Psikolojik rahatsızlıklar ve bunlardan kaynaklanan intihar girişimleri çok özel durumlardır. Bunları yaşayan bir ünlüyse elbet haber değeri vardır ancak son sözü olayın öznesi olan kişi söyler. Etik olarak bunu kabul etmezseniz çok büyük bir sorumluluk altına girersiniz. Zaten kırılgan olan bir kişinin kendine zarar verme girişiminde bulunmasına neden olabilirsiniz. İnsan hayatı bir habercilik iddiasından daha kıymetlidir. Bu nedenle biz Hafsanur Sancaktutan olayında başlığımıza kendisinin açıklamasını taşıyarak haberi “İntihar girişimi yok!” diye verdik. Hafsanur ne diyorsa o. Ötesi yok. Konu gündeme gelmişken, kendine zarar verme düşüncesinde olan kişilerin arayıp destek alabileceği ‘Gençlik Destek Hattı’nın numarası 0850 455 00 70. E mail adresi: iletisim@genclikdestekhatti.org.tr
ETİK REHBERİ
İngiltere’deki Bournemouth ve Strathclyde Üniversitelerinden iki akademisyen, gazetecilere intihar haberlerini etik bir şekilde yapmaları için yol gösteren bir rehber hazırlamış. Biz ne yazık ki aşağıda özetlediğim listedeki her şeyin tersine şahit olduk. Bundan sonra hem gazetecilerin hem de sosyal medya kullanıcılarının bunlara uyması dileğiyle…
1- İntihar girişiminden etkilenenlerin göreceği zararı en aza indirgemeyi hedefleyin.
2- Gerçeği anlatın ama yöntem ve yer hakkında detay vermeyin.
3- Olayı aktarırken kullandığınız dile ve tona özen gösterin.
4- Sosyal medyayı hassas bir şekilde kullanın.
5- Zararlı içerik üretmekten ve kişileri damgalamaktan kaçının. 6- Haberde intihar yardım hatlarının iletişim bilgilerini verin.
MUTLU İNSANLAR KENTİ
Yazılarını ilgiyle takip ettiğim gazetemiz köşe yazarlarından Şirin Sever geçen hafta Kırklareli’den bahsetti. “Masada biri ‘Kırklareli’nde kiralar ucuz oraya taşınalım’ deyince güldük” diye bir cümle kurdu. O biri bendim ve ben emin olun hiç gülmedim. İstanbul’da kiralar üç katına çıktı. Birçok ev sahibi evini satıp eski kiracısından kurtulmak istiyor. Pandemide evden çalışma popülerleşince Bodrum’a gidip yerleşen ama İstanbul’daki işlerine devam edenler çok oldu. İşte ben de bu modelin İstanbul’a 2.5 saat uzaklıktaki Kırklareli için rahatlıkla düşünülebileceğini söyledim.
Bir kere yakın. Arada İstanbul’a günübirlik gelip gidebilirsiniz. Ayrıca havası temiz. Merkezdeki nüfus sadece 105 bin olduğu için insan kirliliği, kalabalığı da yok. Sanayi olmadığından göç almamasının bunda etkisi büyük. Kırklareli için boşuna ‘Mutlu İnsanlar Kenti’ demiyorlar. Hayat burada gerçekten kolay. Yaşam daha yavaş akıyor. Kimsenin bir acelesi yok. Zaten İstanbul dışında bu kadar aceleci insanların yaşadığı bir yer görmedim ben.
EMLAKTA MAKUL FİYATLAR
Emlak fiyatları da tabii ki Kırklareli’ne taşınmak için çok ama çok büyük bir neden olabilir. Uydurduğumu sanmayın diye şehrin portföyü en büyük şirketi olan Maya Gayrimenkul’ün kurucusu Hakan Kulak’a sordum.
Kent merkezinde düzgün bir mahallede 1+1 evlerin fiyatı 600-650 bin TL civarındaymış. Kira ise ortalama 2 bin TL. 2+1’ler 1 milyon ile 1 milyon 250 bin TL arası. Kirası 3-3 bin 500 civarı. Kulak “İstanbul’da satacağınız bir 2+1’in parasıyla sizi Kırklareli’nde bir villa sahibi yapabiliriz. Çiftlik evi özlemi duyuyorsanız üç dört dönümlük arazilerin içinde bulunan evler var, şehir merkezine yakın. İstanbul’dan bunalan herkesi buradaki sakin hayata bekliyoruz” diyor.
Öğrendiğime göre son dönemde emlak satışlarının çoğu İstanbul’dan gelen müşterilere yapılmış. Aralarında yatırım için alanlar olsa da Kırklareli’nde yeni ve sakin bir hayat kurmayı planlayan çok İstanbullu var. Valla benim de aklıma yatıyor. Rağbetle birlikte fiyatlar da artmadan rotayı hafiften Kırklareli’ne çevirmeyi ciddi düşünüyorum.