Engellilerin erişiminin önündeki kamusal engeller hiç bitmiyor. Bu hafta dünyanın bambaşka bir köşesinden, Endonezya’nın başkenti Jakarta’da okuyucularla buluşan Jakarta Post’ta Wulan Kusuma Wardhani’nin kaleme aldığı bir yazıdan alıntılar yapacağım. Aslında dünyanın neresinde olursak olalım, sorunlarımızın, engellerimizin, uğruna savaştıklarımızın ne kadar aynı olduğunu göstermek istiyorum.
Tekerlekli sandalyeye bağımlı
Kamusal alanların engellilere daha uygun hale getirilmesi konusunda her geçen gün gerek ülkemizde gerek dünyanın çeşitli ülkelerinde bazı ilerlemeler kaydediliyor olsa da engellilerin haklarını güvence altına almak için yapılması gereken daha çok iş var.
Jakartalı Ilma Rivai, yürümesini engelleyen serebral palsi ile doğdu. Ailesi, evden her çıkışında ona şoförlük yapıyor. Ilma tekerlekli sandalyeye bağımlı. Birçok faaliyette bulunan genç bir kadın olarak, çalıştığı binaya girip çıkmak da dahil olmak üzere bir yerden başka bir yere gitmesi öyle kolay değil.
‘Hep yardıma ihtiyacım var’
Jakarta’da bir geliştirme danışmanlığı şirketinde çalışan, 26 yaşındaki Ilma, The Jakarta Post’a 16 Nisan’da verdiği röportajda, “Lobiye girmek için her zaman başkalarının yardımına ihtiyaç duyuyorum, rampa dar ve biraz dik.
Bir tekerlekli sandalyeye tam olarak uyum sağlamıyor. Önceki iş yerim altıncı kattaydı. Asansör arızalandı. Uzun bir süre bekledim. Asansör kısa bir süreliğine açıldı. Tekrar kapatılmadan önce zar zor binayı terk edebildim” diyor.
‘Merdivenler zorluyor’
Ilma gibi, 22 yaşındaki psikoloji öğrencisi Athiyya Larasati de engelli doğdu ve hareket edebilmek için bir yürüteç kullanıyor. Halka açık bazı yerlere erişimde engellerle karşılaşıyor. Athiyya, “Güney Jakarta’daki bir gönüllü merkezinde çok sayıda merdiven ve basamak var.
Bu da erişimimi kısıtlıyor. Tüm alışveriş merkezlerinde asansör bulunmaz, onların yürüyen merdivenleri var. Yürüteci yürüyen merdivene taşıyamıyorum. Çünkü dengemi kaybederim ve düşme riskim olur” diye yaşadığı zorluğu anlatıyor.
‘Tren istasyonlarının altyapısı zayıf’
2016’da hükümet, engellilerin erişilebilirlik hakkı için yasal bir garanti sağlayan 8/2016 sayılı ‘Engelliler Yasası’nı kabul etti. Bu yasa, devleti tüm engellileri barındırmakla yükümlü kılıyor. Ancak gerçek şu ki, engellilerin herkesle aynı haklardan yararlanabilmesi için daha çok çalışma yapılması gerekiyor.
31 yaşındaki ampute bisikletçi Ahmad, karşılaştığı en büyük zorluğun her zaman personelin yardım eksikliği ve tren istasyonlarındaki zayıf altyapı olduğunu söylüyor. 2015’ten beri demiryolunu kullanan Ahmad, “Katlanır bisikletimi perondan tren vagonuna veya tam tersi şekilde aktarmakta güçlük çekiyorum” diyor.
İstasyon görevlileri, onun yardıma ihtiyacı olduğunun çoğunlukla farkına varmıyorlar. Ahmad, Jakarta’daki bazı tren istasyonlarının dik basamakları ve rampaları olduğunu, asansörlerinin bulunmadığını ve bunun engellilerin erişimini zorlaştırdığını söylemeden edemiyor.
‘Para cezası verilmeli’
Ahmad’ın bir derdi de bisiklet yolları: “Bisikletçi olmayanların bisiklet yollarını kullanmaları tehlike oluşturuyor, koruyucu bariyerleri olan güvenli bisiklet yollarının önemi çok büyük. Yasal yaptırım gerekli. Bisiklet şeritlerinde bisiklet kullanmayanlara para cezası verilmeli" diyor.
‘Polis destek oldu’
Jakarta’nın yaya altyapısı da engelliler için bir engel. Tekerlekli sandalye kullanıcılarının caddeleri ve kaldırımları birbirine bağlayan rampalara erişmesi gerekiyor. Ilma’ya göre tekerlekli sandalye kullanarak şehrin kaldırımlarında gezinmek bile kolay değil. Ilma “Bence kaldırımlar engelli dostu değil, çünkü yeterince düz rampa yok. Çoğu dik.
Bir kadın mitingine katıldığımda, polis memuru bana rampa ile yardım etti” diye yaşadığını anlatıyor. Ayrıca Ilma, işverenlerin daha iyi bir işe alım süreci başlatmalarını istiyor. İş yerinde yapabilecekleri iyileştirmeler hakkında doğrudan geri bildirim alabilmeleri için engelli bireyleri işe alması gerektiğini söylüyor
‘Kaldırım rampaları büyük dert’
Ulaştırma ve Kalkınma Politikası Enstitüsü’nün (ITDP) kentsel planlama, toplumsal cinsiyet ve sosyal içerme kıdemli yetkilisi Deliani Siregar, kaldırım rampalarının engelliler için önemli bir endişe kaynağı olduğunu söyledi. Deliani, “Kaldırım ile yol yüzeyi arasında bir yükseklik farkı var.
Engellilerin bir kaldırımdan diğerine geçmesi veya hareket etmesi gerekiyorsa, bir rampaya ihtiyaçları var. Birçok rampa dikkatsizce inşa ediliyor ve bu sorun birçok ülkede olduğu gibi Jakarta’da da mevcut” diyor. ITDP ve erişilebilirlik de dahil olmak üzere engellilik sorunlarına odaklanan bazı sivil toplum kuruluşları yürürlükteki genelgeyi değiştirmeye zorluyor.
‘Görme engelliler de sıkıntı yaşıyor’
Deliani’ye göre, vurguladıkları kritik konulardan biri de erişilebilirlik rampalarının maksimum eğimi. Deliani “Fiziksel engellilerin yanı sıra görme engelliler de kamusal alanlara erişmekte zorlanıyorlar. Güvenli bir şekilde, görme engelli kişilerin ayaklarıyla hissedebilecekleri yükseltilmiş desenlere sahip dokunsal rehberlik ve yönlendirme sistemlerine ihtiyaçları var.
Jakarta’da kaldırımlar dokunsal kılavuzlarla donatılmış olsa bile, çoğu yanlış yerleştirilmiş. Görme engellilerin karşılaştığı bir diğer engel de erişilebilir bilgi eksikliği. Ülkemizde sokaklarda görme engellilerin ihtiyaçlarını karşılayan sesli bilgi yok denecek kadar az. Bu sorun, Braille sokak işaretleri sağlanarak azaltılabilir” diye fikrini dile getiriyor.
‘Engelli hakları güvenceye alınmalı’
Deliani, “Birçok insan evimin dışında pek çok aktivite yaptığımı öğrendikten sonra şaşırıyor. Engelliler tüm vatandaşlarla aynı haklara sahiptir ve bu hakların güvence altına alınması onlara daha fazla fırsat verir” diyerek sözlerini noktalıyor.
‘Engelleri aşacağız’
Evet, yazının tamamını okuduğunuzda göreceksiniz ki, dünyanın neresinde olursanız olun engelli bireylerin karşılaştığı sorunlar aynı. Bu engellerin tamamını yaşayan onlarca engelli kardeşimi tanıyorum. Vazgeçmek yok. Engelleri birlikte aşacağız.