Umurunda değil

Burak Özçivit, Kevin Spacey skandalına neden olan iş insanı Adel Ali bin Ali’nin davetiyle yine Katar’a gitti. İnsan biraz bekler, olayın üzerinden vakit geçsin, unutulsun der değil mi? Demek ki umurunda değil. Adel Ali bin Ali’nin de hiç umurunda değil çünkü o profilinde paylaştığı Kevin Spacey fotoğraflarını kaldırmadı.

Zaten duyduğuma göre birlikte bir proje yapıyorlarmış. Beyefendinin sayfasında biraz gezerseniz 2019’da da Johnny Depp’i davet ettiğini, birlikte pozlar verdiğini görürsünüz. Hatırlatayım, 2019 Johnny Depp için kabus gibi bir yıldı. Karısı Amber Heard’ü dövdüğü için tüm itibarını kaybetmişti. Kimse dönüp yüzüne bakmıyordu.

Projeleri iptal ediliyordu. Hatta ‘Harry Potter’ serisinin devamı olan ‘Fantastik Canavarlar’daki rolü başkasına verilmişti. Ama Adel Ali bin Ali, tam o sırada Johnny Depp’i Katar’a davet etmiş. Bir güzel ağırlamış. Pozlar vermiş. Açılış yaptırmış. Yani neredeyse karısını dövdüğü için ödüllendirmiş diyeceğim. Burak Özçivit de ısrarla bu adamın davetlerine iştirak etmeye devam ediyor. Ne güzel bir kariyer yönetimi!

GECELERİN TADI KAÇTI

Bugün sayfamızda Deha Bilimlier’in bir açıklaması var. Diyor ki “Gece dışarı çıkmak çok pahalı, artık sadece zenginlere şarkı söyleyebiliyoruz”. Deha, kendisini dinlemek için gelmek isteyen arkadaşlarına bile çıktığı mekanda ödemeleri gereken parayı söylerken utandığını da belirtmiş. Bu durumu sektörün içinden, hele bir de sahneye çıkan birinin dile getirmesi çok önemli.

Ancak mekan sahiplerine sorduğumuzda da üç katına çıkan kiralar, alkollü içkilerin ve iyi yemeğin maliyeti gibi açıklamalar yapıyorlar ve hiç de haksız değiller. Peki sonuçta ne oluyor? Deha’nın dediği gibi anca çok parası olanlar gecelere ‘akabiliyor’. Para el değiştirdiği için de müşteri kitlesi kripto para zenginleri, yurt dışıyla iş yapan şirket sahipleri ve babalarının kıyamadığı paraları yiyen gençlerle sınırlı kalmaya başladı.

Orta sınıf dışarıya çıkınca da bunlarla karşılaşıyor, tadı kaçıyor. Bir de bu bahsettiğimiz tipler mekanların sahibiymiş gibi davranıyor. Mesela geçtiğimiz günlerde İstanbul’un en ünlü restoranlarından birinde kendi masalarında kızlı erkekli eğlenen bir grup dışarı çıkarılmış. Neden mi? Çok ama çok önemli, yani paralı bir müşteri o kadar eğlenmelerinden rahatsız olmuş.

Bu fiyatlarla, olaya gebe ortamlarla, dışarı çıkarken artık çok dikkatli olmak, mekanı doğru seçmek gerekiyor. Çok şükür ki hâlâ bir otomobil parası bırakmadan, sağdan soldan rahatsız edilmeden yemek yiyebileceğiniz, eğlenebileceğiniz yerler var İstanbul’da. Ne yapalım, biz de oralara gideriz.

COŞKU DOLU BİR PAZAR

Önceki akşam Four Seasons Bosphorus’ta düzenlenen Christmas Market’a gittim. Ortam cıvıl cıvıl, stantlar rengârenkti. Yurt dışındaki benzerlerinden daha iyi bir organizasyonla karşılaştım. İster alışveriş yapın işte yeme içme stantlarından bir şeyler atıştırın. Açık hava sahnesinde önce pop sonra caz konseri vardı. Biraz takılıp eğlendik. Her gün önemli bir ismin çıktığı kapalı sahnedeki Oscar and the Wolf konseri için gençler salonu kapılar açılır açılmaz doldurdu. Grubun solisti Max her zamanki gibi harikaydı. Coşku dolu bir konser geçirdik sayesinde. Christmas Market 25 Aralık’a kadar devam ediyor.

PİYANO FESTİVALİ

Gedik Sanat, bu yıl ikincisi düzenlenen Piyano Festivali kapsamında her ay bir piyanist ağırlamaya devam ediyor. İstanbul Gedik Üniversitesi Performans Alanı’nda gerçekleşen festivalde yarın ülkemizin yetiştirdiği genç piyanistlerden Lal Karaalioğlu’nun performansı izlenebilir. Chopin’in eserlerini ele alacak Karaalioğlu’nun performansı, İstanbul Gedik Üniversitesi öğrencileri ve çalışanlarına ücretsiz. Sınırlı sayıda koltuk Biletix üzerinden satışta.