Verda ÖzerPara ortadan mı kalkıyor?

HABERİ PAYLAŞ

Para ortadan mı kalkıyor?

Yeni dünya düzeninden ve dünyamızın nasıl sürebileceğinden bahsediyoruz sürekli bu sayfada. Madem yeni düzeni anlayıp anlatmaya çalışıyoruz, o zaman bu yeni dünyanın parasından pulundan, finansından bankasından bahsetmeden olmaz.

*

Malum Web-2 denilen diyardan Web-3 diyarına hızla geçiş yapıyoruz. Kripto paralar, NFT’ler, metaverse, Bitcoin, blok zinciri lafları havada uçuşuyor. Dünyanın en büyük sosyal medya ağlarından Facebook bile geçen yıl şirketin adını ‘Meta’ olarak değiştirdi. Kimileri eski, klasik, geleneksel düzenin tamamen yıkılmakta olduğu, yenisine acilen adapte olmamız gerektiği görüşünde.

Haberin Devamı

“Para tamamen ortadan kalkacak, bankalar dağılacak” diyenler çok. Bunun yerini de kripto paranın ve merkeziyetsiz finansın (DeFi) alacağını söylüyorlar. Kısacası ne nedir tam yerine koyamıyoruz. Yakında yerde mi olacağız gökte mi, nerdeyse onu anlamaya çalışıyoruz!

Para ortadan mı kalkıyor

TEK MERKEZLİ SİSTEM

Anlamaya çalışırken, yeni düzenin gözlükleriyle bakmayı ve görmeyi başaran bir uzmanın görüşlerine sığınalım hep birlikte, istedim. En doğru isim olarak da karşıma Araştırmacı-Yazar, Paribu Danışma Kurulu Üyesi Turan Sert çıktı. Aynı zamanda ‘Sorularla DeFi’ ve ‘Sorularla Blockchain’ kitaplarının yazarı olan Sert, tam da içinde bulunduğumuz geçiş sürecinin kodlarını bize en sade haliyle anlatıyor.

 

*

Aklıma ilk gelen soruyla başlıyorum: Merkeziyetsiz finans (DeFi) gerçekten merkeziyetsiz mi? Yani bu finans sisteminde hiçbir otorite, merkez yok mu?

Cevap net: Hayır var! Aslında ‘merkez’ kavramı ortadan kalkmıyor. Ama tek bir merkez yerine, sayısız merkez geliyor. Şöyle ki alışık olduğumuz düzende paranın tek merkezi olan Merkez Bankaları ve dolayısıyla hükümetler söz sahibi. Onlar paranın değerine karar veriyor. İsterlerse bir gecede para basıp paranın değerini düşürebiliyor, bazı ülkelerde kimi zaman hesaplara el koyabiliyorlar.

Bütün ekonomik ve sosyal ilişkileri yürütmek için kullanılan parayı da merkez bankaları basıyor. Yapılan işlemlerin parasal karşılığını çözmek için ise finans kurumları kullanılıyor (kredi, mevduat, maaş ödemesi gibi).

Haberin Devamı

SAYISIZ MERKEZE GEÇİŞ

İşte bu geleneksel düzenin çok sayıda sıkıntısı var. Bir kere bu düzende aracılar haddinden fazla güçlendiler. Aracı-kullanıcı dengesi tamamen bozuldu. İkincisi; bu düzen çok sayıda kısıtlamalara, regülasyonlara tabi. Yani belli sınırlar dahilinde yapılabiliyor her şey. Mesela her ülkeye para gönderemiyorsunuz. Ya da sistem herkesi kapsamıyor. Dünya Bankası verilerine göre; şu an dünyada 1.7 milyar insanın bankaya erişimi yok. Ayrıca finansal işlemler herkese açık ve şeffaf değil. Zaman almaları da cabası.

 

*

İşte bu sıkıntılardan kurtulmak, dünyanın her yerinde insanların birbirine maliyetsiz bir şekilde para gönderebilmesini ve de tek bir kişinin ağzına bağlı kalmadan kendi parasının değerini tutabilmesini sağlamak için DeFi ortaya çıktı. Bu dijital/kripto paralar merkeziyetsiz oluşumlar tarafından basılıyor. Bireyler üzerinde tam egemenlik sağlayabiliyor, yani herhangi bir aracının izni olmadan alınıp satılabiliyor. İşte bu şekilde yaratılan ilk kripto para da 2009’da Bitcoin’di. Sonrasında Bitcoin’i tüm finans dünyasına uygulayabilmek için (yazılım özelliği de olan) Etherium meydana çıktı ve kısa zaman içinde aracısız, sayısız merkezi olan yeni bir düzen oluştu.

Haberin Devamı

Para ortadan mı kalkıyor

ŞEFFAF VE AÇIK

“Böylelikle finans sektörü, merkeziyetsiz düzenin en çok yayıldığı, geliştiği alan oldu. Ki bu sektör zaten son 20 yılda tamamen dijitalleşmişti” diyor Turan Sert. DeFi’nin de 2020 yazından bu yana bu duruma geldiğini söylüyor.

Peki insanlar bu çok merkezli sisteme güveniyor mu? “İşte tam da bu güven ihtiyacını karşılamak için, blok zinciri uygulamasını getirdiler. Bu aslında açık bir defter gibi. Bu teknolojiyle, kripto paralarla yapılan tüm işlemler kaydediliyor ve satın alınan dijital varlıkların bireylere ait olduğu kanıtlanabiliyor” diyor. Yani her şey geriye dönük olarak bu zincirde kayıtlı ve herkese açık bir kaynak olduğu için takip edilebiliyor.

*

 

O zaman DeFi’de tüm riskler bertaraf edildi diyebilir miyiz? Elbette hayır!

“Web-3 dünyasında kopyalanma/hacklenme vs. hâlâ mümkün ancak dijital dünyada orijinal sahibin kim olduğu blok zinciri sayesinde artık herkes tarafından kolayca anlaşılabiliyor. Bu da insanlara aradıkları güveni bir yere kadar verdi” diyor Turan Sert.

Bankalar Biter mi?

Ne var ki insanoğlu daha fazla güven arıyor. Tıpkı arkamızı yaslama ihtiyacı duyduğumuz bir baba figürü gibi, bir otoritenin onayı ve gözetimi altında olmak istiyoruz hepimiz. İşte Web-3’ün de yumuşak karnı tam da bu.

Turan Bey de bu yüzden DeFi’nin klasik finansın yerini, kripto paranın da klasik paranın yerini alamayacağını savunuyor. Şu an bir geçiş aşamasında olduğumuzu, ileride de DeFi’nin klasik finansın yanında sadece bir opsiyon olarak var olacağını söylüyor. Yani yeninin, eskinin yerini tam olarak alamayacağı görüşünde.

Zira ona göre hem insanların bir araya gelmesi için illa ki aracılar gerekmeye devam edecek. Hem de çoğu kişi bu kripto düzene güvenmemeyi sürdürecek.

BABA FİGÜRÜ

Kısacası; insan tıpkı kendi bedenindeki gibi ete-kemiğe büründürmek istiyor aslında her şeyi. Elle tutmak, duyularını kullanarak yaşamak istiyor. Ne zaman ki insanın bu dürtüsel ihtiyaçları ortadan kalkar ve ne bir baba figürüne ne de bir inanç sistemine ihtiyaç duyar, işte ancak o zaman sadece dijital işleyen bu yeni sistemde yaşar.

Peki merkezi otoriteler, yani Merkez Bankaları ve hükümetler bu gidişata ne kadar izin verir? Türkiye’de ve dünyada bu konuda yasal çalışmalar var mı? İktidarların tutumu ne? Bankalar yakında kripto para işlemlerine geçiş yapar mı? Devam edeceğiz…

Sıradaki haber yükleniyor...
holder