Yıldızlara sordular

TATLI REKABET

Edis’in yeni şarkısı ‘Bana mı?’ hazır. Sevenleriyle buluşmayı bekliyor. Aleyna Tilki de ‘Başıma Belasın’ şarkısını yayınlamak üzere. Tesadüfe bakın ki ikisinin de söz ve müziği Emrah Karakuyu’ya ait. Pop müzik piyasasında tatlı bir rekabet yaşanacak çünkü iki şarkı da 17 Mart Cuma günü piyasaya çıkıyor. Duyduğuma göre Edis de Aleyna da astrologlara danışarak bu günü seçmiş. Ünlüler dünyasında malum, birçok kişi kararlarını ya yıldızlara ya da yaşam koçlarına soruyor! Evinde full time astrolog çalıştıran bile var.

BEREKETLİ GÜNLER

“17 Mart’ın kerameti ne acaba” diye Astrolog Duygu Demir’e sordum ve aldığım cevap şu oldu: “17-22 Mart arası gökyüzünün emek verenleri ödüllendirdiği, sanat ve sanatçıları desteklediği günler olacak. Bu üretken ve bereketli günler kalıcı eserler bırakmak için ideal enerjide. Kaderi değiştirecek güçte olan bu günler Türkiye halkı haritasını da besliyor. Umut ve mutluluk aşılamak için de güzel günler.” Elinde hazır şarkısı olan diğer popçular da 17-22 Mart arasını kaçırmasın bence!

SÖZÜNDEN ÇIKMIYOR

Bülent Ersoy’un falcısı yıllardır aynı zamanda yaşam koçu. Sözünden asla çıkmıyor. Sormadan adımını atmıyor. Hatta onun uyarısı üzerine son anda bir konserini iptal etmişliği bile var. Sahnede söyleyeceği eserlerden albümüne alacağı şarkılara kadar hepsi bu danışmanın onayından geçiyor.

BAŞARI HİKAYESİ

Burak Deniz geçtiğimiz günlerde Valentino’nun tek Türk davetlisi olarak Paris Moda Haftası’na katıldı. O kadar çok kıskananı oldu ki! Bu güzel harekette markanın Burak Deniz’i beğenmesinin ötesinde, Valentino’nun marka direktörü Yiğit Turhan’ın payı büyüktü. Bilkent mezunu entelektüel bir mühendis olan (aynı zamanda roman yazarı) Yiğit Turhan sosyal medyanın kodlarını çok erken çözerek uluslararası moda dünyasında yükselmiş. Dolce&Gabbana, Gucci ve Ermenegildo Zegna gibi dev markalarla çalışmış. Bu çevrelerin en nüfuzlu isimlerinden biri şu an. Bu nedenle de herkes onun arkadaşı olmak istiyor. Ancak bu konuda çıta yüksek çünkü kendisi Dua Lipa’yla falan takılıyor.

KLASİK SEVENLERE

Dünyaca ünlü Rus piyanist Denis Matsuev, 9 Mayıs'ta AA Events organizasyonu ile İstanbul'da Maslak Tim Show Center’da sahne alacak. Mozart’tan Beethoven’a, Çaykovski’den Rachmaninoff’a, klasik müziğin başyapıtları olan bestelerden bir seçki sunacak.

MÜZİK VE YEMEK

Piyanist ve besteci Anjelika Akbar yemek kitabı yazdı. İyi Olmak Mümkün Vakfı’nın yayınladığı ‘Kafe Anjelika’ adlı kitapta Akbar her bir yemeğin tarifiyle birlikte öyküsünü ve onu hazırlarken dinlediği müziği de QR koduyla paylaşıyor. Rus, Türk, Özbek, İtalyan, Yahudi mutfaklarından seçilen yemekleri Akbar mutfağa girip kendisi yapmış. Fotoğrafları ise evlerinde oğlu Yürek Akbar çekmiş. Sadece bin adet basılan kitap rengarenk ve yaşama sevinciyle dolu. Elinize sağlık sayın Akbar.

GEÇMİŞE IŞIK TUTUYOR

Nişantaşı’na çıkıyorsanız mutlaka Rumeli Caddesi’nden geçerken Kalyon Kültür’ün şık ve tarihi binasını görüyorsunuzdur. Bir dahaki sefere geçmeyin ve içine dalın! Çünkü burada şehrin en güzel sergilerini izleyebilirsiniz. Hem de ücretsiz! Geçen perşembe Kalyon Kültür’de ‘Kuytu’ sergisinin açılışı gerçekleşti. Osmanlı dönemi ve Cumhuriyet’in ilk yıllarına ışık tutan sergi, 17. yüzyıldan 20. yüzyıla, kadının sosyal hayatını yansıtıyor. İş insanı ve koleksiyoner Yusuf İyilik’in özel koleksiyonundan seçilen eser ve objelerden oluşan serginin küratörlüğünü ise tasarım ve mozaik sanatçısı Meyçem Ezengin üstleniyor.

BOĞAZ’IN ÜZERİNDE

Dünyaca ünlü The Peninsula otel zincirinin İstanbul şubesi şubat ayında Galataport’ta açıldı. The Hongkong and Shanghai Hotels grubunun 11. oteli olan The Peninsula İstanbul (12. otel yakında Londra’da açılıyor) Boğaz’ın adeta üzerindeki konumuyla çok cezbedici. Karaköy’de eskiden Liman Lokantası’nın da olduğu, gemi yolcularının bekleme salonu olarak kullanılan mekan şu an otelin lobisi. Aynı zamanda müthiş lezzetlerin servis edildiği bir restoran. Arşa uzanan yüksek tavanıyla da ferah ötesi bir deneyim sunuyor. Zaten biraz öteniz de Boğaz. Yan yana sıralanan beş binanın tarihi eser niteliği taşıyanları özenle ve aslına uygun bir şekilde yenilenmiş. İç mekanları Zeynep Fadıllıoğlu tasarlamış. Dev bir balo salonu, etkinlik alanları, iki restoranı, spa’sı, havuzu mevcut. Rahatsız etmeyen, abartısız bir lüks söz konusu. Odalarda her şey tabletle kontrol ediliyor.

NOTLAR

• Özel olarak tasarlanan farklı kategorilerde 177 adet oda ve süit var.
• Ortak kullanım alanlarında ve odalarda orijinal sanat eserleri sergileniyor.
• Çalışanların üniformalarını Arzu Kaprol tasarladı.
• Otel için ‘Citrus Fig& Bosphorus Breeze’ adı verilen özel bir koku yaratıldı.

RESTORANLAR

Lobi restoranında dünya mutfağından renkli bir seçki var. Yemekler lezzetli olduğu kadar görsel olarak da cezbedici. The Peninsula’nın esas sürprizi ise yakında açılacak olan Gallada. İki Michelin yıldızlı şefimiz Fatih Tutak’ın direktörlüğünü yapacağı restoran Türk- Asya mutfağı sunacak.

ŞEHRİN EFSANESİ

The Galliard 2013’ten beri İstanbul’da kaliteli ve iddialı bir hizmet sunan, iyi bir bistro restoran markasıydı. 2021’de Bodrum Yalıkavak’ta açılan şubesi markanın imajını başka bir düzeye taşıdı. Bunda da The Galliard’ı 10 yıl gibi kısa bir sürede efsane haline getiren Ahmet Uras’ın vizyonunun payı büyüktü. Bodrum’un başarısı, konsept farklı olsa da İstanbul’daki The Galliard’ları da daha sofistike birer restorana dönüştürdü Artık Vadistanbul, Emaar ve Metropol İstanbul’daki şubeler müdavim yaratmayı başaran mekanlar.

Bu başarının ardında müşteri memnuniyeti yatıyor. Sunulan ortamın huzurlu ve rahat olması, çalınan müziğin özenle seçilmesiyle başlıyor memnuniyet. Sonra da iyi malzemeyle yapılan lezzetli yemek geliyor. The Galliard, bazıları fine dining restoranlarda karşınıza çıkacak güzellikteki yemekleri makul fiyatlarla sunuyor. Büyük zincir restoranlardaki seri üretim hissinden uzak, özel olarak sizin için yapılan yemekleri yiyorsunuz.

İNANILMAZ TABAKLAR

Geçtiğimiz günlerde Vadistanbul şubesinde yemek yedim. Risotto üzerine dana bonfile ve pizzaları mükemmeldi. Tatlılardan karadut çorbasında French toast ise inanılmaz bir tabak. Bunları beğenmezseniz menüde birbirinden lezzetli birçok seçenek var.

ADANA’DAN İSTANBUL’A

İstanbul'un en iyi lokantalarından bazıları Maslak'taki oto sanayi sitesinin içindedir. Bunlardan biri de kebapçı Asker Usta. Mekanın sahibi Mustafa Şahin 1940'ta babasının Adana'da açtığı kebapçıda henüz yedi yaşındayken okul çıkışları çalışmaya başlamış. Dükkan askerlik şubesinin tam karşısındaymış. Buraya gelip giden askerler küçük Mustafa'ya 'Asker' lakabını vermiş. Mustafa büyüyünce de Asker Usta olmuş.

Asker Usta, kendi oğlu Selçuk’la birlikte 3 nesildir devam eden kebapçılık işini geçen yıl Adana'dan İstanbul'a taşımış. Tüm malzemeler Adana'dan geliyor. Oranın geleneksel lezzet ve sunumlarına da sadık kalınıyor. Asker Usta’nın kebabı, şişi, her şeyi güzel. Çeşit çeşit salataları efsane. Ortam ise süper. Sürekli dükkanın önünde son model lüks arabalar duruyor. Asker Usta size kendi elleriyle hazırladığı kebapları yedirmek için bekliyor.