11.11 kampanyası sırasında, kampanyanın başını çeken e-ticaret sitesinde türlü sıkıntılar meydana geldi.
Siren kavramının acemice kullanılarak yanlış anlaşılmalara sebebiyet verilmesine değinmeyeceğim. Zira, kampanyayı yakından tanıyanlar için neyi kastettikleri açıktı; ancak hassas bir dönemde yapılan acemice kullanılış tarzı, 10 Kasım’da Ulu Önder için çalınan sirenlere gönderme yapıldığı yönünde bir algı oluşturdu ki, bu olay bizim konumuzun çok dışında, ilgili şirkete epey zarar verdi zaten.
Konumuzun esasını teşkil eden sıkıntı ise, sitede gün boyu yaşanan teknik sıkıntılar. Site altyapısının yetersiz olması sebebiyle, kampanyanın başladığı dakikalarda çöken site yaklaşık 1.5 saat kendine gelemedi. Sonrasında ise gün boyu bu sıkıntı hep yaşandı.
Dolayısı ile sitede satış yapmak için hazırlanan mağaza sahiplerinin büyük kayıpları olduğu gibi, tüketicilerin de kayıpları oldu. Şöyle ki;
Mağaza sahipleri satış yapılacağına olan güvenle günler öncesinden reklam harcamaları yaptılar. Hem sosyal medyada harcanan reklam bütçelerinin hem sitenin kendi iç reklam mecrasına yatırılan bütçelerin önemli bir kısmı boşa gitmiş oldu. Yani mağaza sahiplerinin maddi zararları, hem harcadıkları reklam bütçesi hem de satış yapılamaması sebebiyle yoksun kaldıkları kar gibi önemli 2 kalemden oluştu. Siren olayından ötürü manevi kayba (itibar kaybına) uğrayan mağaza sahipleri dahi olmuş olabilir.
Tüketiciler yönünden ise, günler öncesinden alınmaya başlanılan indirim kuponlarını hiç kullanamama yahut verimli bir şekilde kullanamama gibi bir sorun oluştu. Elbette bu kuponları para ile alan tüketicilerin maddi zararlarının olduğu açık. Saatlerce site başında alışveriş yapmak için beklemek zorunda kalan tüketicilerin manevi bir zararı var mıdır diye düşünecek olursak, düşük ihtimal olsa da, kafamızı biraz zorladığımızda bir şeyler çıkabilir bence.
İnsanları belirli noktaya yönlendirip bir firmanın kaderi ile oynamak istemem aslında, ancak bu olayda ciddi hukuki sorunlar olduğunu da bir kenara not etmek lazım.