Giriş
Yazın geldiğini Harbiye Açıkhava Tiyatrosu konserlerinin başlamasıyla anlardık. Pandemi yüzünden bu bilgi de değişti tabii. Ama yine de Harbiye müziğin, eğlencenin, dışarı çıkma özgürlüğünün simgesi olarak geri döndü. Simge’nin konseri geçen çarşamba bize o duyguyu yaşattı.
Birbiri ardına gerçekleşen konserlerde seyirciyi görmeniz lazım. Herkes o kadar aç kalmış ki. Hiç beklemediğiniz şarkıcıların konserleri bile kapalı gişe. Tabii bunda 4532 kişi kapasiteli mekan için yarısı kadar bilet satılması da etkili. Sosyal mesafe çok önemli!
HARBİYE’DE TEMMUZ KONSERLERİ
17 TEMMUZ Koray Avcı
18 TEMMUZ Derya Bedavacı
21 TEMMUZ Gökhan Türkmen
22 TEMMUZ Tan Taşçı
23 TEMMUZ Göksel
24 TEMMUZ Teoman
25 TEMMUZ Teoman
31 TEMMUZ Adamlar
1950’DEN BU YANA
Harbiye Açıkhava ilk kez 1930’larda İstanbul için hazırlanan şehir planında karşımıza çıkıyor. İnşası ise 1947’yi buluyor. 1950’de eksiklikleri tamamlanarak açılıyor. Burada oynanan ilk eser Kral Oidipus. 1958’de de İstanbul’un eski belediye başkanlarından Cemil Topuzlu’nun adı verilmiş. Burası sadece bir yapı değil elbette. Bir dönem caz festivalinin en havalı konserlerine ev sahipliği yaptı Harbiye.
Efsanevi Björk konserini yaşı tutanlar unutabilir mi? Geçtiğimiz günlerde 1998‘deki Slayer konserinin izinsiz bir kaydı ortaya çıktı mesela. Grace Jones, Buena Vista, PJ Harvey, Nick Cave, Loreena McKennit unutulmaz konserlerdi. Bu mekan 71 yıldır bizimle. Umarım en az bir 71 yıl daha bizimle olur.
TATLI BİR HİS
Ozan Açıktan’ın yeni filmi ‘Geçen Yaz’ bir dijital platformda yayınlandı. 16 yaşındaki Deniz’in yazlık arkadaşı Aslı’ya gönlünü kaptırmasını anlatan film 1997’de geçiyor. Deniz’i canlandıran Fatih Şahin abartısız oyunculuğu ve doğallığıyla adını daha çok duyacağımız bir isim.
Doksanlarda genç ve çocuk olan herkesin kendisinden bir şeyler bulacağı filmde çok tatlı detaylar var. Yazlıkların kumsalları, akşam buluşmaları, sayfiye diskoları demek ki Ege sahilindeki birçok yerde aynıymış. ‘Geçen Yaz’ içinizde nostalji ve özlemle dolu yumuşak bir his bırakacak.
DİYARBAKIR’DAN İSTANBUL’A
Zeytinburnu’ndaki Fişekhane’nin içinde çok başarılı restoranlar var. Bunlardan Fırın-ci’yi ziyaret etme şansı buldum. Diyarbakır’da iki şubesi bulunan Fırın-ci, yörenin ağzıyla ‘fırıncı’ yerine söylendiği için restoranın adı da böyle. Fırın-ci, Diyarbakır mutfağının geleneksel lezzetlerini farklı yorumlarla sunuyor. Beyran çorbası mükemmeldi. Taş fırında saatlerce kısık ateşte pişen etler, kebaplar, lahmacunlar, pideler derken kendimi kaybettim. Geleneksel lezzetlerimizin bu şekilde sunumları ise beni çok etkiledi. Gastronomik mirasımız çok büyük. Bunu da Fırın-ci ve benzeri markalar modern bir şekilde dünyaya tanıtabilirler. Fişekhane’deki Fırın-ci’ye mutlaka yolunuzu düşürün ve gidin. “Daha önce kebap yememişim” diyeceksiniz.
KEYİFLİ VE BAHTİYAR
Etiler’den Arnavutköy sahiline inen yol üzerinde kalabalıklardan uzak yeşillikler içinde bir bahçesi ve bir terası olan yepyeni bir mekan Bahtiyar. Lezzetli mezeleri, iddialı ara sıcakları ile şimdiden müdavimleri oluşmuş bile. Yaprak ciğer, uykuluk, tereyağlı işkembe güveç, kokoreç gibi çok lezzetli sakatatların yanında, beğendi ile servis edilen yufkalı köfte en sevilen spesiyallerden. Kişi başı ortalama 300-350 TL arasına çıkmak mümkün. Bahtiyar, Türk sanat müziği ve alaturkadan oluşan geniş müzik yelpazesi ile keyifli bir atmosfer sunuyor.
VUR PATLASIN
Şef Özlem Mekik’in 16 yıllık mekan markası Ziyade Fasıl yasaklardan sonra 7 Temmuz’da geri döndü. Kozyatağı Hilton’un girişindeki Ziyade Fasıl, hem Özlem şefin orijinal ve lezzetli mezeleriyle hem de şahane eğlencesiyle yıllardır müdavimlerini oluşturmuş durumda. Özellikle davullu zurnalı, dansözlü bir şov sunan ekibi gerçekten bu işin ustası. Eminim özlemişinizdir vur patlasın çal oynasın bir gece geçirip her şeyi unutmayı. Ziyade Fasıl işte böyle günler için var.
ŞEFLER ATÖLYEDE
Doğuş’un yeme içme grubu ‘d.ream’, bünyesinde çalışan şeflerin eğitim ve gelişimi için Şef Kolektifi adında bir program başlattı. Bu program kapsamında dünyaca ünlü şef Lorenzo di Gravio, d.ream şefleri ile buluştu. Roma’daki Michelin yıldızlı Assaje restoranın şefi olan Lorenzo di Gravio, İstanbul’da bir atölye çalışması yaptı. Vogue, 29, Da Mario ve Mezzaluna şefleriyle yeni reçeteler geliştirdiler. Bu lezzetler yakında bu mekanların menülerinde yer alacak. Tüm dünyaya yayılmış 40’dan fazla yeme-içme markası ve 8000’den fazla çalışanı olan d.ream grubu, yetenekli şeflerini farklı ülkelerdeki restoranlara göndererek eğitimlerine de destek oluyor. Şef Kolektifi gibi programlarla şeflerin ufkunu açıyor.
BODRUM’DA SON DURUM
9 günlük tatilin başlamasıyla İstanbul başta olmak üzere birçok şehirden Bodrum’a yerli turist akını başladı. Bayramda en güzel yer İstanbul bana sorarsanız. Bodrum’daki mekancılara olup biteni sordum...
DİDEM ÖZGEN
MA’NA GÖLKÖY
Mekanlar yüksek sezonda zaten bu kadar doluyordu. Birçok yeni yer açıldığı için müşteri dağılıyor. Hem bu nedenle hem de pandemiden ötürü yarı kapasite çalıştığımız için restoranlar dolu görünmüyor. Aslında müşteri de mutlu işletmeciler de. Bu 30 Ağustos’a kadar böyle gider. Eylülde ise popüler markalar değil lokal mekanlar iş yapar.
ÖZGÜR AKMAN
MÜCVER YALIKAVAK
Bodrum'a beklenenden daha fazla insan akın ediyor, trafik çok fazla. Son 6 yıldır yazları buradayım, böyle bir kalabalık görmedim. Araç bulmak çok zor. Trafiğe girmek daha zor. Marinalar ve mekanlar gerçekten dolu. Yalıkavak ekstra pahalı ve oteller ağustos dahil dolu. Mekanlar mutlu ama genel şikayet pahalılık. Bayram sahnemizde sırasıyla Fatih Ürek, Linet ve Derya Bedavacı’yı ağırlıyoruz.
OSMAN YİTGİN
DAPHNIS OTEL GÖLKÖY
Beklenen kalabalık bu sene Bodrum’a erkenden geldi. Haziran her zamankinden kalabalıktı. Temmuzda zirve yaptık. Genel olarak Bodrum mekanları dolu. Popüler restoranlarda beach’lerde yer bulmak zorlaştı. Daphnis olarak ekim sonuna kadar hareket bekliyoruz. Bu yıl her zamankinden hareketli geçecek gibi görünüyor.
EFSANE DJ ’LER
80’lerin ve 90’ların efsane DJ’leri yaz boyunca her perşembe akşamı The Marmara Bodrum’da! The Good Fellas etkinlik serisinde; Salih Saka, Engin Yelkenci, Niso Adato, Aydın Katırcıoğlu, Suat Ateşdağlı, Memo Garan, Cüneyt Kurt ve Tarık Koray gibi 80 ve 90’ların efsane gece kulüplerinde çalan DJ’ler var. Konseptin yaratıcısı Salih Saka. Yeme içme sektörünün duayenlerinden Ayşem Saraçoğlu ile çalışıyorlar.
Ekipte Mathilda’s Cocktailbar’dan Murat Güney ve Vedat Akar dikkat çekiyor. Sektördeki 40. yılını kutlayan ve bu perşembe konukları coşturacak olan Salih Saka “Hedef kitlemiz bizim de çok aşikâr olduğumuz 40+ yaş grubu. 50-60, hatta daha üstü. Ciddi bir eğlence kültürü olan bu kitle uzun zamandır kendine bir yer bulamıyordu” diyor. The Marmara Bodrum’un çizgisine uygun bir şekilde tasarlanan parti serisinin gördüğü ilgiyi de şöyle anlatıyor: “İlk partide Cüneyt Kurt bizi Etiler ve Büyükada Şamdan’a götürdü, tek kelimeyle muhteşemdi. Gelenler hep birlikte dans ettiler ve içerideki herkes birbirini tanıyordu!”
AYŞEM SARAÇOĞLU
91 yılından beri sektördeyim. Eskiden daha kaliteli, iyi yemek, iyi müzik seven çok daha samimi ve keyifli bir ortam vardı. Normalleşme sürecinde insanlar gezmeyi, eğlenmeyi ve sosyal hayatı çok özledi. Şu anda gece hayatına oldukça yüksek bir talep var.
ALAÇATI’DA MODERN BİR OTEL
Alaçatı’da köyün içindeki butik otellere alternatif olarak büyük havuzlu ve modern odalı bir tesis arıyorsanız The S Hotel tam size göre. Şık mimarisi ve konforuyla öne çıkan The S Hotel Alaçatı Sommer Klein ile eğlence ve plaj işbirliği yapıyor. Bu da oteli benzerlerinden bir adım öne çıkarıyor. Bir önemli nokta da sadece yetişkin kabul edilmesi. Otelde 4’ü suit, 25’i kişiye özel teraslı olmak üzere standart odalarla birlikte toplam 132 oda yer alıyor. Tüm odalar Alaçatı’nın muhteşem deniz manzarasına bakarken 2 açık havuz, fit bar, pool bar, avlu parti ve etkinlik alanları mevcut.
RÜZGAR TERSİNE DÖNDÜ
Alaçatı Club Baba’da 3 Temmuz’da kapılarını açan Kita’s Brasserie, Alaçatı rüzgarının yönünü tersine çevirdi! Dünya mutfağının sıra dışı tatlarından oluşan zengin menüsü ve bar kısmındaki kokteyl ağırlıklı 150 çeşit içecek seçeneğiyle Alaçatı’ya yeni bir soluk getiren Kita’s, şık ve ferah dekorasyonu, zengin bir peyzaja sahip bahçe ve teras alanlarıyla da dikkat çekiyor. Fotoğrafta gördüğünüz mangolu buzlu çay ise mekanın favori içecekleri arasında.
DALAMAN’DA BALKAN YEMEKLERİ
Dalaman Havalimanı’na 15 dakika uzaklıktaki Sarıgerme’de bulunan Hilton Dalaman sadece şık ve konforlu bir tatil köyü değil, aynı zamanda gastronomik açıdan da önemli bir nokta. Yöresel yemek günleri düzenleyen Hilton Dalaman’da 30-31 Temmuz tarihlerinde ‘Balkan ve Trakya Yemekleri’ etkinliği yapılacak. Balkanların enfes lezzetlerini gurme şefler Ahmet Güzelyağdöken ve Tamer Özkan masaya yatıracak.
