Uğur AlkaparMinik konsey

HABERİ PAYLAŞ

Minik konsey

Magazin dünyasının masaya yatırıldığı Minik Konsey’de bu haftaki konuğum deneyimli gazeteci, köşe yazarı Esin Övet.

TENCERE KAPAK

Seçil Gür sevgilisi Serdar Ortaç hakkında “Hayatını ben yazacağım. Değişken bir ruh hali var. 3 kişi ile yaşıyorum” dedi.

ALKAPAR: Tencere yuvarlandı kapağını buldu. Serdar bu 'manşet adayı demeç verme' işini tek başına yapardı. Bence şimdi evde oturup çalışıyorlar, ne söyleyeceklerine karar verip, muhabirlerin karşısında paslaşıyorlar. Harika bir çift. Hem kendileri, hem de magazin için, uzun bir aşk diliyorum.

Haberin Devamı

ESİN: Keşke Serdar Ortaç bu enerjisini güzel şarkılar yazmaya harcasa. Ya da bu konuda bir şeyler yapsa. Keza artık şarkı yapamayacak gibi gözüküyor. ‘Menajerimi Ara’ dizisinde bile bu konu işleniyor. Hatta kendisiyle dalga bile geçiyor Serdar. Tabii bunlar çok iyi çok hoş ama nereye kadar? Serdar Ortaç ufacık bir haber olma fırsatını bile kaçırmıyor.

ŞÖHRET YÖNETİMİ

Hadise “Linç kültürünün faturasını en ağır ödeyen isimlerden biriyim. Obez dediler, Roberto Carlos bacaklı dediler. Söylemedikleri söz kalmadı. Acı olan da çoğunlukla kadınların bu nefreti kusması. Destek görmem gereken anlarda destek görmedim” dedi.

ALKAPAR: Hadise tabii ki haklı ama mağduriyet derecesini abartmıyor mu biraz? Bunların sinirini bozmasına izin veriyorsa şöhretini yönetemiyor demektir. Bu arada, Hadise’nin kendisini feminist bir öncü, kadın hakları savunucusu, bayrak taşıyan bir aktivist gibi konumlandırmaya çalışmasından da rahatsızım. Gerçek aktivistlere biraz ayıp oluyor.

ESİN: Yıllardır kadınların kadınlara düşmanlığını, saldırganlığını yazıyorum. Bu konuda en çok yakınan kişilerden biriyim. Ve kadınların erkeklere karşı koyamamasından, erkekleri karşılarına almak istememelerinden ötürü kadınlara saldırdıklarını düşünüyorum. Bu bazı kadınların bir özelliği ve hastalığı. Üzerlerinden atamıyorlar. Hadise de bu konuda çok çekti. Ve savaşıyor. Helal, benim gayet hoşuma gidiyor şahsen. Birilerinin abartması gerekiyor Uğurcuğum. Bazılarının anlaması için.

SIVACI KUŞU

Haberin Devamı

Bu yılın başında Hazer Amani’den boşanan Sıla, İlker Kaleli ile yeni bir aşka yelken açtı. Bodrum’dan çıkmayan çiftin mutlu olduğu söyleniyor.

ALKAPAR: Duyduğuma göre bu aşkın temelleri daha hiç tanışmadan birbirlerine eş-dost aracılığıyla selam gönderdiklerinde atılmış. Sıla’ya maşallah. Sıvacı kuşu gibi daldan dala atlıyor. Hiç vakit kaybetmiyor. Tam bir aşk kadını. Boyu boyuna uygun, umarım huyları da öyledir. İlker Kaleli hakkında bir şey söyleyememeyi tercih ediyorum. ESİN: Aşk güzel şey. Hele günümüzde. Keşke herkes yakalayabilse ve yaşasa. Sıla da aşk kadını. Yoksa o şarkılar başka türlü nasıl çıkar? Şahsen ben beğendim. Sıla uzun süre sonra kendine uygun birini bulmuş gibi geldi bana. Keza ben ne Ahmet Kural’ı ne de Hazer Amani’yi kendisine yakıştırmıştım. Sanki bu sefer oldu gibi.

EKİP İŞİ

Bana Simge'yi sorsalar Üzülmedin mi’ ve ‘Yankı’ gibi harika şarkıları söylemiş ve ‘Ben Bazen’ gibi muhteşem bir albüme imza atmış çok iyi bir müzisyen” derim. Başarısı ise pop müziğin kurallarını çok iyi bilmesinden ve her zaman iyi bir ekip kurup doğru insanlarla çalışmasından geliyor. Zira sesi güzel olup çok iyi şarkı söyleyen birçok isim bir pop yıldızı olmayı başaramıyor. Evet, bence Simge ‘pop yıldızı’ mertebesinin hakkını veren birkaç isimden biri. İyi müzikten vazgeçmeden popüler şarkılar üretebiliyor. Seyircisine verdiğinin sadece müzik değil, bir duygu, bir duruş ve bir imaj olduğunun farkında. Bir paket halinde ‘Simge’yi sunarken bunu da samimiyetinden bir şey kaybetmeden yapmayı başarıyor.

Haberin Devamı

SEZEN İMZASI

Yeni şarkısı ‘Sevmek Yüzünden’i dinlemek için buluştuğumuzda Simge’nin ve ekibinin heyecanı 100 metre öteden hissediliyordu. Bilmem kaçıncı klibini yayınlayan biri olmasına rağmen yaşadığı mutluluğu görmek beni etkiledi. Şarkının müziğini Simge, Ersay Üner ve Ozan Bayraşa ile yapmış. Herkesin birlikte çalışmayı hayal ettiği Sezen Aksu da sözleri yazmış. Uzun lafın kısası, bu işi bilenlerle çalıştığınızda birbirinizi yükseltip başarılı işlere imza atıyorsunuz. Simge de aynen böyle yapmış.

Minik konsey

SİMGE'NİN GÜZELLİĞİ

Genco Arı’nın düzenlemesi sakin ve modern bir altyapıyla başlayıp, tadından yenmez bir 90’lar duygusal pop sound’una bağlanıyor. Aradaki iniş çıkışları ve nakaratıyla dinleyeni ilk seferde sarıp sarmalıyor. Seçkin Süngüç’ün çektiği klip de Simge’nin güzelliğine övgü niteliğinde. Siyah beyaz ve renkli görüntüler arasındaki geçişler de ritmi yakalıyor. Günümüz şartlarında cesur sayılabilecek bu klip iyi bir şarkıyı görsellikle taçlandırmayı başarıyor.

AŞK, İHANET VE ÖZÜM

Özüm Özgülgen’i yıllardır tanırım. İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı Tiyatro Bölümü’nde oyunculuk eğitimi alan Özüm çocuk yaştan beri müzikle ilgileniyordu. Bilgisayarların en ilkel zamanında bile gerekli programları bulup kayıtlar yapar, şarkılar yazardı. Kitschcraft ve Dahakara gibi proje grupları kurup bu ortamlar için zamanın ötesinde müzikler üretti. Grafik anlamda da çok yetenekli olduğundan şahane albüm kapakları, videoklipler tasarladı. Sonunda spot ışığına tek başına çıkmaya karar verdi. Prodüktörlüğünü ve düzenlemesini, birçok ünlü isimle çalışan Can Şengün’ün yaptığı ‘Sen Beni Aldatamazsın’ ile karşımızda.

Minik konsey

DEFALARCA DİNLEYİN

Özüm’ün aslında yıllar önce yazdığı bu şarkı güncelliğini koruyor. Çünkü konu aldığı aşk ve ihanet, insanlar değişmediği için hâlâ özel hayatlarımızın gündeminde. Can Şengün’ün düzenlemesi ise alternatif bir sound ile artık pop müziğin de sahiplendiği hafif bir karanlık arasında gidip geliyor. Özüm’ün derin ve biraz da acılı, ama asla arabeske kaçmayan sesi de bu tarza çok yakışmış. ‘Sen Beni Aldatamazsın’ı tüm dijital platformlarda tekrar tuşuna basarak defalarca hiç eskitmeden dinleyebilirsiniz.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder