Veganlık beyni öldürüyor mu? Prof. Dr. Canan Karatay "veganlık büyük yalan!" dedi...

1950’lerde “Veganlık beyni çalıştırır” sloganıyla başlayan vegan beslenme anlayışının tam aksine beyni çalıştırmadığını savunan Prof. Dr. Canan Karatay, veganların hastalıklı, kansız ve zayıf dirençli olduğunu söyledi. İnsanların yalnızca tahıl veya yaprak yiyerek yaşayamayacağını ifade eden Prof. Dr. Karatay, vegan beslenmenin ömrü kısalttığını, hastalıklara, kansızlık sorununa ve bağışıklık sistemi sorunlarına davetiye çıkardığını belirtti. Peki nasıl? İşte detaylar...

Prof. Dr. Canan Karatay, Posta Gazetesi'nden Oya Çınar'a verdiği röportajda, vegan beslenme kültürünün aslında büyük bir plan olduğunu iddia etti. Prof. Dr. Karatay, her geçen gün daha fazla kişinin benimsediği vegan beslenme kültürü hakkında ne düşündüğü sorulduğunda şu cevabı verdi:
Vegan beslenmenin büyük bir plan olduğunu düşünüyorum. İnsanları kontrol altına almanın başka bir metodu. Zürafalar en az bir ton ağırlığında. Yalnızca ağaç yaprağıyla beslenirler. Pandalar bambu yaprağı yer. Ama onların vücudu öyle programlanmıştır. O vücut yağ, protein ve vitamin üretir ancak insanlarda böyle bir mekanizma yok! Yalnızca tahıl ya da yaprak yiyerek yaşayamaz insanlar. Zaten yaşayamıyorlar, kısa ömürlüler, hastalıklılar, kansızlar, dirençleri kırık. Bu bir kandırmacadır. Vejetaryenlik bir felsefe, ona bir şey diyemem çünkü onlar hayvansal gıda yiyor. 1950’lerde “Veganlık beyni çalıştırır” sloganıyla başladı bu, halbuki tam tersi. Böyle büyük bir yalan olamaz!

VEGAN BESLENME NEDİR?
Vegan kelimesini ilk ortaya atan kişi, 1944 yılında kurulan The Vegan Society'nin yaratıcısı Donald Watson. Donald Watson veganlığı şu şekilde tanımlıyordu: Veganlık, hayvan kökenli gıdaları ve diğer tüm hayvansal ürünleri kullanmayı tamamen bırakmaktır.
Vegan, veganlığın hayvan kullanımı yoluyla yapılan hiçbirşeyi kullanmama temelindeki kurallarını tüm hayatına uygulayarak beslenme ve yaşam şeklini buna göre düzenleyen kişilere deniyor. Veganları bir nevi çok sıkı vejetaryenler. Veganlar, hayvan kullanımı yoluyla elde edilen gıdaları, giyecekleri ve diğer tüm yan ürünleri kullanmayı reddederken, vejetaryenlerde kurallar biraz daha esnektir. Örneğin vejateryenler yumurta, süt gibi bazı hayvansal ürünleri, belirli miktarlarda tüketebilirler. Daha sıkı vejetaryenler süt, yumurta, kaymak peynir gibi hayvansal gıdaları da yemez.
Ancak vegan beslenme tamamen bitki bazlı beslenmedir. Vegan beslenme modelinde hayvanlar aracılığıyla üretilen hiçbir şey tüketilmez. Çünkü veganlığı tamamen benimseyen kişilerin bu besleme ve yaşam şeklinde hayvan sömürüsünü engellemek yatar.

YAŞLANMAYI DURDURMAK MÜMKÜN MÜ?
Çınar'ın "Sağlıklı beslenme ve sporla yaşlanmayı durdurmak ya da geciktirmek mümkün mü?" sorusuna ise Prof. Dr. Karatay'ın cevabı şu oldu:
"İnsan ömrü bellidir. Durdurmak da geciktirmek de mümkün değildir. Ama yaşadığınız süreyi iyi yaşamak diye bir şey vardır. Ben bunu anlatmaya çalışıyorum. Estetik de ayrı bir endüstri artık. Ben, 'Kelle paça yiyin, doğal kolojendir' dediğimde de bana hücum ettiler ama doğrusu budur. Kolojen dediğiniz şey hayvansal proteindir."
Prof. Dr. Karatay, daha önceki açıklamalarında da tek bir besinin mucize yaratamayacağını belirtmişti. Ancak hastalıkları düzeltmenin de kişinin kendi elinde olduğunu savunuyor.
Prof. Dr. Canan Karatay, hastalıkları düzeltmenin kişinin elinde olduğunu şu şekilde ifade ediyor:
Şeker ve her türlü un, yağ olarak depo edilir. Bunu unutmayın. Her türlü ekmek veya un haline getirilen besinler, her türlü şekerli sıvı içecek vücuttaki trigliseritleri yükseltir. Bunlar vücudumuzda yağ olarak depo edilir, hastalıkların temeli atılmış olur. Gözde katarakt, felç, beyinde pıhtı atması, kalp hastalıkları, akciğer hastalıklarına neden olur. Bacaklarda diz ağrıları, ayaklarda damar bozuklukları, deri hastalıkları ve meme kanseri, rahim kanseri, prostat kanseri, mesane kanseri, yemek borusu kanseri ve karaciğer kanserine neden olur. Bunların tümü kendi elimizdedir ve önlemek kendi elimizdedir. Hastalanmışsak da düzelmek elimizdedir. Hiçbiri genetik değildir.

"ŞEKER EN TEHLİKELİ BESİN!"
Karatay, ayrıca şekeri mümkünse hiç tüketmeyin dedi ve bir adet kesme şekerin bir insanın günlük tüm şeker ihtiyacını karşılayabileceğini, ondan fazlasının ise zehir olduğunu ifade etti.
Şekerin zehir olduğunu her fırsatta dile getiren Prof. Dr. Canan Karatay, şekerin karaciğeri mahvettiğini vurguluyor. Prof. Dr. Karatay, şekerin tehlikeli besin olduğunu belirtiyor ve şeker için şunları söylüyor: En tatlı zehir şeker, karaciğeri mahveder. Bütün hastalıkların temelini en tatlı zehir şeker atar. Şeker tüketimi şeker hastalığı, obezite, Alzheimer, depresyon, Parkinson, kanser hastalıklarına neden olur.