‘Kel alaka düet’ önyargısı!

Mor ve Ötesi grubu, Aleyna Tilki ile bir düete imza attı malum. Ajda Pekkan klasiği, Şehrazat’a ait ‘Yaz Yaz Yaz’ parçasını yeniden yorumladılar. Haberin duyulduğu ilk andan itibaren de, hatta daha şarkıyı dinlemeden sosyal medyadan topa tutuldu bu birliktelik. “Ne alaka!” diye şaşıranlar, “Sizin bir markanız, kaliteniz var” diye grup üyelerine kızanlar, “Çiğköfteli dondurma gibi bişey” tadında hadsizlikler..

Ben merak edenlerdendim açıkçası. Herkes herkesle bir araya gelebilir, kel alaka dediklerimiz bile! Ve ortaya acayip iyi sonuçlar çıkabilir. Bakınız, en ‘kel alaka’ iki isim Müslüm Gürses ve Murathan Mungan’dan kült ve unutulmaz bir albüm çıkmıştı. Ümit Besen ve Pamela düetleri keza, en başarılı ‘kel alaka’ buluşmalardandır. Eskimeyenlerdendir, efsanedir bana göre. Yani Mor ve Ötesi de Aleyna Tilki ile buluşabilir pekala. ‘Olmaz’ demek, ‘ne alaka’ çekmek düpedüz önyargıdır! Sanat dediğimiz şey yeniliklere açık olmak demek, şaşırtmak, kaynaşmak, buluşmak, izletmek amaçlı değil midir? Bu işbirliği de tam öyle bir şey işte. Neyse, şarkı çıktı, dinledik. Olmuş mu derseniz…

Bence olmamış! ‘Yaz Yaz Yaz’ benim efsane şarkılarımdan biridir, çok dinlerim, çok severim ama bu versiyon benim kulağıma uymadı. Belki de dinledikçe alışacağızdır, kimbilir! Bakın sanat böyle bir şeydir aynı zamanda; beğenmeme hakkımız vardır. Ama beğenmemek ayrı, ‘sen bununla ne alaka’ diye hadsiz yorumlar yapmak apayrıdır. Önyargılarınızın esiri olmayın diyorum özetle, anlayın işte.

Çok güzel hareketler bunlar…

• Boğaziçi Üniversitesi’nden mezun olan Sait Sevban Cander’in, hayatını kolaylaştırdıkları için pilavcıya, kuaföre ve fotokopiciye sosyal medyadan teşekkür etmesi..
• Dünyaca ünlü oyuncu Eva Mendes’in Türkan Şoray’ın bir film sahnesini 4.5 milyon takipçili hesabından paylaşması..
• Beyoğlu’ndaki Ambidexter Gallery’nin, 23 sanatçının köpeklerden ilham aldığı yapıtlarından oluşan ‘Dogs Dogs Dogs’ isimli sergisi için köpeklerin de davetli olduğu parti vermesi..
• Robb Report dergisinin her yıl seçtiği ‘Dünyanın En İyi 50 Lüks Oteli’ listesinde Kapadokya’daki Museum Hotel’in Türkiye’den tek otel olarak yer alması..
• Barbie ve Oppenheimer filmlerinin yazın ortasında seyirciyi sinemaya çekebilmesi, ‘bitti’ denilen sektöre can suyu vermeleri.. Tüm bunlar nerden bakarsanız bakın, çok güzel hareketler!

Sanat dolu bir ‘Yolculuk’

Sanat etkinlikleri, sergiler, galeriler bir bir tatil bölgelerine taşınıyor malum.. Çeşme’nin özgün otellerinden The Stay Warehouse da bu işin öncülüğünü yapan yerlerden. Bu kez Galeri 77’nin Türkiye ve dünyada temsil ettiği 12 sanatçısının eserlerini bir araya getiren ‘Yolculuk /Journey’ sergisi var bu özel otelde; 27 Ağustos tarihine kadar da gezilebilecek.

Sergi, The Stay Warehouse’un, zamanında depo olarak kullanılan ve restorasyon sürecinde tek bir ağaca dahi zarar verilmeden özgün ve sıra dışı bir tasarımla yenilenmiş binasının çok amaçlı salonunda sergileniyor. Sergide Roman Babakhanian, Vahram Davtian, Bayram Demir, Sedat Girgin, Mesut Karakış, David Martirosyan, Daron Mouradian ve Arman Vahanyan gibi birbirinden farklı üretim tekniklerine sahip 12 sanatçı yer alıyor. Farklı üsluplarla hayata geçirilen 26 eser, otelin doğayla dost ve sıradışı dekorasyonuna o kadar yakışmış ki, yolu düşen kaçırmasın.

Karakış’ın sıradışı tekniği

Sergide merakla incelediğim eserler daha çok Mesut Karakış imzalı olanlardı. Zira, Karakış sıradışı bir teknik kullanıyor. Resimleri incelediğinizde, tuval üzerine boyanmış desenler diye düşünüyorsunuz ama değil; o resimlerini fırçayla boyamıyor! Tuval yüzeyini 70-80 kat akrilik boya ile boyadıktan sonra, su ve zımpara yardımıyla kazıyarak alt katmandaki renkleri ortaya çıkarıyor. Neden yapıyor bunu peki? “Yapılmamış olanı yapmak için” diyor. Sanat da böyle bir şey değil mi zaten! Peki tekniğinin adı ne? Sorduğumda gülüyor: “Adı yok, bulamadım” diyor. Kimi kazıma diyor, kimi eritme diyor. Ama Türkiye’de ve dünyada eşi olmadığını söylemem lazım. Ne kadar sürüyor bir resmi bu şekilde yapmak? “Aşağı yukarı 3-4 ay.” Bol katmanlı bu resimleri görmelisiniz, epey şaşırtıcı.

Sanat ve lezzet yolculuğu

Bu arada ‘Yolculuk /Journey’ sergisinin açılışı bir Japon restoranı eşliğinde yapıldı. Kısa süre önce Bebek Hotel by The Stay’de açılan Sankai by Nagaya bir pop-up deneyimi ile Alaçatı’daydı. Dolayısıyla hem sanat, hem lezzet yolculuğu yapılmış oldu. 2 Michelin yıldızlı şef Yoshizumi Nagaya partnerliği ile hayata geçen Sankai by Nagaya; İstanbul’dan gelen ekibiyle özel bir tadım menüsü hazırladı.

Davetliler The Stay Warehouse’un yemyeşil bahçesinde, bin yıllık zeytin ağaçlarının altındaki eşsiz ambiyansta bu özel deneyimi yaşadı, aynı zamanda sergiyi ziyaret etti. Sankai by Nagaya pop-up deneyimi, Ağustos ayında bir kez daha yapılacak, böylece Çeşme ve Alaçatı’daki gastronomi meraklıları da bu eşsiz Japon lezzetlerini tatmış olacak. **Bu arada Japon mutfağını sevenlere, Bebek’teki otelin üçüncü katında yaratılan ambiyansı ve o minik restoranı görmesini ısrarla tavsiye ederim.