Kalp krizi geçirdiğimizi nasıl anlarız?
Kalp krizi belirtileri öncü depremleri andırır. Bir kısmını hissederiz bir kısmın hissetmeyebiliriz. Kalp krizinde de bazen birden göğsümüzde bir ağrı oluşur. Kalp ve damar cerrahisi uzmanı Prof. Dr. Yusuf Kalko kalp krizi geçirdiğimizi nasıl anlarız, kalp krizi belirtileri nelerdir sorularının cevaplarını verdi.
Kalp krizi belirtileri bazen kolumuza ve çenemize vuran bir ağrı olur. Genelde bu ağrılar solda hissedilir ama bazen atipik de olur yani sağdan sola gezen bir ağrı şeklinde de kendini gösterebilir. Kalp krizine gelmeden önceki bu öncü ağrılar çok şiddetli değildir. Yanma hissi duyulur, midede ekşime hissi duyulur. Hastalar bunu reflüye bağlar çoğu zaman. Hafif yürüyünce bu ağrı daha da artıyorsa bu kalp krizinin öncü belirtisidir.
Kalp krizi anında yaşanan ağrı ise çok şiddetlidir. İçinizde bir şey yırtılıyormuş gibi bir his oluşur, ya da göğsünüzde çok ciddi bir baskı hissedersiniz. Yürüyemezsiniz bu durumda ve nefes nefese kalırsınız. Böyle bir durumda hemen bir sağlık kuruluşuna başvurmak gerekir.
Özellikle gençler bu durumu daha da önemsemeli. Yaşlılarda 70 sene iyi kötü kalp dayanmıştır. Kalp damarı da 70 senede tıkanmıştır. O tıkanana kadar yan dallar yani kılcal damarlar kalbi koruyor bir şekilde ama genç bir insanda adaptasyon olmadığı için kalp yan dalları gelişmediği için gençlerde kalp krizinin ölümle sonuçlanma olasılığı çok yüksek.
Bu durumda yapılması gereken en önemli şeyler şunlar.
Bir an önce sağlık kuruluşuna ulaşmak gerekir. 112 Acil’i beklememek gerekir. Hemen bir araca atıp hastayı hastaneye yetiştirmek gerekir. Krizde hastaya evde hemen bir aspirin içirmek gerekir. Her kalp hastasının evinde mutlaka tansiyon aleti olmalı ve tansiyonuna bakılmalı.
Anında yapılacak müdahale hayat kurtarabilir. Eskiden kalp hastaları hemen anjiyoya alınmazdı bekletilirdi. Şimdi hastalar hemen anjiyoya alınıyor. Anjiyoda hemen bakılıp kalp damarı eğer tıkalıysa hızlı bir şekilde pıhtı eriticiler veriliyor. Gerekiyorsa balon, stent gibi uygulamalar yapılıyor. Bu kalp büyük hasar görmeden insanların hayatının kurtulmasını sağlıyor. Bu çok önemli. Kalp krizi geçiren bir insanın en kısa sürede anjiyo yapan bir sağlık kuruluşuna ulaştırılması gerekiyor.
Türkiye’de hemen hemen her hastanede anjiyo var artık. Bu büyük bir avantaj. 30 yıl önce dedelerimiz kalp krizinden ölürken bu ülkede hala kalp krizinden insanlar ölüyorsa bu o insanların kendilerini hakikaten hiç sevmedikleri ve maalesef bu durumu atladıkları anlamına gelir. Kalp krizi geliyorum der her zaman birden pat diye kalp krizi geçirmez insan. Çok anormal bir şey olmadığı müddetçe bu olmaz.
Kalp krizi belirtileri ne zaman gelmeye başlar?
Bunu şöyle düşünün. Göğsünüzde sürekli iç gıdıklayıcı bir ağrı varsa, yürürken bu ağrı artıyorsa, otururken azalıyorsa, koştuğunuz zaman rahatsızlığınız artıyorsa ve koşamıyorsanız, kolunuza çenenize yüzünüze ve boynunuza doğru yaylıyorsa göğsünüzdeki ağrı o zaman koroner arter hastasınızdır. Biz buna vitrin hastalığı da diyoruz. Yürürken göğsünüz ağrır, vitrine bakarsınız biraz dinlenirsiniz bu ağrı hafifler.
Kalp çok kanlanan bir organ ve kalbi besleyen kılcal damarla koroner damarlar var. 90 kilometre hızla giden bir araç az benzin yakar. Araba almaya gittiğiniz zaman 100 kilometrede 6 litre derler halbuki o 100 kilometrede 6 litre dediği şey sabit hızla yaktığı yakıttır yani 90 kilometre hızda. Siz gaza ne kadar çok basarsanız araç o kadar çok benzin tüketir. Kalp de öyledir. Siz ne kadar çok efor yaparsanız, ne kadar çok yürürseniz, koşarsanız, zıplarsanız kalbin kan ihtiyacı artar. Eğer koroner damarlarda darlık varsa, tıkanıklık varsa biz buna koroner yetmezlik diyoruz. Kalp çok çalışıp kan istediğinde kan sunamadığın zaman kalp kası şişer. Nasıl ki bacak damarı tıkanın bir hastanın çok yürüdüğünde bacağı şişiyorsa kalp kası da şişer ve acil oksijen ister. Oksijensiz kaldığı için de orada asit birikir ve bunu atamaz çünkü oksijenli kan gelmez. Bu sefer kalp depoları yıkmaya başlar ve kalpte hasar gelişir. Bu sefer kalp krizi dediğimiz hadise gelişir. Bu enfaktüsler yüzde 90 öncü belirtiler veriri. Önce vitrin hastalığı olarak başlar, sonra biraz daha ilerler oturduğun veya yattığın yerde şikayetler gelişmeye başlar. Bu biraz daha ciddidir. Yarım saat kadar sürebilir. Sonra bir türlü durdurulamayan göğüs ağrıları başlar. İşte o zaman iş işten geçmiştir. En kısa sürede acil müdahale gerekir. Çünkü tıkalı damarın yerine göre semptomlar değişir. Ana damarında ciddi tıkanıklık varsa hastanın kalbi dursa ya da kalp masajı ihtiyacı olsa kolay kolay dönmez bu hasta acil bypass olması gerekir.
Gizli kalbe dikkat!
Bazı insanlar yaşları genç olmasına rağmen doğuştan bazı kalp hastalıkları vardır. Kalbi delik olanlar, başka sıkıntısı olanlar, kalp kas hastalığı (kardiyomiyopati) olanlar var. Bunların dışında bir de kas köprüleri oluyor. Koroner damarlar kalbin kıvrımları arasında kasların kıvrımları arasında oluktan geçerler. O oluklardan geçerken aynı bir cadde üzerindeki asma köprüler gibi o kaslar da köprü oluşturuyor. Doğuştan gelen bir kas bandıdır bu. Normal şartlarda istirahat halindeyken hiçbir şey hissetmez bu hastalar. Çünkü kalp rahat çalışır o köprü çok engellemez. Ama efor esnasında bu durum sıkıntı yaratır. Mesela futbolcularda pat diye sahada yığıldıklarını görebiliyoruz. Bu durum kas köprüsünden dolayı kaynaklanabiliyor. Kalbin o bölgesine damar tıkanmış gibi kan gitmiyor ve futbolcu olduğu yerde yığılıyor ve kalbi aniden duruyor. Bu durum efor testinde asla görünmez. Yeni çıkan sanal anjiyolar var kas köprüleri bu tetkik yöntemi ile ortaya çıkabiliyor. Özellikle ağır sporlar yapanlar, futbolcular, atletler, maraton koşanlar, yüzücüler ve özellikle yaşı genç olanlar ve ailede sebepsiz yere ani ölüm hikayesi olanlar buna mutlaka baktırmalılar. Eğer kas köprüsü saptanırsa ağır spordan mutlaka kaçınmalar gerekir.
Kalp romatizması nedir?
Günümüzde artık kalp romatizması çok gündemde. Kalp romatizması 1970-80-90’lı yıllarda çok görülüyordu. Kalp romatizması toplumların geri kalmışlığı ile doğru orantılı. Çünkü bademcik iltihabı olup eskiden penisilin kullanmayan ya da tedavi görmeyen insanlarda hemen bir yıl sonra kalp romatizması olmuyor. Yirmi yıl sonra otuz yıl sonra orada oluşan antikorlar ve orada oluşan immünite olayı kalp kapağına geliyor oturuyor ve zamanla kalp kapağını çürütüyor. Kalp romatizması dediğimiz kapakta, kalp zarında, kalp kasında sıkıntı oluyor ve romatizma kalbe vurmuş oluyor.
Ama günümüzde artık romatizmal kalp hastalıklarını çok nadir görüyoruz. Geliyorsa da geri kalmış bölgelerden ya da ülkelerden geliyor. Doğu, güney doğu Anadolu’da da artık eskisi gibi yok. Ama Suriye’den gelebilir. Romarizmal kalp hastalığının eskisi kadar görülmemesi toplumumuzun gelişmişliğini gösteren bir gösterge. Avrupa’da sömürgeler dışındaki bölgelerde romatizmal kalp hastalığı yok denecek kadar az. Türkiye’de yavaş yavaş azalıyor. Biz eskiden ayda onlarca yüzlerce kalp kapağı değiştirirdik romatizmadan dolayı bunların sayısı giderek azaldı. Belki 10 yıl sonra Türkiye’de hiç görülmeyecek.
Belirtiler tutulan bölgeye göre değişir. Eforla nefes darlığı, çabuk yorulma, çarpıntı, Bacaklarda ve karında şişme gibi belirtiler verebilir. Eğer romatizmal kalp hastalığı tanısı kondu ise bir hastaya mutlaka yaptıracağı herhangi bir işlemden önce ve sonra antibiyotik almak zorunda. Diş çektirmesi gerekir mesela, öncesi ve sonrası mutlaka antibiyotik alması gerekir. ya da apandisit ameliyatı olacak bu kişi. Mutlaka ameliyat öncesi ve sonrası antibiyotik almak zorunda. Bu hastalar basit işlemler için bile doktorlarına romatizmal kalp veya kapak hastalığını olduğunu söylemek zorundalar. Çünkü zaten hasarlı bir kalp bölgeleri olduğu için mikropların ilk gidip oturacağı yer bu bölgedir. O zaman da endokardit dediğimiz ölümcül sonuçlar ortaya çıkabiliyor.
Kalp yetmezliği nedir?
Kalp yetmezliği sağ kalp ve sol kalp diye değişir. Sağ kalp yetmezliğinde vücutta ileri derecede ödem, çok ciddi nefes darlığı, karında şişlik, huzursuzluk, uykusuzluk, hasta oturduğu yerde bile uyuyamaz gece üç yastıkla yatar, oksijen açlığı içerişinde gece pencereyi açar bu insanlar nefes alamazlar, idrarını doğru dürüst yapamazlar, ayakları şişer, karınları şişer, kabızlık çekerler.
Kalp yetmezliğinin sebebi de önemli. Normalde kalp odacıkları arasında kapaklar var. o kapakların kaçırması, darlığı ya da yüksek tansiyona bağlı kalbin yetmezliği, kardiyomiyopati dediğimiz kas hastalığı… birçok sebebi var kalp yetmezliğinin.
Posta.com.tr