya vurmaktan yorulup bağıra çağıra feryat etmek istedim..” Şahane anlatmış bence. Shakira gibi atarlı falan da değil; çok daha cool, çok daha asil şekilde. Bu kez de ‘Ayrılığı geride bırakamamış’ diye yazıyorlar. ‘Vay efendim, zaten 5 ay evli kaldılar’ tadında yazılar. (Burada sözüm Kelebek yazarı Savaş Özbey’e…)

Yahu insan olan, yaşadığı şeyleri anında geride bırakabilir hemen unutabilir mi? Bir insanın bir insanda ne bulduğunu, 5 ayda kaç seneye bedel duygular yaşadığını üçüncü bir kişi bilebilir mi? O kişi onun hangi duygularına hitap etmiş, başkası anlayabilir mi? Valla, kendi adıma Hadise’yi tebrik ederim... Şarkısına pek ısınamadım ama duygularını bu şekilde anlatmasını sevdim. Sahici olmak en güzeli.

Kapışmak da çok moda oldu!

• Boyner’in yeni reklamını ve sloganını çok sevdim. O kadar önyargılarla doluyuz, o kadar tanımadan eleştirip, ötekileştiriyoruz ki… Reklam da tam buna gönderme yapıyor; “Kapışmak da çok moda oldu ama bir oturup konuşsak, dinlesek, anlamaya çalışsak, belki seveceğiz birbirimizi, nereden biliyoruz?” diyor. Velhasıl, ‘Bi’ Tanışak’ güzel kampanya olmuş, izleseniz seversiniz bence.
• Ünlülerin tıpa tıp heykelleriyle meşhur Madame Tussauds İstanbul; koleksiyonuna Tuba Büyüküstün’ün balmumu heykelini de ekledi. Heykeliyle poz veren oyuncunun fotoğraflarına baktım da, hangisi gerçek ilk anda ayırt edemedim. Çok başarılı, hayranları kaçırmasın.
• ABD Başkanı Joe Biden’ın yeni kültür ve sanat danışmanları arasında ünlü aktör George Clooney ile şarkıcı Lady Gaga da varmış. İkisi de sosyal ve siyasi bilince sahip, gerektiğinde insani konularda seslerini çıkarabilen, donanımlı dünya starları. Kültür ve sanat konularında danışmanlık yapmaları çok yerinde. Bizim siyasilerin danışmanları arasında ise türkücü Davut Güloğlu var mesela. Fatih Erbakan’ın danışmanı kendisi. 14 Mayıs seçimlerinde de aday gösterildi. Yazı bu kadar. ‘Katula Katula’ şarkısını

Yolunuz Yalıkavak’a düşerse…

Bodrum Yalıkavak’ta geçen yıl açıldı Birdcage 33. Doğanın içinde, kuş cıvıltıları arasında kuş kafesi gibi bir otel ve Yalıkavak’ın gürültüsünden kaçmak için şahane bir yer. Birdcage 33’ün bu sene yeni bir restoranı var; adı Lika… Yemek, kokteyl, müzik, ambiyans dahil, çok keyifli bir ruha sahip. ‘Karma mutfak’ diyebileceğimiz menüsü, şef Sara Tabrizi’nin önderliğinde kurgulanmış. Tek bir kültüre bağlı kalmayan, çok lezzetli tabaklar söz konusu. Peru mutfağına ait deniz mahsulleri de var, Osmanlı mutfağına ait Mahmudiye pilavı da... İşin güzel yanı, paylaşımlı menü seçip pek çok yemeği tadabilmeniz.

Kapadokya’da görsel şölen

UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Kapadokya’da yer alan Museum Hotel, bölgenin ruhunu yansıtan en özel otellerden... Binlerce yıllık Kapadokya tarihini her köşesinde hissettiriyor çünkü ‘yaşayan bir müze’ burası. Roma ve Hitit dönemine ait 300 parça tarihi eser, otelin dört bir köşesinde, hatta odalarda sergileniyor.

Kaya ve mağaraların içinde yer alan odalar, yükselen balonlara karşı yüzme imkanı sunan havuzu, dünyanın dört bir yanından turist çekiyor. Resmen bir Instagram çılgınlığı var. Otelin müthiş havalı restoranı Lil’a ise Türkiye’nin tek Relais&Chateaux unvanlı restoranı. 1954 yılında Fransa’da belli bir kaliteyi benimsemiş oteller tarafından kurulan Relais&Chateaux, dünyanın en önemli otel konsorsiyumlarından biri.

Sadece belli kalite ve standartlara sahip, karakteristik özellikleri bulunan, lüks ve butik konaklamanın, gurme lezzetlerin ve şarap tadımının en güzel örneklerini sunan butik oteller üye olarak kabul ediliyor. Özetle, Kapadokya gibi önemli bir turizm bölgesinde çölde vaha gibi bir restoran. Zira bu bölgede iyi restoran sayısı üçü beşi geçmiyor.

Geçen yıl ‘Türkiye’nin en iyi butik oteli’ ödülünü alan Museum Hotel’in sahipleri Ömer Tosun ve oğlu Tolga Tosun, bölgenin kalkınması için “Yatırımlara tam gaz devam” diyorlar. 2028 sonuna kadar, içinde lüks termal bir otelin de yer aldığı 4 otel daha yapacaklar. Hatta çok önemli bir otel markasını bölgeye kazandırmak için beklemedeler. Öyle ki, bölgenin kaderi değişebilir. Bir de not; Museum Hotel’in Antakya’da yer alan aynı isimli otel ile hiçbir alakası yok, hatta Tosun Ailesi’nin açtığı isim davası sürüyor.