Onurdan, namustan feragat olur mu hiç?

Fenerbahçe Kulübü, UEFA ve Türkiye Futbol Federasyonu'na karşı Uluslararası Spor Tahkim Mahkemesi’nde (CAS) açtığı davayı çektiğini bugün Borsa'ya resmen bildirdi.

3 Temmuz'dan bu yana çok şey yaşandı, çok şey söylendi. Mesela Ali Koç ne dedi, "CAS davası namus meselemizdir geri çekmeyeceğiz."
Aziz Yıldırım, daha birkaç gün önce, Metris'te kendisini ziyarete gelen bir televizyonun genel yayın yönetmenine ne söyledi: "CAS'ta devam eden davayı geri çekmeyeceğiz. Bu dava bizim için onur meselesidir."

Peki sonuç ne oldu? Fenerbahçe Kulübü, açtığı davayı geri çekti.

DEMEK Kİ, HER KAVRAMI KULLANMAYACAKSIN

Bir davayı "onur, namus" gibi kavramlarla süslerseniz, davayı çektiğinizde de, karşınıza çıkacak, birtakım ifadelere de katlanmak zorundasınız. Biliyorum ve eminim, Fenerbahçe taraftarı, davanın geri çekilmesinden son derece rahatsız. Çünkü caddelerde, sokaklarda böyle bağırdılar, haklılıklarını bu dava üstüne kurguladılar, kendilerine sataşanlara, "Her şey CAS'ta ortaya çıkacak" diye yanıtladılar.



Şimdi sormak lazım, sürecin başından Fenerbahçe için canla başla çabalayan dönemin Federasyon Başkanı Mehmet Ali Aydınlar, "Fenerbahçe bu davayı çekmeli" dediği için hafızasındaki tüm küfürleri savuran sarı-laciverte gönül vermiş taraftarlar, acaba şimdi ne düşünüyor.

ONURUN, NAMUSUN KARŞILIĞI OLUR MU?

CAS'taki davanın geri çekildiği açıklamasının, Etik Kurulu'nun Aziz Yıldırım'ın şikeye karıştığına dair emare bulamadığı yönündeki raporunun basına sızdığı güne denk gelmesi de ayrıca manidar. İnsan ister istemez, bazı pazarlıkların dönüp dönmediğini sorguluyor.

İyi de, CAS davasının geri çekilmesi ne anlama geliyor? Şu anlama geliyor. Ligi şampiyon bitirmesine karşın Şampiyonlar Ligi'nden men edilen Fenerbahçe'nin, bu kararın doğru olduğunu resmen kabullendiği anlamına geliyor. Tabii bu noktada, "Karşılığında mutlaka bir şeyler almışızdır" şeklinde züğürt tesellisi olacaktır ama namus ve onur gibi kavramların, hiçbir bedeli olamaz ve yoktur.

BU "ONURUMUZDAN FERAGAT ETTİK Mİ?" DEMEK

CAS'ta açılan davadan feragat kararıyla, "Şike davası kompludur" söyleminin içi boşalmıştır. Bundan sonra kimse 'komplo'dan söz etmesin. Edecek olanlar da, bu davanın neden geri çekildiğini sorgulasın.

İnsanlar 3 Temmuz'dan bu yana, aptal yerine konuyor. Bunun son halkası da, Borsa'ya bildirilen bu feragat açıklaması olmuştur. İyi niyetli, ne olup bittiğini bilen insanların zaten içi yanıyor ama sportif alanda yapılmış bir dalavereyi kutsal bir davaya dönüştürmeye çabalayanlar, kendilerini Şampiyonlar Ligi'ne almayanlara, "Siz haklıydınız" dedi, bu kararla.

Fenerbahçe kendi itirafını yaptı, darısı diğerlerinin başına.