“Aşkın ve ilişkinin kuralları yeniden yazılıyor.” İrem Hattat, ‘Online Flört ve Online Romantizm’ kitabında tam olarak bunu söylüyor ve yakın gelecekte sadece aşkın ya da romantizmin değil cinselliğin de ‘sanal dünya’ya taşınma ihtimalinden söz ediyor. Teknolojiyle birlikte değişen ilişki modellerini ve bu konuda, gelecekte bizi nelerin beklediğini konuştuk. Oya Çınar / oya.cinar@posta.com.tr
Hayatı, ilişkileri artık tamamen ‘online’ yaşayanlar kadar itiraz edenlerin de sayısı epey fazla. Bu bir trend mi? Teknolojinin nimetlerine doyduktan sonra insanlar yine gerçek romantizmi mi arayacak, yoksa gelecekte ‘online’ olan her şey tüm hayatı ele mi geçirecek?
Aynı şeyi kitabı yazma sürecimde, araştırmaları yaparken sık sık düşündüm. Aslında üzerinde durduğum nokta ilişkiler. İlişkiler her ne kadar ‘online’ başlasa ve bir süre ‘online’ devam etse de esas bir ilişki adını verebilmemiz ancak bu iki kişi gerçek dünyada buluşup, birbirlerini hissedip, birbirlerinin yaşantılarına uyum sağlayabildikleri zaman mümkün oluyor. Online iletişimi çok seviyoruz çünkü bizden hiçbir talebi yok, bizi denetlemiyor ve ‘offline’ olduğumuz anda hayatımızdan çıkıp gidiyor. Ancak bence insan olmanın en heyecan verici yanı, duygusal ve fiziksel olarak yüz yüze iletişimden geçiyor.
“Bu yeni ilişki formatını sadece bekarlar ya da yalnız olanlar değil; evli, mutsuz ya da yıpranmış ilişkilerin tarafları da kullanıyor” diyorsunuz. Var olan ilişkide gerçeklik duygusunu kaybedenlerin yine gerçek dışı bir alanda aşkı araması ironik değil mi?
Modern hayatta yaşadığımız ilişkilerde artık kimse rutine, monotonluğa veya ufak tartışmalara dahi katlanmak istemiyor. Bu sorunlarla başa çıkmak yerine, sanal dünya çok rahat ve basit bir kaçış. Biraz bilinçli, biraz da bilinçdışı bir şekilde kendimize gerçek hayatın sorunlarının ulaşamadığı bir dünya yaratıyoruz. Kendimiz de bu yalanlara inanıyoruz çünkü istediğimiz ve gerçek dünyada bulamadığımız ilgiyi, değerli olduğumuz hissini bu sanal ortamda yakalıyoruz.
YAPAY ZEKA İLE SEVİŞME KONUSUNDA KADINLAR DAHA TUTUCU
“Sadece romantizm değil, cinsellik de online platformlara taşındı. Bunun bir adım sonrası gerçek kişilerle değil, yapay zeka ile yaşanan mahrem anlar olabilir” tespitiniz bana ürkütücü geldi. Yapay zeka ile yaşanan cinsellik, insan ruhunu ne kadar, nasıl doyurabilir?
Biz kadınlar olarak bu konuda daha tutucuyuz çünkü bizim için cinsellik duygusal paylaşım olmadan bir değer arz etmiyor. Biz konuya sadece bedensel değil; ruhsal, zihinsel ve bedensel olarak daha bütüncül bakıyoruz. Bu nedenle araştırmalarım sırasında özellikle kadın kullanıcıların sanal karakterlerle olan ilişkilerinin şekline şaşırmıştım. Karar verebildikleri seçenekler arasında arkadaşlık, mentorluk, romantik ilişkiler tarzı alternatifler mevcut. Ancak erkekler için cinsellik daha anlık doyum anlamına geldiğinden, onlar için seks robotları veya yapay zeka programlarıyla cinsel içerikli paylaşımlar gitgide normalleşmeye başlıyor.
Tinder; misyonunu “Yeni bağlantılar sağlamak, insanları, başka türlü tanışamayacağı kişilerle bir araya getirmek” olarak açıklıyor. Teknolojinin insanlara en cazip gelen yanı kolay ulaşım sağlaması mı?
Evimizde otururken parmağımızla yaptığımız basit bir tıklama, silme ya da kaydırma hareketiyle daha önce benzeri yaşanmamış karşı cinsle ilişki arama, bulma ve sonlandırma gücünü elimizde tutuyoruz. Bir anlamda online ilişkiler sosyal hayatın çok farklı bir şekilde özelleşmesinin hem sebebi hem de sonucu. Bizden haberdar olan ve bizim haberdar olduğumuz insanların sayısı arttığı gibi, onlarla iletişim içine girme olasılığımız da artıyor. Karşı cinsler arası iletişim hızlanıyor, ilişkiye geçme biçimleri çeşitleniyor.
Her şeyin online’a taşındığı bir dünyada, kitapta bahsettiğiniz ‘mükemmel aşk’ ya da ‘mükemmel aşık’ kavramları gerçek hayatta karşılık bulacak mı?
Bence gerçek dünyaya taşınmayan hiçbir ilişki mükemmel olamaz. Çünkü gerçek duyguların, iniş çıkışların, gayretin, niyetin bir toplamıdır mükemmel ilişki. Bu testlerden geçmeyen bir ilişki, biz ne kadar ‘mükemmel’ olarak etiketlesek de suni kalmaya mahkumdur.
ONLINE FLÖRT UYGULAMALARI, KİŞİSEL PAZARLAMA ALANLARI
Araştırmanıza ve deneyimlerinize dayanarak; yeni (online) ilişki modelini tercih edenlerin genel karakter özelliklerinde çok belirgin ortak yanlar var mı?
Bu ilişkilerde bazılarının amacı bir gecelik ilişki arayışı, bazıları kısa süreli ‘takılmak’ istiyor. Bazıları ise kısa süreli başlayıp akışına bırakıyor. Ama bu yüzeysel düşüncelerin ötesinde herkesin umudunun gerçekten sevdiği, sevildiği ve derin bir iletişim sağladığı ‘doğru kişi’yi bulmak olduğunu düşünüyorum. Bağlanma sorunu her yerde. Tinder jenerasyonu bağlanmaktan korkuyor veya bağlanmaktan kaçınıyor. ‘Arayışta olmak’ ve ‘doğru insanı bulmak’ eskisinden son derece farklı kavramlar. Bu da flört hakkında beklentilerimizin neden bu kadar değiştiğini anlatıyor. Özellikle online flört sitelerinin ve uygulamalarının belki de aklınıza hiç gelmeyen bir yönü var.
Nedir o yön?
Bu siteler ilişkileri nesneleştiren, yakınlaşmaya ekonomik mantık getiren bir ‘Truva atı’ görevi görüyor. Online platformlar rekabetin, kişisel pazarlamanın ve tercih stratejilerinin olduğu pazar yerleri. Bu pazarda aşka olan inancımız kaybolurken, bağlanmaya olan korkularımız yükselişe geçiyor.
- 40 yıllık yoğurtçunun sırrı! Taş gibi yoğurt yapmak için içerisine 15 adet ekleyin: Hem lezzetli hem şifalı, probiyotik etkisiyle vücuda iyi geliyor
- Kelle paçaya büyük rakip! Ruslar kaşık kaşık tüketiyor: Bağışıklığı çelik gibi güçlendiriyor, damar daralmasını önlüyor, lezzetli ve şifalı
- Kadir Ezildi tarifini verdi! Yağmura çamura meydan okuyor: Temizlik suyuna 1 çay bardağı ekleyin
- Yılbaşı gecesi yastığınızın altına 1 tane koyun! Resmen para mıknatısına dönüştürüyor, aşk, şans, bolluk ve bereket enerjisini anında çekiyor!
- Canan Karatay'ın favorileri arasında! 7000 yıldır ilaç niyetine kullanılıyor, sıcak suya 1 kaşık ekleyince kolesterolün kökünü kazıyor! Bel, basen, göbeği eritmenin sırrı