BURASI İSTANBUL MU?
Eğlence dünyasının dahi çocuğu olarak bilinen İzzet Çapa Türkiye’ye birçok marka kazandırdı ama herhalde en gösterişlisi Cahide oldu. 2004’ten beri İstanbul’u ve biraz da Çeşme’yi eğlendiren Cahide, geçen yıl Maslak 1453’te açılan Cahide Palazzo ile bu işin zirvesinin neresi olduğunu gösterdi. Cahide’ye daha girerken müthiş bir deneyim yaşayacağınızı anlıyorsunuz.
Altın sarısı dev savaşçı heykellerinin önündeki kırmızı halıdan içeri giriyorsunuz. Kapının ardındaki yürüyen merdivenlerden aşağı inerken karşılaştığınız masal dünyası size “Hâlâ İstanbul’da mıyım?” diye sordurtuyor. Binlerce detaydan hangisine bakacağınızı şaşırırken sonunda Cahide’nin dev salonuna giriş yapıyorsunuz ve bir kez daha bu ihtişam karşısında ne diyeceğinizi bilemiyorsunuz.
Eski gazinolarla Paris’in süslü konser salonlarını anımsatan Cahide Palazzo’nun tavanından yerine, masalarından sandalyelerine, balkonundan locasına kadar her noktasında ilginç bir şey buluyorsunuz.
DÜNYA ÇAPINDA
Bu dev ve muhteşem salon ünlü şarkıcıları misafir ettiğinde de çok güzel ama ben özellikle bu sezon salı ve perşembeleri sahnelenen Cahide’nin kendi gösterisini izlemeyi seçtim. O renkli sahnede 2 saati aşan bir sürede o kadar sürpriz şeyler oluyor ki! Cirque du Soleil’den gelen dansçılar, drag queen’ler, kusursuz akan koreografiler ve Avrupa’daki muadillerinden bile daha iyi bir gösteri gerçekleştirdiklerini bilen ekibin özgüveni beni çok etkiledi.
Hollywood klasiklerinden müzikal bölümler, Burlesque, akrobasi ve daha birçok heyecan verici detay içeren bu şovun yıldızı yılların drag queen sanatçısı Ahsen Gönülce. Bir Liza Minelli oynuyor ki, harika! Sunucu olarak karşımıza çıkan Duygu ise sadece Türkçe değil yabancı konuklarla İngilizce iletişim kurarak ortamı iyice samimi bir hale getiriyor. Kısacası Cahide Palazzo’da çok eğleniyorsunuz ve başka yerde göremeyeceğiniz şahane bir şov izliyorsunuz.
GURME BİR MUTFAK
Eğlenceyle öne çıkan mekanlarda yemek nedense biraz geri plandadır. Ama ÇapaMarka yeme içme sektöründeki yılların deneyimini Cahide Palazzo’da başarıyla kullanmış. Mezeler, ara sıcaklar ve ana yemeklerin sunumları şahane olduğu kadar lezzet de birçok gurme restoranla yarışır durumda. Buna kusursuz ve hızlı bir servis de eklenince Cahide deneyimi şehirdeki birçok mekanın çok ötesine geçtiği gibi çıtayı da çok ama çok yükseğe çıkarıyor.
HUZUR ARAYANLARA 25 YILLIK MARKA
İlk suşimi çekine çekine herhalde bundan 20 yıl önce falan yemiştim. Hem de SushiCo’daydı. Meğerse SushiCo da 25 yıl önce açılmış. Şimdi 50’den fazla şubesiyle hem suşi hem de Uzak Doğu mutfağından farklı seçeneklerle bu yemekleri sevenlerin baş tacı olmaya devam ediyor. Markanın 25. yıl sürprizi ise Ataşehir Golf Club’da açtıkları SushiCo ZEN oldu. ZEN’e girdiğinizde ilk dikkatinizi çeken yüksek tavan, ferah ortam. Sonra biraz yürüyünce karşınızda sonsuzluk hissi veren yemyeşil bir doğa. Golf sahasının yanında olmasının avantajını kullanan mekan o kadar büyük bir huzur veriyor ki bir saat otururuz diye gittik, dört saatte anca kalktık.
BAYRAM HAVASI
ZEN’de SushiCo’nun standart menüsüne ek birazcık daha sofistike yemekler var. Uzak Doğulu ustaların elinden çıkan özel suşi tabakları, Çin, Kore ve Japon mutfağının en gözde yemekleri, en taze ve lezzetli halleriyle hem göz kamaştırıyor hem de damaklarda bayram havası estiriyor. Burası şıklığıyla, ambiyansıyla özel günlerin kutlama yemeklerine, tatlı buluşmalara, uzun sohbetlere ev sahipliği yapabilir. ZEN sadece bir restoran değil, mutfağında yeni menülerin denemelerinin yapıldığı, eğitimlerin verildiği, etkinliklerin düzenlendiği sosyal bir merkez. Huzur arayanlar buraya...