Giriş
Ortaokul sıralarındaydı. Dönemin erkek ergenleri arasında basketbol ayakkabıları çılgın bir tutkuydu. Bu sporu yapsanız da yapmasanız da arzu nesnesi o ayakkabılara sahip olmak en büyük amacımızdı. En popüler model ise Nike’ın ortalığı kasıp kavuran Air Jordan’ıydı. 12 Mayıs’ta vizyona girecek ‘Air’ filminde bu ayakkabının nasıl hayata geçtiği ve nasıl rekorlar kırarak bir fenomene dönüştüğü anlatılıyor. Ben Affleck hem yönetiyor hem de Nike’ın kurucusu Phil Knight’ı oynuyor. Yakın dostu Matt Damon ise Michael Jordan’ın Nike’la anlaşma yapmasını sağlayan spor pazarlama müdürü Sonny Vaccaro rolünde. Bir solukta izlenen filmin en güzel sürprizi ise Michael Jordan’ın annesini oynayan Viola Davis. Yine döktürüyor. Benim gibi o dönemin çocukları ve gençleri ayrı bir sevecek. Daha gençseniz de sürükleyici hikayesiyle ‘Air’ sizi mutlu edecek.
ÇELLONUN İSYANI
Müziğin kötü çocuğu ve kısaca Hauser olarak bilinen çellist, 2Cellos'un kurucu üyesiydi. Solo kariyerine devam eden Hauser, merakla beklenen dünya çapındaki ilk turnesi ‘Rebel with a Cello’ (çello ile isyan) kapsamında İstanbul'da sahne alacak. Klasik müzik tutkusunu dinamizmi ile şekillendiren, sosyal medya platformlarında milyarlarca dinlenme ve video görüntülemesi olan Hırvat çellist, Epifoni organizasyonuyla 18 Kasım 2023 akşamı Ataşehir’deki Ülker Arena'da hayranlarıyla buluşacak.
SEZONUN SON KONSERİ
9 Nisan’da dördüncü yaşını kutlayan Gedik Filarmoni Orkestrası ‘Caz Çağı’ndan başyapıtlar ve Mozart'ın son senfonileri temalarını kapsayan üç konserin sonuncusuyla, 10 Mayıs’ta Süreyya Operası’nda sezonu kapatacak. Cem Mansur'un yönettiği orkestraya klarnetiyle Kıvanç Fındık eşlik edecek. Orkestra Mozart'ın 'Jüpiter Senfonisi' ve A. Copland’ın 'Music For Theatre'ını çalacak. Ayrıca Yunus Gencer'in 'Klarnet Konçerto'su dünya prömiyerini yapacak.
ŞEF AYAĞINIZA GELDİ
Alaçatı gastronomi anlamında ülkenin altyapısı gibi. Birçok ünlü restoran markası ilk Alaçatı’da başladı. Böyle bir ortamda genç şefler de yeteneklerini sergileme fırsatı buluyor. Köyün en güzel otellerinden Boreas Alaçatı'nın şefi Hasan Hüseyin Polat sezonun yoğun olmadığı dönemlerde özel şeflik yapıyor. Yani evinize geliyor, mutfağınıza giriyor, sipariş verdiğiniz yemekleri yapıyor. Van doğumlu Polat üç yaşından beri Alaçatı’da yaşıyor. Lisede aşçılık okuduktan sonra Alaçatı ve Urla’nın ünlü restoranlarında çalışıp kendini gerçekten geliştirmiş. Alaçatı’da yaşıyor ya da yazlıkçı olarak gidiyorsanız ve farklı bir yemek deneyimi arıyorsanız kendisine Instagram’dan ulaşabilirsiniz.
AKDENİZ’E GASTRONOMİ İMZASI
İspanyol Ruben Arnanz ilk Michelin yıldızını henüz 29 yaşında kazanarak bunu başaran en genç şeflerden biri oldu. Farklı ülkelere yaptığı seyahatler sayesinde dünyanın en iyi restoranlarında yemek pişirdi. Arnanz bu hafta da Antalya’daki Cullinan Golf Resort’taydı. Otelin mutfağına girerek sade ama etkileyici bir menü hazırladı. Kaz ciğeri ve vişnenin mükemmel uyumundan oluşan bir tabakla başladı, avokado püresi ve ton balığı ikilisiyle devam etti ve ana yemek olarak da mercan ve patatesle pişirdiği ıstakozu sundu. Türk kahveli parfe olarak tarif edebileceğim bir tatlıyla menüyü taçlandırdı. Arnanz’ın bizi Avrupa mutfaklarında gezdirdiği bu menü adeta imzası gibiydi. Cullinan’da yaz boyunca İtalya, Hollanda ve Rusya’dan gelecek Michelin yıldızlı şefler konukları Akdeniz kıyılarında etkileyici bir gastronomi yolculuğuna çıkaracak.
Annelere Meksika yemekleri
İstanbul ve Ankara’daki şubeleriyle şehrin Meksikalısı Ranchero, mayısta tüm anneleri, birbirinden özel lezzetlere eşlik eden ambiyansıyla adeta okyanus ötesine götürüyor. Mekân, 14 Mayıs Pazar Günü misafir edeceği annelere, bir Meksika klasiği olan ‘fajita’dan rengranek ‘taco’lara, ‘burrito’lardan burgerlere kadar zengin bir menü sunuyor.
Ünlülerin barı
İsminden, dekorundan, müziklerine kadar tümüyle Latin konseptiyle geçtiğimiz sezon hayata geçen Hola Kokteyl Bar kısa sürede ünlülerin ilgi odağı oldu. Çağla Şıkel, Özlem Yıldız, Hande Demir, Emine Ün, İlgi Gövsa gibi birçok ünlü isim ile geçtiğimiz sezona damgasını vuran Yalıkavak’taki bar bu sezona da hazır.
İZMİR’İN KEYFİ BURADA ÇIKAR
DENİZE NAZIR
Doğup büyüdüğüm Denizli’ye 3 saat uzaklıktaki İzmir bizim için Avrupa gibiydi. Alışverişe, İzmir Fuarı’na gidilirdi. Aradan yıllar geçti ama İzmir hala yüzünü batıya dönmüş ve hızla gelişmeye devam eden bir metropol. Durumu yerinde incelemek için Bayraklı’daki Four Points by Sheraton İzmir Genel Müdürü Bülent Süzer’in davetiyle İzmir’e gittim. İstanbul için Maslak neyse İzmir için Bayraklı o. Üstelik bir de denize nazır. Yükselen şık binalarıyla müthiş bir silueti var Bayraklı’nın.
İZMİRLİLER SEVDİ
Er Yatırım bünyesinde yer alan ve uluslararası otel zinciri Marriott’un markalarından biri olan Four Points by Sheraton İzmir, tam bir şehir oteli. Mistral Tower Projesi içerisinde yer alan 110 odalı otel havalimanına yarım saat, şehir merkezine 10 dakika uzaklıkta. Mistral Tower projesinde ise birçok kafe, restoran ve kulüp yer alıyor. Aslında tam bir eğlence kompleksine dönüşmüş burası. Bana biraz Maslak 1453’ü andırdı. İzmirliler ise bu yaşam merkezini çok sevmiş görünüyor.
SERTİFİKALI OTEL
Sürdürülebilir Turizm Sertifikası sahibi olan otelin genel müdürü Bülent Süzer, Yeşil Yıldız almak üzere olduklarını söyledi. Yeşil Yıldız, çevreye duyarlı konaklama tesisleri için düzenlenmiş ve kalite etiketi anlamına gelen bir sertifikasyonun adı. Four Points Sheraton’ın yelken takımı da çok meşhur. Gemini Sailing bünyesinde kurdukları yelken takımıyla yarışmalarda boy gösteriyorlar.
DÖNÜP DOLAŞIP…
İzmir ziyaretimin en güzel yanı mekân keşifleri oldu. Gastronomi dünyasının gözdesi Kürkçü Dükkanı’na gitme fırsatım oldu. Konak’ta eski bir hangarın içine gizlenmiş mekan yüksek tavanı ve yarı yıkık taş duvarlarıyla müthiş bir ambiyansa sahip. Burası bir et restoranı olsa da başlangıçları da oldukça etkileyici. Turşulu et salatası, isli cacık, dana carpaccio ve dinlendirilmiş et tartar çok iyiydi. Sonrasında çeşitli et tabakları seçtik ve hepsi mükemmeldi. Kürkçü Dükkanı başka markalarla gıda sektöründe olan Ragıp Can Kutsal’ın restoranı. Etler de kendi çiftliğinden geliyor. Alaçatı’da bir şubesi olan Kürkçü Dükkanı yakında Miami’de de açılıyor.
DİSKO TUVALET
Kürkçü Dükkanı’nın kadın ve erkek tuvaletlerine geçmek için önce bir antreye giriyorsunuz. Bu geniş alanda bir DJ masası ve dans edilecek kadar geniş bir yer bulunuyor. Yüksek volümde dans müziği çalıyor ve mekan ışıklarla tam bir diskoya dönmüş. Ragıp Bey bu konseptte Barselona’daki meşhur Boca Grande’den esinlenmiş.
KAHVE TUTKUNLARINA
TRT İzmir Radyosu’nun sokağında müthiş bir kahveci var: Keşiş Kahve. Yeni nesil kahvecilerin aşırı popüler olup herkesin elinde kâğıt bardaklarla kahve içmesinin moda olduğu bu günlerde Keşiş Kahve gerçek kahve severlerin adresi olmuş İzmir’de. Çünkü geçmişte misolojistlik yapmış olan, markanın sahibi Cihan Akar tam bir kahve uzmanı. Kahve danışmanlığı da veren Cihan Bey en iyi kahve çekirdeği dünyanın neresindeyse buluyor, getiriyor ve müşterilerine sunuyor. Bir de kahve zevkinizi anlamak için birkaç soru sorup sizin için en uygun kahveyi tavsiye ediyor. Keşiş Kahve’nin atıştırmalıkları ve tatlıları da şahane. Süper bir kahve lezzetli yiyecekler ve huzur dolu bir ortam. İzmir’e gittiğinizde yolunuzu mutlaka düşürün.
1950’DEN BERİ
İzmir’e kadar gitmişken gastronomi merkezi Urla’yı atlamak olmazdı. Birçok yeme içme markasına ev sahipliği yapan Urla’nın en eskilerinden biri Girit Pastanesi. 1950’de Çeşme’de kurulan pastane, yıllardır Urla’daki sanat sokağında. Bademli kazandibi çok meşhur olan pastanenin ürünleri yüzde yüz doğal. Reçeller, kurabiyeler tatlılar... Hepsi günlük yapılıyor. 1950’den beri de dededen toruna geçen bu işletmede lezzet hiç değişmemiş.
