Giriş
Aman dikkat! Bayramınız ‘zehir’ olmasın: Kurban Bayramı sonrası vakalar en üst noktaya ulaşıyor! Uzmanı o hastalığa sahip olanları özellikle uyardı
Kurban Bayramı, her yıl heyecanla beklediğimiz ve manevi anlamı kültürümüzde büyük olan bir bayram. Bu özel bayramın en heyecan verici yanı ise pek çok kişi için şüphesiz ki hazırlanan ve ikram edilen çeşit çeşit yemek. Her ne kadar cezbedici görünse de başta kurban eti ve tatlılar olmak üzere pek çok ikram sağlığımız açısından büyük risk oluşturmakta. Özellikle de bazı kronik hastalığa sahip kişiler için bu risk çok daha yüksek oranlarda görülmekte. Uzman Diyetisyen Beyza Ersan o hastalıklara sahip olanlara önemli uyarılarda bulundu. İşte bayramın zehir olmaması için dikkat edilmesi gereken noktalar…
Beyza Erdoğan - Posta.com.tr / Bayramlar, leziz ve iştah açıcı pek çok kültürel yiyeceğin sunulduğu özel günler olarak bilinmekte. Dengeli beslenmeyi en sık ihmal ettiğimiz dönemler arasında yer alan bu kutlu günler sağlığımız açısından da büyük risk taşıyor. Peki, Kurban Bayramı’nda nelere dikkat edilmeli? Hangi hastalıklar gündemde? İşte konuya dair tüm detaylar… www.posta.com.tr
DİYABET, TANSİYON, REFLÜ EN YÜKSEK RİSK GRUBU!
Beslenme şekline bağlı olarak bayramda pek çok hastalık tetiklense de özellikle dikkat çeken 3 hastalığa karşı dikkatli olunması gerekiyor. Uzman isme bayram sonrası en sık görülen rahatsızlıklar sorulduğunda, “Kurban Bayramı’nda etin doğru koşullarda saklanmaması sonucunda gıda zehirlenmeleri görülebilir, tatlı tüketimine dikkat etmeme sonucunda kan şekerinde dengesizlikler ve tansiyon seviyesinde artış görülebilir. Hazımsızlık, reflünün tetiklenmesi, kabızlık ve ishal gibi çeşitli bağırsak problemleri görülebilir.” dedi.
BULGURU SOFRANIZDAN EKSİK ETMEYİN!
Şeker hastaları için bayram süreci son derece riskli olabiliyor. Tüketilen glisemik indeksi yüksek besinler, tatlılar, etler ve şekerlemeler diyabetlilerin en yüksek risk grubunda yer almasına neden oluyor. Uzman Diyetisyen Beyza Ersan, bayramda ani şeker yükselmelerinin son derece yaygın olduğunu belirterek sofrada çeşitliliğe ve bulgur gibi besinlerin önemine şu sözleri ile dikkat çekti:
“Diyabet kan glikoz (şeker) seviyesini dengeleyen insülin hormonun yetersiz olması ya da verimli kullanılamaması sonucu kanda anormal glikoz seviyelerinin görüldüğü bir hastalıktır. Diyabet hastalarının tatlı, fast-food, çikolata şekerleme vb. hazır gıdalardan uzak durması gerekmektedir.
Kurban Bayramı’nda özellikle diyabet hastalarının dikkatli olmaları gerekiyor. Eğer diyabet hastasıysanız bayram sofralarında kan şekerini hızla yükselten beyaz ekmek ve pirinç gibi seçeneklerden uzak durmalısınız. Bulgur, tam tahıllı ekmek, ekşi mayalı ekmek gibi seçeneklere yönelmelisiniz. Şerbetli tatlılardan uzak durmalı ve sütlü tatlı gibi alternatiflere yönelmelisiniz.”
HİPERTANSİYONU OLANLAR ETİ TÜKETİRKEN DİKKATLİ OLSUN!
Uzman isim bir diğer yüksek risk grubu olan hipertansiyon hastaları için ise et tüketimi ile ilgili olarak, “Eti 24 saat dinlendirmelisiniz, dilerseniz birkaç gün buzdolabında bekletebilirsiniz. Daha uzun süre bekletecekseniz buzluğu tercih etmelisiniz. Hipertansiyon riskini önlemek için eti az tuzlu/tuzsuz ve az yağlı tercih etmelisiniz. Eti kızartma yöntemi ile değil ızgara, fırında ya da soteleme yöntemi ile pişirmelisiniz.” dedi.
HAZIMSIZLIĞA KARŞI HAZIR OLUN!HAZIMSIZLIĞA KARŞI HAZIR OLUN!
Aşırı et tüketimine bağlı sindirim problemleri de sıklıkla görülmekte. Taze etin sık tüketimi hazımsızlık, şişkinlik gibi sorunları da beraberinde getiriyor. Uzman Diyetisyen Ersan hazımsızlığı önlemek için beslenme ile ilgili şu altın kuralları sıraladı:
- Et 24 saat bekletildikten sonra tüketilmeli
- Yemekler iyice çiğnenmeli ve öyle yutulmalı
- Yemekler yavaş yavaş yenmeli
- Sindirim problemleri için yemeklere kimyon ilave edilebilir
- Sindirimi kolaylaştırmak için bitki çaylarından yardım alabilirsiniz
Uzman isim aynı zamanda “Bayramda yaşanacak hazımsızlık sorununu önlemek için öğünlerinizi büyük porsiyonlarda değil daha küçük porsiyonlarda ve ara vererek tüketmelisiniz. Eti dinlendirmelisiniz. Öğünlerinizi iyice çiğneyerek ve yavaş yavaş yemelisiniz. Eğer kronik bir hastalığınız yoksa tatlı tüketebilirsiniz ancak aşırıya kaçmamalısınız. Tuzlu ve yağlı besinlerden uzak durmalısınız.” dedi.
KIZARTMADAN UZAK DURUN!
Bayramda beslenme ile ilgili dikkat edilmesi gerekenlerden biri de eti doğru saklamak ve pişirmek. Uzman Diyetisyen Beyza Ersan mevcut hastalıkları tetiklememek yahut sindirim problemlerine yol açmamak için dikkat edilmesi gerekenleri şu şekilde ifada etti:
“Et kesildikten sonra daha katı bir formdadır, bu durumda sindirimi zordur. Hazımsızlığa yol açabilir ve etten aldığınız besin verimi çok daha azdır. Bu nedenle 24 saat dinlendirdikten sonra tüketmekte yarar var.
Eğer buzdolabında muhafaza edecekseniz hava almayacak kaplarda 0-40C derece aralığında maksimum 1-2 gün saklamalısınız. Buzlukta saklayacaksanız en az -18°C’de ve tüketiminize göre porsiyonlayarak saklamalısınız. Pişirirken ızgara, haşlama veya fırın yöntemini tercih etmelisiniz. Kızartma yöntemi sağlığımız için oldukça zararlıdır.”
ÖNEMLİ OLAN MİKTARI KONTROL ETMEK!
‘Hastayız diye hiç et veya tatlı yiyemeyecek miyiz?’ diye isyan edenlere karşı ise Uzman Diyetisyen Beyza Ersan sözlerini şu şekilde noktaladı:
“Bayramda nasıl beslenmeniz gerektiğini öğrenmeniz önemli, olabildiğince ölçülü ve sağlıklı beslenmeye gayret edin. Bir sağlık probleminiz yoksa kendinize katı sınırlar koymayın, hiçbir besin grubu tamamen yasak değildir.
Bayramda elbette pişirilen lezzetli öğünlerden, severek tükettiğiniz geleneksel lezzetlerden, tatlılardan tamamen uzak durmanızı beklemiyoruz. Ancak kontrolsüz bir şekilde yemek yemek sindirim sistemine dair problemler yaratabilir veya sahip olduğunuz bir sağlık problemini tetikleyebilir. Özellikle sağlık probleminiz varsa öğünlerinizde yağlı, tuzlu ve yoğun baharatlı ürünlerin kısıtlı olması gerektiğini, tatlıların size zarar verebileceğini unutmayın.
Aslında en önemli şey biz diyetisyenlerin her zaman dediği gibi hiç tüketmemek değil ‘tüketim sıklığı ve tüketim miktarını kontrol etmek’tir.”