Milli mücadelemizin temellerinin atıldığı, tarihte eşine az rastlanan kahramanlık destanının yazıldığı şehitler diyarı Çanakkale, vatanımızın cennet köşelerinden biri. Bu yönüyle ülkemizin manevi başkenti olan Çanakkale; tarihsel, sosyo-kültürel, jeopolitik, eko-politik ve coğrafi zenginlikler yönünden de hem bölgesel-ulusal hem de uluslararası düzeyde öneme sahip. Beş bin yıllık tarihi ve zengin flora-faunaya sahip doğal zenginlikleri ile dünya mirası varlıklarını koruyup tanıtan kültür ve turizm şehri Çanakkale’ye; 2019’da Ekonomi Dergisi FORBES tarafından “Yaşamak İçin En İdeal Şehir” ünvanı verildi. Asya ve Avrupa’yı birbirine bağlayan yerel ulaşım ağlarıyla ulusal; yenilenmiş havalimanı, Kepez Limanı, Ayvacık Yolu (Troya ve Assos Tünelleri) 1915 Çanakkale Köprüsü ve Otoyolu Projesi ile de uluslararası ulaşım noktasında köprü görevi üstlenen Çanakkale; tarıma dayalı sanayi kollarının varlığı ile önemli bir sanayi ve ticaret şehri...
Hızla büyüyen üniversitesi ve teknopark ile birlikte yeniliklere ve gelişime açık olan bilim kenti Çanakkale, her seferinde zenginlikleri ile büyüleyeme devam ediyor. Tarihsel ve coğrafi stratejik konumu, Çanakkale Boğazı, 1915 Çanakkale Köprüsü, 671 km uzunluğunda sahil şeridi, zengin flora ve faunaya sahip Kazdağları, Troya gibi eski çağlara dayanan tarihi, “güneşin en yavaş battığı” Cittaslow (Sakin Ada) Gökçeada; deniz, bağcılık ve üzümün rengini verdiği Bozcada gibi değerleri Çanakkale’nin kültür zenginliğini öne çıkarıyor. Son dönemde artan yatırımlarla dikkat çeken ve “marka kent” imajı güçlenen kentin Valisi İlhami Aktaş, 4 yıldır bu görevde…. Bölgenin kalkınması için hayata geçirilen projeleri anlatan Vali Aktaş ile sanayiden tarıma, turizme kadar kentin aldığı payı artırmak, bölgenin kalkınmasına destek vermek ve marka değerini güçlendirmek adına yapılan çalışmaları konuşuyoruz.
1915 ÇANAKKALE KÖPRÜSÜ BÖLGEYE DEĞER KATTI
18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 107. yıl dönümü olan 18 Mart 2022 tarihinde açılışı yapılan 1915 Çanakkale Köprüsü, Çanakkale’yi Anadolu’dan Avrupa’ya geçişte önemli bir noktaya getirdi. Köprünün açılışına yakın biz de bir grup gazeteci incelemelerde bulunmuş, asrın projesi olarak nitelendirilen 1915 Çanakkale Köprüsü’nün zirvesine çıkmıştık. Çanakkale Boğazı’nda Avrupa ve Asya kıtalarını ilk kez birbirine bağlayan 1915 Çanakkale Köprüsü’nün açılışına birkaç hafta kalmışken, bu tarihi deneyimi yaşamıştık. Yükseklik korkuma rağmen 318 metrelik zirveye çıkmak, benim ve yanımdaki gazeteci arkadaşlarım için unutulmayacak bir deneyim olmuştu. Vali Aktaş ile köprünün kent için önemini de konuşuyoruz. Köprünün Çanakkale’yi sınır kapılarına doğrudan karayolu ile bağlayarak; daha hızlı ve daha düşük maliyetli yük ve yolcu taşımacılığına imkan verdiğini hatırlatan Vali Aktaş, “Bu sayede ekonomik kazançlar elde edilmesi için lojistik depolama, paketleme ve dağıtım gibi alanlarda yapılacak yatırım ve altyapı çalışmaları kentimizin yeni bir ticaret yolu olma potansiyelini güçlendirdi” diyerek, şöyle devam ediyor: “Köprünün yanı sıra Assos ve Troya tünelleri ile Gelibolu Eceabat bölünmüş yolunun da hizmete girmesiyle, İstanbul’dan Antalya’ya kadar uzanan turizm destinasyon güzergahlarına Çanakkale de eklendi. 1915 Çanakkale Köprüsü; Ezine Gıda İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’nde fabrikaların üretime başlaması ve Ayvacık Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgesi çalışmalarının da tamamlanmasıyla birlikte kentimizi, bölgenin tarıma dayalı sanayi üssü haline getirecek.”
SANAYİLEŞMENİN ÖNÜ AÇILDI
Vali Aktaş, “1915 Çanakkale Köprüsü, ulaşımda zaman ve maliyet açısından getirdiği avantajlar ile Çanakkale’de sanayileşmenin önünü de açtı. Bu kapsamda, Biga-Bandırma arasındaki sahil bandının sanayi bölgesi ilanına bağlı olarak İstanbul sanayisinin “desantralizasyonu” (taşınması) konularında yaşanacak gelişmeler, orta ve uzun vadede Çanakkale’yi sanayi şehri olma yolunda bir adım öne çıkardı. 1915 Çanakkale Köprüsü, Marmara ve Ege bölgelerindeki limanların, demiryolu ve hava ulaşım sistemlerinin, karayolu ulaşım projeleri ile entegrasyonunu sağladı. 1915 Çanakkale Köprüsü, bu bölgelerdeki ekonomik gelişime, tarım, turizm ve sanayinin ihtiyaç duyduğu yapılanmanın oluşturulmasına katkı koyarak; ilimizin ‘yaşamak için en ideal şehir’ ünvanına süreklilik kazandırdı” diyor.
HEDEF TURİZMİ 12 AYA YAYMAK
Öncelikli konularının başında kentin ulusal ve uluslararası alanda tanıtımı olduğunu belirten Vali Aktaş, şunları aktarıyor: “Bu kapsamda 2021 yılında İl Tanıtım ve Geliştirme Kurulu oluşturduk. Tüm paydaşlar ile ilimizin tanıtımına yönelik çalışmaları hayata geçirdik. Çeşitli turizm fuarları ve tanıtım günlerine turizm sektöründeki aktörlerle birlikte katılarak ilimizi arkeolojiden gastronomiye birçok alanda tanıtma fırsatı bulduk. Doğal güzelliklerimiz ve mavi bayraklı plajlarımızın yanı sıra sörf, yelken, dalış, su sporları gibi imkanlarımız, termal kaynaklarımız, müzelerimiz, inanç turizmi imkanlarımız gibi değerlemizin tanıtımı büyük önem taşıyor. Turizmi 12 aya yaymak için yaz turizminin yanı sıra alternatif turizmin de gelişmesi gerekiyor. Bu amaçla ‘Çanakkale Destinasyon Yönetimiyle Markalaşıyor’ ve ‘Anadolu Mirası; Troas Kültür Rotaları’ projelerini hayata geçirdik.”
GASTRONOMİ FESTİVALİ TANITIMA KATKI KOYACAK
Derinliklerinde pek çok hikaye saklayan kente Birinci Dünya Savaşı temalı ilk sualtı parkı olan “Gelibolu Tarihi Sualtı Parkı”nı kazandırdıklarını belirten Vali Aktaş, şöyle devam ediyor: “Ayrıca ‘1915 Çanakkale Muharebeleri Sıhhiye Müzesi’ ve Çanakkale Muharebeleri sırasında 3. Kolordu’nun silah tamirhanesi olarak kullanılan ve restore edilen 200 yıllık ‘Bigalı Kalesi’nin açılışını gerçekleştirdik. Çanakkale’nin termal turizmden aldığı payı artıracak, bölgenin kalkınmasına destek verecek, bölgenin turizm faaliyetleri ile marka değerinin ve turizm altyapısının güçlendirilmesine katkı sağlayacak projelere önem veriyoruz. ‘Lapseki Geleceğine Koşuyor’ projesi de bunlardan biri. Çanakkale’nin dünya çapında tanıtılması ve gastronomi değerlerinin öne çıkarılması amacıyla ildeki turizm paydaşları tarafından düzenlenecek “Çanakkale Gastro Festivali”ne de destek veriyoruz. Kültür ve turizm alanında Çanakkale’mizin tanıtımına katkı sağlamayı amaçlıyoruz.”
BEREKETLİ TOPRAKLARDA 120 FARKLI ÜRÜN YETİŞİYOR
“Çanakkale’de, tarım ve hayvancılık alanında son yıllarda yapılan destekleme ve çalışmalarla birlikte üreticilerimizin de katkılarıyla önemli gelişmeler yaşadık” diyen Vali Aktaş, kentin bereketli topraklarında 120 farklı ürünün üretildiğini belirtiyor. Vali Aktaş, şu bilgileri aktarıyor: “Üretim miktarı bakımından şeftali (nektarin), biber (salçalık), yulaf (dane), bakla, yulaf (yeşil ot), sorgum (yeşil ot) ve yem bezelyesi üretiminde ülkemizde birinci, 51 üründe ise ilk on sırada yer alıyoruz. 45 milyar lirayı aşan tarımsal üretim değerleriyle Çanakkale, Türkiye tarımının lokomotif illerinden biri. Tarımsal üretimden elde edilen pazar payının artırılması için gerekli çalışmalara öncelik veriyoruz. Bu kapsamda; ilimizde 2020 yılına kadar Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan coğrafi işaret tescili alan 4 ürün bulunurken; 2023 yılı sonunda coğrafi işaret tescili alınan ürün sayımızı 14’e çıkardık. Bunlar; Çanakkale El Halısı, Ezine Peyniri, Bayramiç Beyazı, Bayramiç Elması, Bozcaada Çavuş Üzümü, Geyikli Zeytinyağı, Yenice Kırmızı Biberi, Bayramiç Tahin Helvası, Bayramiç Zeytinyağı, Lapseki Şeftalisi, Biga Peynir Tatlısı, Biga Pirinci, Çanakkale Domatesi ve Işıkeli Nohut Kahvesi’dir. Bununla birlikte ülkemizde Avrupa Birliği Coğrafi İşaret Tescili alan 21 ürünün 2’si (Bayramiç Beyazı ve Ezine Peyniri) ilimizin ürünleri arasında yer almaktadır.”
‘ÖDÜL AVCISI’ TROYA MÜZESİ
Çanakkale’nin kültürel mirasına sahip çıkmak için hayata geçirilen projeleri anlatan Vali Aktaş, geleneksel el sanatkarı ve ustalarının katılımıyla gerçekleştirilen “Altıneller Geleneksel El Festivali”nin büyük ilgi gördüğünü belirterek, şu bilgilleri paylaşıyor: “El sanatlarımızın yaşatılmasına önem veriyoruz. Ayrıca tüm dünyada kutlanan ‘Türk Mutfağı Haftası’ etkinlikleri kapsamında ilimizin yöresel lezzetlerine yönelik tadım ve tanıtım çalışmaları gerçekleştirdik. Avrupa’da ‘Ödül Avcısı’ unvanı alan Troya Müzemiz, çeşitli etkinliklere ev sahipliği yaparak, birçok kültür, turizm ve sanat faaliyetleri için kapılarını açarak kentimizin tanıtımına büyük katkı sağladı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ‘Türkiye Kültür Yolu Festivalleri’ kapsamında Çanakkale’de 2 yıldır ‘Troya Kültür Yolu Festivali’ düzenliyoruz. Bu yıl 31 Ağustos-8 Eylül tarihleri arasında üçüncüsü düzenlenecek olan festivalde; tüm vatandaşlarımızı tarih ve doğanın maviyle buluştuğu Çanakkale’mizde ağırlamaktan memnuniyet duyacağız.”