Son dakika göğüs ağrısı haberleri ile ilgili Posta.com.tr'ye eklenen tüm haberler bu sayfada yer almaktadır. Geçmişte yaşanan göğüs ağrısı gelişmeleri, bugün yaşanan en flaş gelişmeler ve çok daha fazlası sürekli güncel olan göğüs ağrısı haber sayfamızda...
İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Sena Arıcı, iki haftadan uzun süren, dinlenmeyle geçmeyen halsizlik ve yorgunluğun; kalp ve damar hastalıkları, anemi, tiroit veya metabolizma hastalıklarına işaret ettiğine dikkat çekerek bu durumda doktora başvurulması uyarısında bulundu.
Kış aylarında hava sıcaklıklarının düşmesinin kalp hastaları için ciddi riskler oluşturabileceğini belirten Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bilal Boztosun, soğuk havanın kalbin iş yükünü arttırdığını, damar spazmlarına ve kalp krizine yol açabildiğini belirterek Prof. Dr. Boztosun, “Vücudumuzu belli bir ısıda tutmamız gerekiyor. Özellikle hava sıcaklığı düştükçe kalple ilgili sıkıntılar artar. Kalp bir taraftan vücudu belli bir derecede tutmaya, ısıtmaya çalışıyor. Diğer taraftan da eğer kalbinizle ilgili bir sorununuz varsa bu kalbin iş yükünü daha da artırıyor. Kalp hastaları dışarı çıkarken mutlaka kalın kıyafetler giymeli, vücutlarını korumalı” dedi.
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Esra Kilim, çocuklarda uzun süren öksürüğün ciddi sağlık sorunlarına işaret edebileceği konusunda aileleri uyardı.
Son yıllarda tanınırlığı artan kırık kalp sendromu, göğüs ağrısı ile kendini gösteriyor ve kalbin aniden fonksiyonlarını kaybetmesine yol açabiliyor. Bu sendrom, tedavi edilmediğinde ciddi sonuçlara yol açarak ölüme dahi neden olabiliyor. Erken tanı ve tedavi büyük önem taşıyor. Kardiyoloji Bölümü Uzmanı Dr. İsmail Erdoğu, İHA'ya kırık kalp sendromu ile ilgili bütün detayları anlattı.
Dr. Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Osman Uzman, kış aylarında soğuk havalarda kalp krizi riskinin arttığına dikkat çekti.
Kardiyoloji Uzm. Doç. Dr. Semra Topcu, influenza (grip) virüsü gibi viral enfeksiyonların bazı riskli hasta gruplarında kalbi yorup zayıf düşürebileceğini ve kalp kası iltihabi hastalığına yol açabildiğini söyledi.
Kalp kapağı hastalıklarının son yıllarda görülme sıklığının arttığına işaret eden Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Selim İsbir, toplumun giderek yaşlanması ve beklenen yaşam süresinin uzamasının bu tabloyu ortaya çıkaran en önemli etken olduğunu söyledi. Sorunun yeterince tanınmaması nedeniyle en önemli belirtilerden biri olan nefes darlığı ve kalp ritim bozukluğunun atlanabildiğini söyleyen Prof. Dr. İsbir, “Kalp kapak hastalıkları erken teşhis edilmediğinde yalnızca sağlığı değil, ekonomiyi de etkiliyor" dedi.
Karın ağrısı, bulantı ve kusma gibi hazımsızlık şikayetlerinin genellikle yemek borusu, mide, safra kesesi veya bağırsaklarla ilgili sorunları işaret ettiğini söyleyen Kardiyoloji Uzmanı Dr. Alirıza Erbay, “Ancak, bu belirtiler bazen kalp hastalıklarının habercisi olabilir” dedi.
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, solunum yolu enfeksiyonlarının en sık görüldüğü kış aylarında, zatürre hastalığının grip ya da soğuk algınlığıyla karıştırılabileceğini ancak bazı kritik belirtilerin ayırt edici olduğunu belirterek, uyarılarda bulundu. Özlü, "Şu sıralar pek çok hasta zatürreyi fark edemiyor ve teşhiste geç kalıyor. Oysa zatürrede erken tanı çok önemli. Hekimin, 4 saat içinde doğru tedaviye başlaması, zatürreye bağlı ölümleri anlamlı şekilde azaltıyor" dedi.
Erzurum'da aynı gün yaşanan iki ambulans kazası acil tıp teknisyeni Muhammet Enes Alptekin ile eşi Elanur Alptekin'in hayatlarını allak bullak etti. Her ikisi de bu kazalardan yaralı kurtuldu. Acı olan, Elanur'un yaralı eşine müdahale için giderken kendisinin de bir kazada yaralanmasıydı...
Birçok hastalığın doğrudan ya da dolaylı yoldan bile olsa beslenmeyle alakası vardır. Hastalığın tedavisinde ise kullanılan ilaçlarla birlikte yine beslenme listesi büyük önem taşıyor. Diyetisyen Tuğçe Yardal, Gastrointestinal sistemi hastalıkları hakkında bilgi verdi.
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Sinem İliaz, ‘Verem Eğitim ve Farkındalık Haftası’ dolayısıyla açıklamalarda bulundu. Erken tanı ve aşının önemine değinen Prof. Dr. İliaz, Türkiye’de tüberküloz ölüm oranının yüzde 6 olduğunu ve tanı konulan hastaların yüzde 85’nin tedavi edildiğini belirtti. Verem aşısının, 2 aylık bebeklere bir kereye mahsus yapıldığını anlatan Prof. Dr. İliaz, “Eğer o yaşta aşılanma yapılmadıysa en fazla 6 yaşına kadar yapılmalı. Bundan sonra yapılacak aşının herhangi bir koruyuculuğu bulunmuyor” dedi.
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Mine Önal Zatürre (pnömoni) hakkında bilgi verdi. Uzman Dr. Önal, zatürre ile ilgili, “Zatürre akciğer dokusu enfeksiyonudur. Her yaş grubunda ve her mevsimde görülebilmekle birlikte kış aylarında ve ileri yaşlarda sıklığı artmaktadır. Enfeksiyona bağlı ölümlerde birinci sırada yer alır. Günümüzde antibiyotiklerin yaygın kullanımı ve bağışıklama (aşılama) politikaları sayesinde enfeksiyon hastalıklarından ölümler giderek azalırken zatürre halen yüksek ölüm ve sakatlanma (sekel) riski taşımaktadır. Tanı ve tedavideki gecikmeler ölüm riskini artırmaktadır” diye konuştu.
Şarkıları, kendine has yorumu ve kurucusu olduğu AHBAP Derneği ile sayısız yardımsevere ulaşan Haluk Levent, dün şiddetli göğüs ağrısı nedeniyle hastaneye kaldırıldı. Bugün anjiyo yapılan Levent'in doktoru yaptığı açıklamada "Anjiyo yapıldı. Strese bağlı kan akışında yavaşlama tespit edildi” dedi. Başarılarıyla ve küllerinden yeniden doğduğu hayatıyla da adından söz ettiren Haluk Levent'in hayat hikayesini sizler için derledik.
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Mine Önal, zatürrenin her mevsimde görülebildiğini özellikle kış aylarında ve ileri yaşlarda sıklığının arttığına dikkat çekerek “Tanı ve tedavideki gecikmeler ölüm ve sekel riskini artırmaktadır” dedi.
Önceki gün göğüs ağrısı şikayetiyle apar topar hastaneye kaldırılan sanatçı Haluk Levent'in sağlık durumuyla ilgili açıklama geldi. Bugün anjiyo olan sanatçının doktoru genel durumu hakkında bilgi verdi.
Kış ayları, soğuk yüzünü göstermeye başladı. Aciller; öksüren, ateşlenen ve göğüs ağrısı çeken hastalarla dolup taşıyor. Hastanelere yapılan başvuruların nedenlerden biri de pnömoni. Halk arasında zatürre olarak bilinen bu hastalık, sıradan bir üşütmenin çok daha ötesinde. Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Aygül Güzel, pnömoni ile ilgili tüm detayları açıklıyor.
Psikiyatri Uzmanı Dr. Özlem Gül, panik bozukluğun günümüzde yaygın olarak görüldüğünü söyleyerek, “Panik bozukluk, sık sık tekrarlayan panik atak ile karakterizedir. Aniden ortaya çıkan ve zaman zaman tekrarlayan, insanı dehşet içinde bırakan yoğun sıkıntı ya da korku nöbetleridir, birdenbire başlar, giderek şiddetlenir ve 10 dakika içinde şiddeti en yoğun düzeye çıkar; çoğu zaman 10-30 dakika devam ettikten sonra kendiliğinden geçer. Kişi kalp krizi ya da felç geçirdiği hissine kapılarak yoğun bir korku yaşar. Bazen de başında bir tuhaflık, sersemlik, kendisini ya da çevresini garip ya da değişik hissetme gibi duyguların ortaya çıkmasıyla, kontrolünü kaybetmeye ya da çıldırmaya başladığını düşünerek kendisine ya da çevresindekilere zarar vermekten korkmaya başlar” diye konuştu.
Uzm. Dr. Özlem Gül, panik bozukluk ve panik atak hakkında bilgi vererek, “Yapılan araştırmalara göre toplumdaki herhangi 100 kişiden 3-4’ü panik bozukluk yaşamakta ve bu durum kadınlarda erkeklere göre daha fazla görülmektedir” dedi.
Farklı hastalıkların üşüme hissi oluşturabileceğine dikkat çeken İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Hakani Hazar, “Solunum yolu, mide-bağırsak ve idrar yolu enfeksiyonları, menenjit, hipotiroidi, romatolojik hastalıklar, mineral eksiklikleri, kalp-damar hastalıkları, diyabet, böbrek hastalıkları ve hipotermi üşüme hissi oluşturabilir. Üşüme vücutta yeteri kadar D vitamini bulunmadığında olabilir. Yorgunluk, kemik ve kaslarda güç kaybı, vücut ağrısı, üşüme, uykusuzluk ve yaraların daha geç iyileşmesi görülen semptomlardır” dedi.
Göğüs Cerrahisi Uzmanı Opr. Dr. Volkan Yılmaz, “Kansere bağlı ölümler, dünyada kardiyovasküler hastalıklardan sonra ikinci sırada yer alırken, bu ölümlerin en büyük sebebi akciğer kanseri olarak kaydediliyor. Akciğer kanseri görülme sıklığı yaşla birlikte artış gösteriyor ve genellikle 50-70 yaş arasında görülmektedir” dedi.
Soğuk havanın kendini göstermesiyle insan vücudunda da değişiklikler olduğunu söyleyen Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ayça Türer Cabbar, özellikle kış aylarında kalp sağlığını korumanın kritik önem taşıdığını dile getirdi. Kalbi korumak için 10 öneri veren Doç. Dr. Cabbar, “Dengeli beslenin, düzenli egzersiz yapın. Kan basıncınızı takip edin, enfeksiyonlardan korunun. Stresten uzak durun, uyku düzeninizi koruyun. Enfeksiyona dikkat edin, tütün ürünlerinden uzak durun” dedi.
Çocuklarda bronşitin genellikle kısa süreli (akut) ortaya çıktığını ve sıklıkla viral enfeksiyonlara bağlı olduğunu belirten Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Pınar Karadeniz, “Bronşit genellikle sonbahar ve kış aylarında daha sık görülür. Bunun birkaç nedeni vardır. Soğuk havalar, virüslerin daha kolay yayılmasını sağlar. Kapalı ve kalabalık ortamlar enfeksiyon riskini artırır” dedi.