KocaeliKocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Büyükakın'dan müsilaj açıklaması:

Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Büyükakın'dan müsilaj açıklaması:

Paylaş
Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Büyükakın'dan müsilaj açıklaması:

- "Bilim insanlarının tespitleri bize iletildi. Yaklaşık 20-22 metre derinlikte yoğun bir müsilaj tabakası olduğunu tespit ediyor ve bununla ilgili uyarılarda bulunuyor bilim insanları"- "Kocaeli'de 23 arıtma tesisi çalıştırıyoruz. Bu arıtma tesisleri sayesinde bir damla evsel atık su bile Marmara Denizi'ne Kocaeli sahillerinden deşarj edilmiyor. Ama Marmara kapalı bir havza. Diğer illerde bu yapılmadığı zaman o kirliliğin buraya da yansımaları oluyor"

KOCAELİ (AA) - Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, müsilaj (deniz salyası) ile ilgili çalışma yürüten bilim insanlarının tespitlerinin kendilerine iletildiğini belirterek, "Yaklaşık 20-22 metre derinlikte yoğun bir müsilaj tabakası olduğunu tespit ediyor ve bununla ilgili uyarılarda bulunuyor bilim insanları." dedi.

Haberin Devamı

Büyükakın, gazetecilere yaptığı açıklamada, 2021 yılında müsilajla ilgili yapılan toplantılar sonucunda 22 maddelik eylem planı ilan edildiğini, bunun en önemli maddelerinden birinin de evsel atıklara yönelik arıtma sistemlerinin kurulması olduğunu söyledi.

Marmara Denizi'ne günde yaklaşık 4,5 milyon metreküplük kanalizasyon suyu deşarjı olduğunu dile getiren Büyükakın, şöyle devam etti:

"Bunun yüzde 53'ü sadece ön arıtmayla deşarj ediliyor. Ön arıtmada azot ve fosfor ortamdan uzaklaştırılmış olmuyor. Müsilaja sebep olan bir mikroorganizma, azot ve fosforla besleniyor. Denize siz ne kadar fazla kanalizasyon suyu akıtır ve ne kadar çok azot ve fosfor bulunmasına sebep olursanız bu mikroorganizmanın da besin kaynağı olduğu için popülasyonun artmasına sebep oluyorsunuz. Dolayısıyla öncelik olarak yapılması gereken buyken maalesef ciddi adım atılmadı. Bu 4,5 milyon metreküplük denize deşarj edilen evsel atık suyun yüzde 53'ü ön arıtmayla yapılıyor. Bu yüzde 53'lük ön arıtmayla denize deşarj edilen kanalizasyonun yüzde 97'sinin kaynağı da maalesef İstanbul."

Haberin Devamı

Büyükakın, İstanbul'dan Marmara Denizi'ne deşarj edilen evsel atık suyun azot ve fosfor miktarını artırdığını, bu durumun da müsilajın kaynağı olan bakterinin çoğalmasına neden olduğunu kaydetti.

Bu alanda çalışma yürüten bilim insanlarının tespitlerinin kendilerine iletildiğini belirten Büyükakın, "Yaklaşık 20-22 metre derinlikte yoğun bir müsilaj tabakası olduğunu tespit ediyor ve bununla ilgili uyarılarda bulunuyor bilim insanları." dedi.

- "Bilim insanları müsilajı engelleme noktasında çalışmalar yürütüyor"

Kocaeli'de 23 arıtma tesisi çalıştırdıklarını aktaran Büyükakın, "Bu arıtma tesisleri sayesinde bir damla evsel atık su bile Marmara Denizi'ne Kocaeli sahillerinden deşarj edilmiyor. Ama Marmara kapalı bir havza. Diğer illerde bu yapılmadığı zaman o kirliliğin buraya da yansımaları oluyor. Mesela Değirmendere açıklarında da bu tespit edildi. Maalesef 'müsilaj yine geliyorum' diyor. Hava sıcaklıklarının artmasıyla Marmara Denizi zannediyorum daha yaygın müsilaja maruz kalacak." ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı

Büyükakın, Marmara Denizi'nde oksijen seviyesinin düşmesinden diğer canlı türlerinin olumsuz etkilendiğinden bahsederek, bilim insanlarının o dönemde yaptığı çalışmalarda tüm tedbirler alındığında Marmara Denizi'nin 5-6 yılda eski oksijen seviyesine dönebileceğini aktardığını dile getirdi.

Müsilajla ilgili Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığıyla temas kurduklarını aktaran Büyükakın, bilim insanlarının müsilajı engelleme noktasında çalışmalar yürüttüğünü anlattı.

Büyükakın, Bakanlık ortaklığında İzmit Körfezi'nde dip çamuru temizliği çalışmasını hayata geçirdiklerini hatırlatarak, "Bu yapılmasaydı kirlilik faktörü daha da artacağından daha yaygın bir durum söz konusu olurdu. 27 milyona yakın nüfusun yaşadığı bu bölgede Kocaeli'deki arıtmalar yüzde 8'e karşılık geliyor. Biz de üzerimize düşeni yapmasak burası körfez, Marmara Denizi'nin tam uç noktası olduğu için aslında burada müsilaj açık denize kıyaslandığında çok daha yoğun görülebilir. Buradaki çabalar müsilajın yoğun şekilde olmasını geciktiriyor, etkisini azaltıyor. Hem miktar olarak hem de sıklık olarak oradaki etkiyi azaltmış oluyoruz. Yani müsilajın aleyhine bir gelişme burada yaşanıyor." ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı