Banu ŞenÇanakkale'nin saklı cenneti: Biga

HABERİ PAYLAŞ

Çanakkale'nin saklı cenneti: Biga

Sahilleri, ovaları, akarsuları, gölleri, dağlarıyla doğal zenginlik potansiyeli oluşturan Biga, antik çağlara tarihlenen şehir kalıntıları, kültür ve tabiat varlıkları, doğal yaşam ve termal turizmiyle dikkat çeken bir Çanakkale ilçesi. Biga hem turistik açıdan hem de tarihi açıdan büyük bir öneme sahip.

Biga Yarımadası’na ismini veren ve antik dönemde Troas Bölgesi olarak adlandırılan yerde konumlanan Biga, tarihte birçok medeniyete ev sahipliği yapıyor. Biga çevresinde M.Ö 6. yüzyıldan bu yana yerleşimin görüldüğü ortaya konmuş. İlçe, Büyük İskender’in kıyılarında savaştığı Biga Çayı ile ikiye bölünüyor ve sınırları içerisinde iki yakayı birleştiren iki büyük köprü ile irili ufaklı sekiz köprü bulunuyor.

Haberin Devamı

Çanakkalenin saklı cenneti: Biga

KENT EKONOMİSİNİN LOKOMOTİFİ

Tarım, hayvancılık ve sanayinin birlikte sürdürülebilirliğine örnek bir bölge olan Biga’nın ekonomisini tarım ve hayvancılık belirlerken, tarıma dayalı sanayi de gelişmekte olan sektörlerden. Biga, jeopolitik öneminin yanında ekonomik açıdan da Çanakkale ekonomisinin lokomotifi konumunda.

Tarım ve hayvansal ürünlerin Çanakkale genelindeki toplam miktarının yüzde 50’si Biga’da üretiliyor. Tarım genellikle makine ile yapılırken, üst düzey teknolojiden yararlanılıyor. Son yıllarda sanayi sektöründe de önemli gelişmelerin yaşandığı Biga’da bazı sanayi kuruluşları Biga’dan dünyanın birçok ülkesine üretmiş oldukları mamulleri ihraç ediyor. İlçe; demir çelik, mobilya, enerji, gıda, maden, kimya, tekstil, deri, makine ve metal gibi sektörlerde yıllık 1 milyar doların üzerinde ihracat hacmine ulaşmış durumda.

Çanakkalenin saklı cenneti: Biga

CAZİBE MERKEZİ HALİNE GELİYOR

Yörenin verimli topraklarında buğday, pirinç, günebakan, baklagiller ve her türlü sebze, meyve yetiştiriliyor. Cevizli lokumu, peynir helvası, eti ve köftesi meşhur olan Biga’da üretilen peynir tatlısının ünü ise sınırları aşmış durumda.

Biga’nın pirinci, peynir tatlısı ve Işıkeli nohut kahvesini coğrafi işaretli ürünler haline getirmek için başvurular yapılırken, özellikle et ve süt diyarı olarak anılan Biga etinin markalaşması için de çalışmalar sürüyor. Biga, et ve süt üretimine dönük büyükbaş hayvancılığında ve kanatlı eti üretiminde Türkiye’de önemli bir merkez. Biga’da günlük 300 ton süt üretiliyor.

Haberin Devamı

Çanakkalenin saklı cenneti: Biga

Biga Belediyesi tarafından Göktepe köyünde belediyeye bedelsiz olarak kazandırılan 150 dönüm arazi üzerine Et Entegre Tesisi, Hayvan Pazarı, Kamyon Garajı ve Sosyal Tesisleri ile Nakliyeciler Sitesi projelerinin hayata geçmesiyle şehirin cazibe merkezi haline geleceği ön görülüyor. Köklü tarihi geçmişe sahip olan Biga’nın turizm envanteri ve destinasyonuna baktığımızda aynı zamanda turizm kenti olduğunu da söyleyebiliriz. Parion Antik Kenti, Priapos, Nilüfer Gölü, Abdiağa Çağlayanı, Granikos Savaş Alanı, kadim İpek Yolu, mavi bayraklı plajları, şifalı suyu, kaplıcaları ve kırsal zenginlikleri bulunur. Biga Belediye Başkanı Bülent Erdoğan ile Biga’yı konuşuyoruz.

Çanakkalenin saklı cenneti: Biga

BİR ASIRI DEVİRDİ

18 Eylül 1922’de düşman işgalinden kurtulan Biga’da 100. yıl heyecanının yaşandığını söyleyen Erdoğan, “Tarihi, doğal güzellikleri, vatansever ve çalışkan insanlarıyla ülkemizin müstesna şehirlerinden olan Biga’mızın düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yıl dönümünü kutlamanın gururunu ve mutluluğunu yaşadık. Gönüllerin Şehri Biga’mız en eski çağlardan itibaren çeşitli insan topluluklarının ve medeniyetlerinin gelişip yaşadığı eşsiz bir coğrafya oldu. Köklü tarihiyle yüzyıllardır sayısız savaş ve mücadele atlattı. Ülkemizin manevi başkenti Çanakkale gibi dünyanın stratejik bakımından en önemli bölgesi Biga topraklarında Kurtuluş Savaşı’nın önemli gelişmeleri yaşandı. 100. yıl bizim görev yılımıza nasip oldu. Biga’mızın düşman işgalinden kurtuluşunun üzerinden tam bir asır geçti. Kurtuluş etkinlikleri şehrin her yanında çoşku yaşattı” diyor.

Haberin Devamı

Çanakkalenin saklı cenneti: Biga

TARİH VE DOĞA GÜN YÜZÜNE ÇIKIYOR

Erdoğan, şöyle devam ediyor:

“Şimdiki adıyla Kemer köyümüzün antik dönemdeki adı Parion. Biga’mız kuruluşundan itibaren birçok medeniyete ev sahipliği yapmış. Burada yani Parion’da 2 bin yıl önce 80 bin kişi yaşamış. Büyük İskender’in Anadolu’ya geçtiği ve Persleri yendiği yer Biga topraklarıdır. Osmanlı döneminde sancaklık yapan Biga toraklarında çok uzun bir tarihi yolculuğa çıkabilirsiniz. Biga’mızın turizm destinasyonuna baktığımızda; etimiz, sütümüz ve özellikle köftemiz meşhur. Doğal güzelliklerimiz ve termal suyumuz bulunuyor. Nilüfer Gölümüz var ve su üzerinde nilüfer çiçekleri açmakta. Nilüfer Gölü projemiz tamamlanarak halkın hizmetine açıldı. İlçenin doğa turizmine büyük katkı sağlayacak Abdiağa Çağlayan Trekking Parkuru projesinin startını verdik. Doğaseverlerin yeni rotası haline gelecek trekking projemiz olarak tanımlıyoruz. Parion Antik Kenti toprak alandan her gün yeni bir tarihi bilgi, yaşam kalıntıları ve eserler çıkıyor. Kazılar 2005 yılından bu yana sürmekte. Dikkat çekici kalıntılar hepimizi çok heyecanlandırıyor. Buradaki tarih ve medeniyet gün yüzüne çıkarılarak hem turizme kazandırılacak hem de geleceğe aktarılacaktır.”

Çanakkalenin saklı cenneti: Biga

GIDA CENNETİ OLMAYA ADAY

“Birçok ilde veya ilçede ya hayvancılık, ya tarım, ya da turizm öne çıkar. Ama Biga’da olmayan hiçbir şey yok” diyen Erdoğan, şu ifadelere yer veriyor:

“Onun için geçmiş tarihimiz ve kültürümüzden aldığımız deneyimle Biga’yı, bugün getirdiğimiz noktayı hep birlikte yaşıyoruz. Yerel yönetim olarak tarımla alakalı topraklarımızı ve lojistiği de değerlendirdiğimiz zaman topraklarımızı çok iyi kullanmadığımızı görüyoruz. Bölgemizde Tarım OSB, kapalı seracılık ve kapalı üretimle alakalı çalışmalara başladık. Neticelendiğinde Biga’da sadece çeltik, domates, biber gibi ürünlerin haricinde, çiçekçilik başta olmak üzere sera üretiminin de olduğunu göreceğiz. Hayvancılığı geliştirmek ve Biga’mızı markalaştırmak için Göktepe Köyü’nde vasfını yitirmiş 155 bin metrekare mera alanında hem hayvan pazarımızı modernize edeceğiz hem de et entegre tesisimizle Biga etinin markalaşmasının önünü açmış olacağız. Tarım ve hayvancılıktaki modernizasyon, buna bağlı üretim potansiyelinin yükselişi, Bakacak ve Taşoluk barajlarının devreye girmesiyle binlerce dönümlük yeni arazilerin sulanabilir olması çerçevesinde ilçemiz, gıda cenneti olmaya aday. OSB’deki fabrika bacalarının yükselişi, büyük sanayi kuruluşlarının yatırımlarını artırması şehrimizin sanayi merkezi de olacağını gösteriyor. 9 bin metrekare alan üzerine kurulan Balıklıçeşme’deki Organize Sanayi Bölgesi’ne 5 bin metrekare daha genişleme arazisi tahsis edildi. 26 yeni fabrikanın Biga OSB’de kurulabilmesi için çalışmalara başlanıyor. Biga ilçe merkezi modern şehir yaşamına dair birçok sorununu aşmış, bazı şehir donatıları açısından ilkleri gerçekleştirmeyi başarmıştır. 1915 Çanakkale Köprüsü’nün inşasıyla bölgemiz ulaşılabilir olma özelliğini de üst düzeye çıkardı.”

Çanakkalenin saklı cenneti: Biga

KİSPET USTASI BİGALI İRFAN ŞAHİN

Yağlı güreşlerde giyilen kispet yapımı da Biga’da geleneksel el sanatları arasında yerini alıyor. Biga Belediyesi, ilçeye yaklaşık 3 bin metrekarelik yeşil alan olarak kazandırılan ve yıllar sonra ilk kez düzenlenen yağlı pehlivan güreşlerine ev sahipliği yapan er meydanına Kispet Ustası İrfan Şahin Er Meydanı ismini verdi.

Çanakkalenin saklı cenneti: Biga

Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü’nün (UNESCO) somut olmayan kültür miras çalışmaları kapsamında 2010’da “Yaşayan İnsan Hazinesi” seçilen Bigalı usta İrfan Şahin, er meydanlarında kol bağlayan pehlivanlara 65 yıldır yol arkadaşlığı yapıyor. Yetiştirdiği çıraklar sayesinde mesleğinin unutulmamasına katkı sağlayan İrfan usta, el emeği, göz nuru kispetlerini birçok başpehlivana giydirmenin gururunu yaşıyor. Başkan Erdoğan, “Yaşayan insan hazinesi İrfan ustamız ilçemiz ve ülkemiz için çok kıymetli bir isim. Er meydanımızla tarihimize, kültürümüze ve binlerce yıllık ecdat yadigarına da vefamız olduğunu düşünüyorum. Biga’mızda inşallah geçmiş milli ve manevi değerlerimizi yaşatmak ve anlatmak adına çalışmalarımıza hızla devam edeceğiz” diye konuşuyor.

Kalafat Köyü içerisinde bulunan Nilüfer Gölleri ayrıcalıklı güzellikler sergiliyor. Su yüzeyleri nilüfer çiçekleriyle kaplı göl kümeleri görülmeye değer.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder