Çocuğunuzda demir eksikliği olduğunu nasıl anlarsınız?
Vücudun en temel ihtiyaçlarından biri olan ve besinlerle alınan demirin eksikliği pek çok sağlık sorununa yol açabiliyor. Gelişmekte olan ülkelerde, okul çağındaki çocukların yaklaşık yüzde 50'sinde demir eksikliği anemisi tespit ediliyor
Bebeklik ve çocukluk döneminin en sık görülen kan hastalığı olan demir eksikliği anemisi, dünya nüfusunun yüzde 70-80’inde çeşitli hastalıkların görülmesinde büyük rol oynuyor.
Memorial Ankara Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Sami Akbuğa, çocuklarda demir eksikliği ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.
ZİHİNSEL VE FİZİKSEL ETKİLİYOR
Ülkemizde değişik yaş gruplarında yapılan geniş kapsamlı çalışmalarda, demir eksikliği anemisinin yüzde30 ila yüzde 78 arasında, çok yüksek oranlarda olduğu tespit edilmiştir. Demir eksikliği, hemoglobin oluşumunu engellemeyecek miktarda vücut demirinin eksik olmasıdır. Demir eksikliği anemisi ise demir eksikliği sonucu Hb miktarının azalmasıdır. Süt çocukluğu döneminde büyüme ve gelişmenin hızlı olması nedeni ile demir gereksinimi artmaktadır. Besin maddelerinin yeterli demir içermemesi sonucu bu dönem, demir eksikliği ve demir eksikliği anemisinin en sık görüldüğü yaş grubudur. Demir eksikliği, küçük çocuklarda düşük bilişsel test skorları, zayıflamış okul başarısı, kısalmış dikkat aralığı, gerilemiş kas fonksiyonu ve fiziksel aktiviteye neden olabilirken daha büyük çocuklarda ve yetişkinlerde zayıflamış zihinsel becerilerle ilişkilidir.
ÇOCUĞUNUZDA DEMİR EKSİKLİĞİ OLDUĞUNU NASIL ANLARSINIZ?
Anne ve babalar çocuklarındaki fiziksel ve davranışsal durumları iyi gözlemleyerek demir eksikliği olup olmadığını anlayabilirler. Demir eksikliğinin erken evreleri, anemi olmaksızın belirtilerin görülmediği bir dönem olabilir. Anemiye bağlı olarak özellikle avuç içlerinde olmak üzere deride solukluk, hızlı soluma, kalp çarpıntısı, iştahsızlık, halsizlik, huzursuzluk, dikkat eksikliği, hiperaktivite sendromu, büyüme geriliği, iştahsızlık, öğrenme fonksiyonlarında gerilik, uyku bozuklukları, nefes tutma nöbetleri, tırnak ve saçlarda kolay kırılma, kaşık tırnak, ağız kenarında yaralar, düz ve parlak dil, gibi bir dizi sorun demir eksikliği anemisinin anlaşılmasını kolaylaştırmaktadır. Ancak erken evrede durumun tespiti ve tedavi seçeneğinin belirlenebilmesi açısından doktorun belirlediği tetkiklerin yapılması uygun olacaktır.
ÇOCUĞUNUZ TOPRAK YİYORSA...
Pika, besleyici değeri olmayan yabancı madde yeme alışkanlığıdır. Kil, toprak, kağıt, kahve çekirdeği, tuz, bez, buz, kireç, kum, sabun, saç gibi maddeler en sık yenilen maddelerdir. Pika varlığında, çocuk demir eksikliği anemisi ve çinko eksikliği açısından mutlaka tetkik edilmelidir. Başlangıçta demir ve çinko eksikliği olmayabilir ancak pika devam ettikçe gelişme olasılığı fazladır. Bunların eksikliği uygun şekilde tedavi edilmelidir.
NEDENİ ARAŞTIRILMALI
Başlangıç olarak demir eksikliği anemisinin nedeni araştırılır. Özellikle süt çocukluğu ve adolesan dönemde bu duruma en sık yol açan neden, artan demir ihtiyacının beslenme ile karşılanmamasıdır. Çocukluk ve adolesan dönemde altta yatan kanama, parazitoz veya çölyak hastalığı gibi bağırsaktan demirin emiliminin bozulduğu hastalıklar araştırılmalıdır.
Tedavide öncelikle, demir eksikliğinin nedeni ortadan kaldırılır ve demir tedavisi hekimin belirleyeceği dozlarda başlanır. İlaçların emiliminin en yüksek düzeyde olması için aç karına alınması (yemeklerden 2 saat sonra) daha uygundur. Ağızdan alınan demir ilaçları ile bulantı, kusma, hazım sorunları, kabızlık, ishal, gaz, dışkının siyah renkli olması, dişlerin siyaha boyanması gibi yan etkiler olabilir. Dişlerin siyaha boyanmasını en aza indirmek için damla veya şurup formunun dilin arkasına doğru dişlerle temas etmeyecek şekilde verilmesi, ilacın meyve suyu veya su ile seyreltilerek verilmesi ve ilacın bir pipet ile verilmesi önerilir.
HANGİ YİYECEKLERİ YEDİRMELİ?
Ülkemizde bebeklere 4-6 aylık olduğu dönemde başlanan koruyucu demir tedavisinin, hekimin uygun gördüğü süre boyunca, düzenli kullanılması önemlidir. Çocuklarda demir eksikliği olması zihinsel gelişimde önemli sorunlar oluşturabilen kanda yüksek kurşun düzeylerinin olmasını da tetiklediği için koruyucu demir tedavisinin kullanılması bu açıdan da çok önemlidir.
Çocuklara demirden zengin yiyecekler uygun miktarda ve sıklıkta sunulmalıdır. Demirden zengin gıdalar dana ve koyun eti gibi kırmızı et çeşitleri, karaciğer, yumurta sarısı, mercimek-nohut gibi bakliyat ve üzüm pekmezidir. Çocuklarda bu gıdaların uygun porsiyonlar halinde her birinin haftada en az üç-dört kez tüketilmesi demirden yeterli beslenmeyi sağlar. Ispanak gibi yeşil yapraklı sebzelerde fazla demir yoktur ve bitkisel yapısı nedeniyle içeriğindeki demirin emilimi de azdır. Ama sunum amacı ne olursa olsun hiçbir gıda çocuklara zorla verilmemelidir.