Türkiye’nin göller şehri olarak bilinen Burdur, zengin fauna ve florası ile eko turizmcilerin dikkatini çekerken, ormanlar içerisindeki çeşmeleri, en eski medeniyet kalıntıları, göl kıyılarında temiz kumsalları, Türk motifleri ile işlenmiş kilim ve halıları, şifalı suları, kıvrak Teke Yöresi müziği ve folkloruyla Türkiye’nin önemli kültür ve turizm şehirlerinden.
4 mevsim turizm çeşitliliğine sahip olan Burdur, her yıl binlerce turisti ağırlıyor.
SALDA GÖLÜ’NDEN LAVANTA TARLALARINA, TARİH VE DOĞA HARİKASI
Turkuaz rengindeki suyu ve beyaz kumsalıyla Türkiye’nin Maldivleri olarak anılan Salda Gölü ve kış turizminde adından söz ettiren göl manzaralı Salda Kayak Merkezi ile Türkiye’de turizme açılan ilk mağara olan İnsuyu Mağarası, Burdur’un önde gelen turizm değerlerinden. Burdur’un UNESCO Dünya Mirası geçici listesinde bulunan Sagalassos Antik Kenti ile dünyada bir benzerinin olmadığı Medusa mozaiğiyle kaplı odeionuna sahip Kibyra Antik Kenti bulunuyor.
Burdur’un 9 bin yıllık tarihini kronolojik olarak 65 binin üzerinde eserle sergileyen Burdur Arkeoloji Müzesi ise Türkiye’nin sayılı müzelerinden. Son yıllarda bölgede başta lavanta olmak üzere aromatik bitkilerle ilgili yapılan çalışmalar da eko turizme canlılık getiriyor.
HAYVANCILIK VE SÜT ÜRETİMİNDE TÜRKİYE’NİN HOLLANDASI
Hayvancılık ve süt kalitesinde Türkiye’nin Hollandası olma başarısına ulaşmış, tarımda adından sıkça söz ettiren gelişim ve yatırımlara katkı sağlayan Burdur’da günlük 1.100 ton süt üretimi yapılıyor. Modern tekniklerin kullanıldığı süt sığırcılığı son yıllarda ciddi rakamlara ulaşıyor.
Kentteki büyükbaş hayvan varlığı 195 bin, küçükbaş ise 362 bin civarında. Şehrin doğal taş rezervleri ekonomide büyük potansiyele sahip. Mermer sanayisi, Burdur’un ve ülkemizin bu alanda markalaşma alanı. İl ekonomisine yüzde 30’luk katkı sağlayan mermercilik, 10 yıl içinde şehir ekonomisinin lokomotifi olmuş durumda. Geleneksel el sanatları da Burdur’un en önemli zenginlikleri arasında.
Dokumacılık denince Burdur Alacası ve Burdur Bezi akla geliyor. Zengin mutfak kültürüne sahip Burdur’un coğrafi işaretli 9 ürünü bulunuyor. En meşhur yemekleri; Burdur Şiş Köftesi, kabak helvası ve ceviz ezmesi. Şekerpancarı, anason, gül, lavanta, rezene, kişniş, buğday, arpa, çavdar, mısır, nohut, soğan, patates, haşhaş, ceviz, incir ve domatesin yetiştiği Burdur’da meyvecilik, üzüm bağları, bostan ve sebzecilik gelişmiş durumda. Üzüm çeşidi Burdur Dimriti Türkiye’de yalnızca Burdur’da yetişiyor.
Gebre otu olarak da bilinen kaparinin 30 ülkeye ihracatı Burdur’dan yapılıyor. Sadece İnsuyu havzasında günlük 150 ton dolayında da taze fasulye üretimi yapılıyor.
‘ÜRETİME DEĞER VERİYORUZ’
Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz, “Batı Akdeniz Bölgesi’nin binlerce yıllık tarihi ve kültürel zenginliğini bağrında taşıyan Burdur, başta adını verdiği gölle bütünleşen cennet topraklarda doğa ve tarihin eşsiz uyumunu sergiliyor. Batı Anadolu’nun ilk yerleşim yeri olan Hacılar, en az 9 bin yıllık insan uygarlığının varlığına işaret ediyor. Burdur kenti, sivil mimarlık eserleriyle zenginliğini yaklaşık 700 yıldır sürdürüyor. Kentsel tarihi doku, Ulu Cami çevresinde çevrelenen işyerleri ile arasta geleneğimizin izlerini sürüyor. Bütün bu güzelliklerin geleceğe taşınması belediyemiz için büyük bir önem taşıyor. Bu nedenle kültürel varlıklarımıza sahip çıkma sorumluluğumuz giderek artıyor” diyor. Ercengiz, şöyle devam ediyor: “Kentimizi daha ileriye taşımak için yatırımlar yapmaya devam ediyoruz. Gündelik hizmet üreten değil, kentin değişimine yön veren bir belediye olarak çalışıyoruz. Kentimizin geleneksel kimliğini ve toplumsal değerlerini koruyarak gelecek kuşaklara daha yaşanabilir bir Burdur bırakmayı hedefliyoruz. Kadına ve kadın eliyle üretime değer veriyoruz. Al yazma kilimi, keş peyniri üretimlerini projelendirdik ve kadınlarımızın ürünlerinin pazarlamasına destek oluyoruz.”
BURDUR GÖLÜ’NE CANSUYU
“Bisiklet yolları projesinin uygulamasına geçildi. İzmir Büyükşehir Belediyesi ile içme suyu havzasındaki bitki desenini değiştirmek için önemli projeye imza attık. Burdur’un en büyük sorunlarından birine çözüm olacak İleri Biyolojik Atıksu Arıtma Tesisini hizmete soktuk. Burdur Gölü’ndeki görüntü ve koku kirliliği son bulacak. Tesiste günlük yaklaşık 18 bin 500 metreküp suyu arıtarak Burdur Gölü’ne deşarj edeceğiz. Yıllardır en büyük alt yapı sorunlarından birisi olan atık su arıtma tesisimizin modernizasyonunu da yapmış olduk. 30 bin metrekare alan üzerine kurulan ve kendi enerjisini kendi üretecek şekilde tasarlanan yeni tesiste, kullanılacak enerji atık çamurdan sağlanacak. Enerji üretiminin yanı sıra sıfır atık projesi ile Burdur’a kazandırılmış en modern ve en büyük yatırım.”
ÇİN, ABD VE İSRAİL’E İHRACAT
Burdur Ticaret ve Sanayi Odası (BUTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Keyik, Burdur’un ekonomisinin doğal taş ve maden, toprak sanayii, gıda, tarım ve tarım makinaları ile hayvancılık sektörüne dayalı olduğunu ifade ederek, şöyle konuşuyor:
“Rezerv olarak 2 milyon metreküp Burdur Beji ve 75 milyon metreküp travertene sahip olan ilimizde mermercilik ve doğal taş sektörü 6 binden fazla kişiye iş imkânı oluşturmasıyla il ekonomisine büyük katkı sağlıyor. Burdur’un ağustos ayı ihracatı 24 milyon 906 bin 860 dolar. 1 Ocak-31 Ağustos 2021’deki ihracat tutarımız; 198 milyon 766 bin 690 dolar, ilk sekiz aylık dış ticaretimiz ise 187 milyon 823 bin 650 dolardır. İlimizden yapılan gerçek ihracat hacmi açıklanan rakamlardan daha fazla. En fazla ihracat yaptığımız ülkelerin başında Çin Halk Cumhuriyeti, Amerika Birleşik Devletleri ve İsrail gelmekte. Gurur tablomuz, zor safhalardan geçerek ilimize kazandırdığımız 2. OSB ve Çavdır ilçemiz mevkiine kurulmasını düşündüğümüz Karma OSB ile Isparta-Keçiborlu mevkiine yapmayı planladığımız Bölgesel OSB’dir. Organize sanayi bölgelerindeki fabrikaların bacalarının tütmesi bizden sonraki nesillere bırakacağımız en güzel mirastır. Öte yandan, ev hanımları ve ek gelir elde etmek isteyen kadınlar da BUTSO Kadın Girişimciler Kurulu önderliğinde kent içinde veya çeşitli illerde fuar ve inceleme gezileri gerçekleştiriyor. Yukarı Pazar, esnaflıkta, ticarette ve kültürde geçmişten günümüze tarihi bir fotoğraf sunuyor. Bu alanda kurulan pazarda el emeği ürünler, el yapımı eserler, eski tekniklerle üretilen alaca dokumaları ve yöresel tatlar vatandaşlara hitap ediyor. Bu pazar sosyal ve mali anlamda kadına zenginlik katan unsurlar barındırıyor.”
DOĞAL YAŞAM KÖYÜ: LİSİNİA DOĞA
Lisinia Doğa Projesi, Burdur Gölü kenarında ülkemizin ilk Yaban Hayatı Rehabilitasyon Merkezi ile az zamanda Burdur’da değişimler yaratmış, gönüllü emeğiyle yürüyen farklı bir organizasyon. Lisinia Doğa’nın temelleri doğa gönüllüsü Veteriner Hekim Öztürk Sarıca tarafından 2005’te Burdur Gölü’nün kıyısında atılıyor.
İsmini, bölgenin eski çağlardaki adı Psidya’nın en önemli şehirlerinden olan Lisinia’dan alıyor. Lisinia’nın çıkış noktası doğadaki hızlı bozulma ve kanser. Ailesinden birçok kişiyi kanserden kaybeden Sarıca’nın, insanları bilinçlendirmek ve kansere karşı farkındalık yaratmak amacıyla hayata geçirdiği Lisinia’da, Burdur’a has ürünler doğal yöntemlerle üretiliyor. Kurulduğu günden beri gelişerek çeşitlenen Lisinia Doğa, Türkiye’nin sularının Türkiye’de kalması, sıfır kimyasal ile doğa dostu tarım, yaban hayatı koruma ve Doğa Okulu projeleri başta olmak üzere 9 farklı alt projeyle çalışmalarını sürdürüyor. Kuruma tehdidiyle karşı karşıya olan Burdur Gölü’nün kurtarılması amacıyla başlatılan ‘Lavanta Deresi Projesi’ kapsamında da bölgede ekoturizm konusunda önemli bir yere sahip. Lisinia şu ana kadar 120 binin üzerinde ziyaretçi ve 5 binin üzerinde yabancı gönüllü ağırlayarak dünyada kabul görmüş evrensel proje niteliği taşıyor.
YEŞİLOVA’YA 50 BİN LAVANTA 35 BİN 400 FİDAN
Burdur’un Yeşilova ilçesi Belediye Başkanı Mümtaz Şenel, sosyal projelere öncelik verdiklerini dile getiriyor. Kamu-Der tarafından 30 il ve 70 ilçede yapılan anket ve saha çalışması sonucu 2021’in “En Başarılı Belediye Başkanı” olan Şenel, “Değişim ve gelişimde sürekliliği yakalayan, vatandaş odaklı modern bir ilçe oluşturmak en büyük hedefimiz. Yeşilova’nın daha temiz ve yaşanılabilir olması için projeler üretiyoruz. Belediyenin yeni hizmet araçlarıyla pazar servisleri ve öğrencilere ücretsiz servis hizmeti veriyoruz. Vatandaşların vakit geçirebileceği yeni parkları hizmete açtık, Belediye Oteli’ni de faaliyete geçirdik. Çevre dostu projeleri de hayata geçiriyoruz. Kentimizi adına yakışır yeşil bir görünüme kavuşturmak için 50 bin lavanta ve 35 bin 400 karışık fidan dikimi yaptık” diyor.
SALDA’YA BİLİM MERKEZİ
Şenel, ilçede bulunan Salda Gölü’ne ilişkin, “NASA’nın Salda Gölü’nün Mars gezegenine benzerliği ile ilgili attığı tweetten sonra muhteşem göle, yabancı turistler ve bilim insanları da ilgi göstermeye başladı. Salda Gölü’nde bilim araştırma merkezi kurulması için çalışmalara başlandı. Merkezde disiplinler arası bilim insanları yer alacak ve uluslararası iş birlikleriyle ileri bilimsel araştırma projelerinin yürütülmesi hedefleniyor. Dünyadan bilim insanlarının da geleceği Salda Gölü’nde yapılan çalışmalardan çıkan sonuçlar, bölgenin daha da iyi tanıtılmasını sağlayacak” diyor.
Türkmen boylarından Kınalı aşireti, burayı bulduklarında bölgenin güzelliği karşısında “Cennet buradadır. Burda dur!” demişler ve “Burda dur!” sözü zamanla halk arasında “Burdur” haline dönüşmüş.