Tüm dünyanın corona virüsle mücadele ettiği bu dönemde bireysel olarak yapılması gerekenler önem taşıyor. Uzmanlar, başta sağlıklı beslenme olmak üzere düzenli uyku ve fiziksel aktivite ile corona virüsten korunabileceğini dikkat çekiyor. Diyetisyen Tuğçe Kırcılar bağışıklığı güçlendirmenin 7 yolunu anlattı. İşte tüm aileyi koruyacak, bağışıklık sistemini güçlendirecek 7 altın yol
Corona virüs tüm dünyayı etkisi altına aldı. Ölüm sayıları gittikçe artıyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün de pandemi ilan etmesiyle birlikte tüm dünyada tedirginlik daha da arttı. Corona virüsün Türkiye’de de ortaya çıkmasının ardından okulların tatil edilmesi, yurda giriş ve çıkışları kontrolü ve ulaşımda dezenfekte önlemleri gibi bazı önleyici çalışmalar yapılıyor.
Tüm bu önlemlerin yanı sıra bireysel olarak da önlem almak mümkün. Uzmanlar bireysel olarak alınacak önlemlerin başında kişisel temizlik, sağlıklı beslenme, düzenli uyku ve aktivite olduğunu belirtiyor. Diyetisyen Tuğçe Kırcılar da, sağlıklı beslenerek corona virüsten korunabileceğini ve tedavi sürecinin kolay atlatılabileceğini söylüyor. Tuğçe Kırcılar, bağışıklığı güçlendirmenin 7 yolunu anlattı.
Bağışıklık sistemi nasıl güçlenir?
Öncelikle et, vücut hijyenine çok dikkat etmeliyiz. Bunun yanında strese girip vücut bağışıklığını düşürmemek çok önemli. Bizi enfeksiyondan koruyan ve toksik ajanlarla savaşan bağışıklık sistemimizdir. Peki stres faktörünü uzaklaştırmanın yanında bağışıklık sistemini güçlendirmek için neler yapılmalıdır?
- Düzenli uyku: Kaliteli uyku düzeni bağışıklık sistemini olumlu yönde etkilemektedir.
- Düzenli fiziksel aktivite: Aktivite rutini olan bireylerin vücut dirençleri daha fazladır.
- Sağlıklı beslenme: Güçlü bir savunma mekanizması oluşturmanın temelinde yeterli ve dengeli beslenme ve antioksidan besinlerce zengin beslenme yer almaktadır. Antioksidan etkiye sahip olan A, C, E vitaminlerin, selenyum, çinko, magnezyum gibi minerallerin, omega-3 ve omega-9 yağ asitlerinin alımı çok önemlidir. Bol taze sebze meyve tüketimi vitamin-mineral alımını büyük oranda karşılamaktadır. Bunun yanında; ara öğünlerde sıcak içecekler olarak ıhlamur, kuşburnu, ekinezya, yeşil çay, ahududu, böğürtlen çayların tüketimi ile yeterli su tüketimi hastalıklardan karşı korunmada ve tedavi sürecini kolay atlatmaya yardımcıdırlar.
Bağışıklık sitemini güçlendirmek için 7 altın yol
- C vitamini: Önemli antioksidanlardan biri C vitaminidir. C vitamini vücuttan zararlı maddelerin atılmasını sağlar, savunma sistemini güçlendirir. Portakal, limon, mandalina, maydanoz, tere, roka, ıspanak, gibi besinler bol miktarda C vitamini içerir. C vitamini çok kolay kayba uğrayabileceği için meyveler soyulduğu gibi tüketilmeli, Çiğ yenebilecek sebzeler pişirilmeden tüketilmelidir.
- A vitamini: Vücutta savunma sisteminde görev alır, lenfosit yapımı ve antikor oluşumunu artırır böylece enfeksiyonlara karşı vücudu korur. Yumurta, süt, balık, ıspanak, portakal, havuç, yeşilbiber, kayısı gibi sarı, turuncu ve yeşil sebze ve meyvelerde bulunan A vitamini güçlü bir antioksidandır.
- E Vitamini: Antioksidan özelliği olan vitaminlerden biridir. En zengin kaynakları; fındık, ceviz, badem gibi yağlı tohumlar, sıvı yağlar, yeşil yapraklı sebzeler, kuru baklagiller, tahin gibi besinlerdir.
- Çinko: Vücut direncini arttırmaktadır. En iyi kaynakları; kırmızı et ve kabuklu deniz ürünleri ile karaciğer gibi hayvansal kaynaklı besinlerdir. Orta düzey kaynakları; fındık, ceviz, fıstık gibi kuruyemişler, süt, peynir ve kuru baklagiller gibi bitkisel kaynaklardır.
- Omega 3- Omega 9: Sağlıklı beslenmede omega 3 ve 9 büyük yer kaplamaktadır. Omega-3 yağ asitleri, balık, keten tohumu, ceviz, semizotu gibi gıdalarda bulunurken, omega 9 zeytinyağında yüksek oranda bulunmaktadır.
- D vitamini: Birincil D vitamini kaynağı bilindiği üzere güneştir. Kış aylarından çıktığımız bu dönemde eksiklik durumu var ise takviye kullanılmalıdır.
- Yoğurt ve kefir tüketin: Probiyotikler, Florayı güçlendirerek gastrointestinal sistem enfeksiyonlarına karşı direnç oluştururlar. Antimikrobiyal aktiviteyi üst düzeyde tutarlar. İmmun fonksiyonlara destek verirler. Probiyotikler; fermente yoğurt, kefir, boza ve tarhana, turşu gibi ürünlerde bulunur. Prebiyotikler ise probiyotiklerin büyüme ve gelişmesini sağlayan, aktivitelerini arttıran sindirilmeyen karbonhidrat bileşikleridir. Prebiyotikler ise başta lifli gıdalarda (enginar, kereviz, pırasa, kuşkonmaz, yulaf ve muz gibi) bulunurlar.
Betül Meral SARIİZ / posta.com.tr
- “Şekerli gıdaların yatma saatinde tüketilmesi çürük riskini artırıyor”
- Çocukların yüzde 28'i 'hikikomori' sendromuna maruz kalıyor
- Herkes moda diye çocuğuna aynı ayakkabıyı tercih ediyor fakat gelişim bozukluğuna bile neden oluyor!
- Çocukları tehdit eden sinsi tehlike: Hipertansiyon
- Karne stresi psikolojik sorunların temelini oluşturuyor! Uzmanı uyardı: Bu davranışlardan kaçının