Giriş
Selin Geçit yeni neslin en güçlü star adaylarından. Bir ayağı Londra’da olan Selin hem Türkçe hem de İngilizce şarkılar yapıyor. Son şarkısı ‘Can You Understand Me’ ise karışık! Oryantal esintiler taşıyan düzenlemesi, akılda kalıcı melodisi ve sözleriyle ilk 5 günde dijital platformlarda hızla yükselen bir dinlenme sayısına sahip oldu ‘Can You Understand Me’. Bence tam bir hit! Youtube yorumlarında bu şarkıyı ve Selin’i Eurovision’a yakıştıran çok olmuş. Kendisi Sertab’dan el aldığı için çok şaşırtıcı gelmedi bana bu yakıştırma. Keşke Eurovision’a dönsek de Selin’i yollasak.
KALBİ KIRIKLAR İÇİN
Gençler üretmeye devam ederken yıllardır dinlediğimiz ustalar da boş durmuyor. Göksel yeni şarkısı ‘Bıçak’ ile uzun süredir unuttuğumu sandığım duyguları saklandıkları yerden çıkardı. Sözleriyle, melodisiyle sizi anında sarıp sarmalayan ‘Bıçak’ kalbi kırıklar için, hak ettiği mutluluğa kavuşamayanlar için. Sabi Saltiel’in etkileyici düzenlemesi ve Göksel’in içimizi burkan sesiyle bu şarkı benim için şimdiden klasikler arasında yerini aldı.
DOST DESTEĞİ
Pınar Soykan’ın Zevula grubu ile piyasaya çıkardığı ‘Tortu’ şarkısı tüm dijital platformlarda yerini aldı. Yıldız Tilbe yakın dostuna destek olmak için ‘Tortu’yu Instagram’da paylaştı. Sözü Meral Turan’a, müziği Gökçer Turan ve Birkan Şener’e ait olan parça listelerde hızla yükseliyor.
BU KEZ GÜLDÜRMÜYOR
Hem oyunculuk hem de müzik alanında kendini ispatlamış ve birçok önemli işe imza atmış olan Erdem Yener kariyerinin başından beri sanatın farklı dallarında gösterdiği başarı ile öne çıkıyor. Birçok kişinin ‘Güldür Güldür’den tanıdığı Erdem Yener’in 2008’de dinleyiciyle buluşan ilk albümü ‘Kirli’nin çıkış parçası ‘Belki’ hâlâ dillerde. Yener yeni şarkısı ‘Dört Duvar’da bu kez güldürmüyor ve nihai yalnızlığı anlatıyor... Erdem Yener bu şarkı için şöyle diyor: ‘Dört Duvar’ nihai yalnızlığı simgeleyen bir tanım. Geçmişe kırgınlığı tarif eden ama hayatı olduğu gibi kabulleniş neticesinde affettiğini anlatan sözlere sahip. Modern ve retro sound’ların harmanıyla düzenlenmiş bir pop-rock şarkısı.
MESAJLAŞMA ADABI
Eskiden telefonla konuşma adabı vardı ve artık herkes öğrenmişti. Mesajlaşma adabı ise ne yazık ki asla oturmadı. Her gün en az 2 mesaj alıyorum WhatsApp’tan, kim olduğunu yazmadan direkt konuya giren. Ya da WhatsApp üzerinden bülten yollayanlar var. Üst üste kocaman kocaman dosyalar atıyor. Bu iş için e mail adresi var mesela. Orayı kullansanız? Bir de selam verip ortadan kaybolanlar var. Bekliyorsunuz, ne yazacaksa yazsın, cevap vereyim de işime döneyim diye. 20 dakika sonra tekrar devam ediyor. Sonra da diyor ki “Kusura bakmayın telefon geldi”. Tamam da yazışıyor olsak bile biz de telefonda değil miyiz? Önce başladığınız konuşmayı bitirin sonra diğer konuşmanıza geçin. Bunlara takarak acaba huysuz bir yaşlıya mı dönüştüm diyorum ama bu bahsettiklerim benim hayatımı zorlaştıran şeyler. Neden bunları kabul edeyim? Herkes karşısındakinin işine, vaktine saygı duymalı. Artık bana selam verip ardından 20 dakika sonra yazıyorsanız cevap vermeyeceğim, söyleyeyim.
