Giriş
Binlerce kişi üzerinde yapılan ve 50 yıl süren bilimsel araştırmalar sonucunda ebeveynleri ile doğru ilişkisi olmayan, gergin ortamda büyüyen bireylerin kronik rahatsızlık problemi yaşadığı kanıtlandı. Araştırma sonucuna göre en yakın bağ kurulan insanlardan biri olan ebeveynle ilişkinin bozulması kişide uzun vadede ciddi bir stres kaynağı oluşturuyor. Bağ kurmanın bedenimizi nasıl bu kadar etkilediği ise oksitosin hormonu ile açıklanıyor.
Ebeveyn ile bozulan ilişkilerin kişilerde uzun vadede ciddi stres kaynağı oluşturduğunu belirten Nörobilimci ve Psikoterapist Dr. Selin Yurdakul, "Görünen o ki, anneye kızınca taş olmasak da ileri yaşta kronik hastalıklara yakalanma riskimiz bir hayli artıyor" dedi.
Ebeveynleri ile doğru ilişkisi olmayan, gergin ortamda büyüyen bireylerin kronik rahatsızlık problemi yaşadığının, binlerce kişi üzerinde yapılan ve 50 yıl süren bilimsel araştırmalarla kanıtlandığını söyleyen Nörobilimci ve Psikoterapist Dr. Selin Yurdakul, "En yakın bağ kurulan insanlardan biri olan ebeveynle ilişkinin bozulması kişide uzun vadede ciddi bir stres kaynağı olur. Biyolojimiz bağ kurmaya programlı ve sistemimiz için yakın ilişkilerdeki gerilimi taşımak oldukça zordur. Sorunların kaynağı olarak ebeveynlere kızmak, onları suçlamak bir işe yaramaz." dedi.
"Ebeveynlerle sağlıklı ilişki kurmak demek her dediklerine uyumlanmak demek de değildir" uyarısında bulunan Dr. Yurdakul, "ancak onlara sınır koyarken hürmetli olmak aradaki gerilimi önlemeye yardımcı olur" diye belirtti.
AİLENİZLE TARTIŞMAK YERİNE GELİŞİME ODAKLANIN!
Dr. Yurdakul'un verdiği bilgilere göre kişi ebeveynlerle uğraşmayı bırakıp kendini geliştirmeye odaklandığında büyümeye başlıyor. Karşıdakine verdiğimiz duygu neyse, bize geri dönen de aynı duygu. Ancak yapıcı davranışlarla yaklaşıldığında karşılıklı ilişkiyi onarmak mümkün olabiliyor. Fakat bazı durumlarda orta yolu bulmak mümkün olmayabiliyor.
ÇATIŞMAK YERİNE UZAK DURUN
Dr. Yurdakul, orta yolu bulamadığınız anlarda çatışmak yerine uzak durmanın daha sağlıklı olduğunu belirtiyor. "Stres yükünü azaltmaya yardımcı olmak için de sosyal çevrede diğer yakın ilişkileri geliştirerek bağ kurma ihtiyacınızı karşılayabilirsiniz" diyor.
Dr. Selin Yurdakul'un da belirttiği gibi, görünen o ki, anneye kızınca taş olmasak da ileri yaşta kronik hastalıklara yakalanma riskimiz bir hayli artıyor. Dr. Yurdakul, "bağ kurmanın bedenimizi nasıl bu kadar etkilediğinin cevabını ise oksitosin hormonu ile açıklayabiliriz" diyor.
Yapılan araştırmalar, oksitosinin erkeklerin anneleriyle ilgili anılarını kuvvetlendirecek etkileri olduğunu ortaya koyuyor. Annesiyle iyi ilişkiler kurmuş olan erkeklerin anıları diri olurken, annesiyle bağları zayıf olan erkeklerin de oksitosin hormonunun etkisi arttıkça anılarının etkin hale geldiği gözlenmiş.
OKSİTOSİN HORMONU NE İŞE YARAR?
Yapılan araştırmalar anksiyete, stres ve depresyon etkilerinin bünyeye oksitosin enjekte edildikten sonra azaldığını gösteriyor. Nörologlar, stresli ortamlarda hormonların daha etkin yansımaları olduğunu da savunuyor.
Oksitosin, stres hormonu olarak bilinen kortizol ile savaşan bir hormon. Böylece rahatlamamızı ve rahat bir uyku çekmemizi sağlıyor.
İÇE KAPANIKLARDA OKSİTOSİN HORMONU DAHA AZ!
İçe kapanma eğiliminde olanlarda oksitosin eksiliği olduğu saptanmış durumda. Oksitosin oranı arttıkça bir karakter bozukluğu olan iletişim eksikliği ve içe kapanma oranı gittikçe düşüyor.
