Özcan Deniz geçenlerde bir açıklama yaptı ve ekranlarda yeni başlayan ‘Yüz Yıllık Mucize’ dizisinin hikayesinin kendisine ait olduğunu söyledi. Hatta 10 yıldır üzerinde çalıştığını, 2 sene evvel de sosyal medyasında yaptığı paylaşımla bunu duyurduğunu, kendi hikayesinin adının da ‘Bin Yıllık Aşk’ olduğunu iddia etti.
Eğer öyleyse buradan Özcan’a kötü bir haberim var. Hikayesi 2015 yılında da ‘Ölümsüz Aşk’ adıyla film olarak yayınlanmış. Hatta Türkiye’de de vizyona girdi. Ben öyle izlemiştim. ‘Yüz Yıllık Mucize’ dizisini izlediğimde de ilk aklıma gelen ‘Ölümsüz Aşk’ filmi olmuştu. Özcan Deniz’in yaptığı açıklamayı okuyunca ben de bir uyarayım dedim. Özcan bence en kısa zamanda filmi izlemeli.
Gereken neyse yapmalı, hikayesine sahip çıkmalı. İlahi Özcan Deniz, 10 yıl önce yazdığına mı, 2 yıl önce duyurduğuna mı yoksa 8 yıl önce sinema filmi olmuş olmasına mı şaşıralım?
YA KONUŞ YA DA SUS
Depremden sonra yazdığım bir yazıda ünlülerin deprem bölgesine sık sık gitmelerini, fotoğraflar paylaşıp yaşadığımız bu büyük felaketi unutturmamamız gerektiğini söylemiştim. İlk günden beri birçok ünlü deprem bölgesine gidip inanılmaz güzel şeylere imza attılar ve hâlâ da devam ediyorlar.
Bunlardan biri de Mahsun Kırmızıgül. Bölgeden ayrılmadı desem yeridir. Fakat geçenlerde yaptığı açıklama hiç hoş olmadı. Bazı ünlülerin deprem bölgesinden paylaştıkları fotoğraflarla şov yaptıklarını söyledi. İsim vermeden böyle üstü kapalı göndermeleri sevmiyorum. Madem bir şey hissettin veya duydun, paylaş. Böyle kimseyi zan altında bırakma. İsim veremiyorsanız oraya gidip moral vermeye çalışan insanların da lütfen canını sıkmayın. Herkes elinden geleni yapmaya çalışıyor. Giden çoğu ünlü sırf bu yüzden fotoğraf paylaşmaya korkuyor.
Konuştuklarım da ‘Reklam yapıyor’ derler diye bölgeye gitmek istemiyor. İnsanlar orada acılar içinde yaşamak, ayakta kalmak için mücadele verirken bu tarz açıklamalar kimseye yakışmıyor. Oraya şov için gidenlerin bile gördükleri manzara karşısında eğer içinde insanlık varsa bunu yapmaya vicdanları el vereceğine asla inanmıyorum.
KADINLAR KORKUYOR
Tam köşemi yazarken yakın bir arkadaşım aradı. Aşk hayatı oldukça renkli biridir. Ama nedense son dönemde hayatına doğru bir kadının giremediğinden şikayetçi.
Telefonda uzun uzun bununla ilgili dert yanarken konu dönüp dolaşıp kadına şiddet olaylarına geldi. Arkadaşım aynen şu tespiti yaptı: “Kadına şiddet ve cinayet eskiden beri vardı. Ama sosyal medya ile birlikte tüm bu şiddet ve cinayetler o kadar gündemde tutuldu ki amaç burada kadınları korkutmaktı. İstenilen kadın erkek ilişkilerinin gelişmemesiydi. O da maalesef oldu. Kadınlar erkeklerden korktukları için güvenemiyorlar artık. Erkekler de yanlış anlaşılırım diye yaklaşamıyorlar o yüzden herkes yalnız” dedi.
İlişki uzmanı değilim ama şu da bir gerçek son yıllarda güven konusu her kadının en büyük sıkıntısı. Sırf üzülmemek, kırılmamak, incinmemek için çevremde bir sürü yalnız kadın var. Bunu değiştirmek için ne yapmak gerek bilmiyorum onu da işin uzmanına Aşk Doktoru Mehmet Coşkundeniz’e sormak lazım.